2014'ten 2015'e...
Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Dündar Yetişener: “2015’te İnşaat Sektörünün Yüzde 4,5 Büyümesi Bekleniyor” “İnşaat pazarında bu yıl dikkati çeken önemli gelişmelerden birisi, inşaat harcamalarındaki artış oldu. Türkiye’nin toplam inşaat harcamaları bu yılın ilk yarısında, geçen yılın aynı dönemine göre cari fiyatlarla yüzde 17,3 oranında arttı ve 82,3 milyar TL’ye ulaştı. Bu toplam içinde gerek kamu gerekse özel sektör harcamaları büyüdü. Devam eden büyük alt ve üst yapı projelerinin etkisiyle bu yılın ilk yarısında kamu inşaat harcamalarında yüzde 17,1 oranında artış gerçekleşti ve tutarı 33,2 milyar TL’ye ulaştı. Özel sektör inşaat harcamaları da aynı dönemde reel olarak büyüdü ve cari fiyatlarla yüzde 17,5 artışla, 49,1 milyar TL tutarında gerçekleşti.” “İnşaat malzemeleri sektöründe üretim artışının sürmesi ise bu yılın önemli pozitif gelişmelerinden bir diğeri oldu. 2014 yılı Ağustos ayında, geçen yılın aynı dönemine göre, çalışılan gün sayısındaki artıştan dolayı hemen tüm sektörlerde sanayi üretimi önemli ölçüde arttı, hatta birçok sektörde iki haneli rakamlara ulaştı. 2014 Ağustos ayında, inşaat malzemesinin 26 alt sektöründen 24’ünde, geçen yılın aynı ayına göre üretim arttı. İnşaat malzemeleri içinde önemli bir yer tutan çimentoda yüzde 4,1, hazır betonda yüzde 10,3, ana demir ve çelik ürünlerinde yüzde 12,7 ve boyalarda yüzde 12,3 oranında üretim artışı görüldü.” İhracatta başarılı bir performans yaşandı “Türkiye’de en yüksek ihracat gerçekleştiren sektörlerin başında gelen inşaat malzemelerinde bu yıl da başarılı bir performans yaşandı. İlk 8 ayda inşaat malzemeleri yıllık ihracatı 21,6 milyar dolar oldu. Bu rakamla ilk 8 ayda gerçekleştirilen inşaat malzemeleri ihracatı, 2013 yılı toplam inşaat malzemeleri ihracatının yüzde 1,8 üzerinde. Öte yandan AB’de inşaat sektöründeki yavaşlama ve bölge ülkelerinde yaşanan sıkıntıların, yılın ilk çeyrek sonrasında inşaat malzemesi ihracat performansının kademeli olarak zayıflamasına neden olduğunu belirtmek gerekir. İnşaat malzemeleri sanayinde 2014 yılının sevindirici bir gelişmesini de ithalatta görüldü. İlk 7 ayda inşaat malzemeleri ithalatı 6,25 milyar dolar olarak gerçekleşti ve yüzde 9,9 oranında gerileyerek, yıllık ithalat 9,69 milyar dolar oldu.” İnşaat maliyetleri arttı “2014 yılının, aynı zamanda inşaat maliyetlerinde dikkati çeken artışların yaşandığı bir yıl olduğunu belirtmek isterim. Ocak-Eylül dönemini kapsayan ilk 9 ayda inşaat malzemeleri, konut ve işçilik maliyetleri, enflasyonun üzerinde seyretti. Buna göre 2014 yılbaşına göre konut inşaat maliyetlerinde yüzde 9,3, inşaat malzemesi maliyetlerinde yüzde 9,4, işçilik maliyetlerinde ise yüzde 9 oranındaki artış dikkat çekmektedir. Konut inşaat maliyetlerindeki yıllık artış ise yüzde 10,6 oldu. Bu arada, enflasyonun yüksek seyretmesi ve döviz kurunda yaşanan artışların, inşaat maliyetlerindeki artışın başlıca nedenleri olduğunu belirtmek gerekiyor. Öte yandan 2014 Eylül ayında Türkiye’de konut satışında son 21 yılın rekoru kırıldı. Türkiye’de, geçen yılın Eylül ayına göre bu yıl yüzde 13,2 artışla 115 bin 786 adet konut satıldı. Bununla birlikte, bu yılın Ocak-Eylül dönemini kapsayan 9 ayda konut satışları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,6 azaldı ve 831 bin 287 adet konut satıldı. Ancak konut satışlarında yıllık gerilemenin giderek yavaşladığı yönünde bir seyir izlendi.” “2015 yılında ekonomide yüzde 3-4 arasında, inşaat sektöründe ise yüzde 3,5-4,5 arası bir büyüme bekleniyor. İnşaat malzemeleri iç pazarında nominal olarak yüzde 10-12 arası büyüme, inşaat malzemeleri 2015 yılı ihracatında da yüzde 5-6 arasında artış olması öngörülüyor.” 30. yılımızı kutladık “Türkiye İMSAD için 2014, 30’uncu kuruluş yılının kutlandığı önemli bir yıl oldu. Ülkemiz sanayi üretiminin yüzde 10’unu realize ediyoruz ve 21,7 milyar dolar inşaat malzemesi ihracatı ile de Türkiye toplam ihracatının 1/7’sini gerçekleştiriyoruz. Türkiye İMSAD’ın 2014 yılında hayata geçirdiği önemli projelerinden birisi, Çevre Şehircilik Bakanlığı ile Enerji Tabii Kaynaklar Enerji Bakanlığı işbirliğiyle gerçekleştirdiğimiz ‘Enerji Verimliliği’ ve ‘Güvenli Yapı’ kampanyaları oldu. Türkiye İMSAD’ın önem verdiği konulardan birisi de sektörün önünü açacak ve gelişmesini sağlamayı amaçlayan araştırma raporlarıdır. Türkiye İMSAD olarak 2014 yılında gerçekleştirdiğimiz önemli araştırmalardan birisi, dünyada alanında sektörel bir sivil toplum kuruluşu tarafından ilk olarak hazırlanan Sürdürülebilirlik Raporu’ydu. 2014 yılının önemli etkinlikleri arasında, Türkiye İMSAD’ın 55 üyesiyle birlikte katıldığı 37. Yapı Fuarı-Turkeybuild İstanbul Fuarı’na dikkati çekmek isterim. Türkiye İMSAD’ın davetlisi olarak fuarı ziyaret eden Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Türkiye İMSAD Yürütme Kurulu Üyeleri ile de görüştü ve yaptığı değerlendirmede sektörün geleceğine ilişkin önemli bilgiler paylaştı.” “6. Uluslararası İnşaatta Kalite Zirvesi’nin konseptini İşbirliği, Güçbirliği olarak belirledik. Türkiye İMSAD, bu yıl 17 Ağustos 1999 İzmit depreminin 15. yılında, bir önceki yıl olduğu gibi ‘Deprem ve deprem ve güvenli yapı’ konusunda alınması gereken kararlar, acil önlemler ve düzenlemeleri gündeme taşıdı. Ülkemizde ivedi olarak Sivil Deprem Platformu oluşturulması ve Deprem Stratejisi Eylem Planı konusunda katılımcılığın artırılması gerektiği ve ülkemizde önemli bir ihtiyacı karşılayacak olan Ulusal Bina Yönetmeliği’nin bir an önce çıkarılması gerektiği vurgulandı. Türkiye İMSAD’ın 30. kuruluş yılına özel olarak Anadolu Turu projesi kapsamında düzenlediğimiz ‘Sektörel Gelişim Toplantıları’nın ilkini de bu yıl Gaziantep Ticaret Odası işbirliğiyle gerçekleştirdik. Ülkemizde ve AB ülkelerinde enerji verimliliği konusundaki son gelişmelerin yer aldığı ve Gaziantep’te iş dünyası ile paylaştığımız ‘Binalarda Enerji Verimliliği ve Finansmanı’ raporu, ülkemizin sürdürülebilir kalkınmasına çevresel ve toplumsal katkı sağlamayı destekleyen önemli bir çalışma oldu. Her ay üyelerimizle paylaştığımız Türkiye ve dünya ekonomisindeki gelişmelerin verilerle aktarıldığı aylık sektörel raporlarımızın yanı sıra her üç ayda bir üyelerimizin katılımıyla gerçekleştirdiğimiz ekonomi toplantılarımız, periyodik olarak bu yıl da devam etti. Türkiye İMSAD olarak 2014 yılında, temsil ettiğimiz inşaat sektörünün önde gelen paydaşlarıyla birlikte bir sosyal sorumluluk projesi olarak hayata geçireceğimiz Güvenli Yapı Malzemeleri Eğitim Merkezi projesini 2015 yılında tamamlamayı hedefliyoruz. Hazırlık sürecinde son aşamaya geldiğimiz İnşaat Malzemesi Sanayi Endeksi projemizi de 2015 yılında hayata geçirmeyi planlıyoruz.” İZODER Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan: “En Önemli Gelişme Onuncu Kalkınma Planıydı” “Bu yıl yalıtım sektörü açısından yaşanan en önemli gelişme Onuncu Kalkınma Planı’ydı. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, beraberindeki 11 bakanla açıkladığı Onuncu Kalkınma Planı’nda yer alan konular, Öncelikli Dönüşüm Programları olarak 25 başlıkta listelendi. ‘Enerji Verimliliğinin Geliştirilmesi Programı’nın, 9 başlığı kapsayan ilk pakette yer alması, tüketici ve yalıtım sektörü için çok önemli bir gelişmedir. Sektöre ve ilgili kurumlara önemli sorumluluklar yükleyen Eylem Planı ile 2014-2018 sürecinde enerji yoğunluğunun yüzde 10 düşürülmesi ve mevcut konut stoğunun önemli bir kısmının yalıtımı hedefleniyor. Temel amacı, ülkemizdeki mevcut konut stoğunun yüzde 40’ının yalıtımının iyileştirilmesi olan program kapsamında, 6.5 milyon konutun ısı yalıtımının yapılması halinde 46 milyar TL tasarruf elde edilecek. Ayrıca sektördeki çalışmaların artmasından dolayı 51 bin 373 kişinin istihdamı sağlanacağı gibi, 125 milyon ton karbon salımının engellenmesiyle çevreye de katkıda bulunulacak. Programın hedefe ulaşması için oluşturulan Eylem Planı çerçevesinde kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla sağlanacak güçlü bir yapı oluşturulacak ve enerji verimliliği için finansman modelleri geliştirilecek.” İhtiyatlı olmak lazım “Yalıtım sektörü için 2014 yılının iki farklı bölümden oluştuğunu söyleyebiliriz. Nisan 2014’e kadar olan ilk çeyrekte, beklenmedik ve tahminlerin üzerinde bir gelişme-büyüme elde edildi. Periyodik hedefler neredeyse katlandı. Ancak Nisan ayından sonra elde ettiğimiz veriler ise tam tersi gelişmeleri ifade etmeye başladı. İlk çeyrekte elde edilen rakamlarla birlikte yılın tamamında çok büyük bir gelişmeden bahsetmektense, büyümenin 2014 tahminleri olan yüzde 10’ları geçecek şekilde gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Çünkü yalıtım sektörü için bu gelişme rakamları son 10 yıla baktığınızda düşüktür. Ama inşaat sektörünün geneline baktığınızda yine de iki katı gibi bir fark vardır. 2015 yılına baktığımızda özellikle ısı yalıtımı açısından çok farklı tahminler yapılabilir ama genel manada herkes için ihtiyatlı olmayı gerektirecek bir yıl olacaktır. Fakat olumlu gelişmeler de var. Dönüşüm paketleri içerisinde özellikle hükümetin taşın altına elini sokacağını inandığımız ‘Enerji Verimliliğin Geliştirilmesi Programı Eylem Planları’ etkin bir şekilde uygulamaya geçerse ve su yalıtımında çok önemli olan ‘Su Yalıtımı Yönetmeliği’nin kısa sürede tamamlanıp ‘Kentsel Dönüşüm Uygulamaları’ içinde çok önemli olan yapı güvenliği açısından zorunlu uygulamaya geçilirse sektör önemli bir gelişme sağlayabilir. Sektör açısından önemli olan bu şartların, 2015’te tam olarak gerçekleşemese de mutlaka önümüzdeki kısa veya orta vadeli süreçte oluşacağına inanıyoruz.” En etkin yol ısı yalıtımı “Enerji verimliliği kavramının giderek önem kazandığı bu dönemde ısı yalıtımı uygulamaları, binalarda enerji verimliliğini sağlamak adına vazgeçilmez bir uygulamadır. Kamu ve kamuoyu bilinçlendikçe ısı yalıtımı uygulamaları artacak ve bu yalıtım branşı ciddi şekilde büyüme kaydedecektir. Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği’nin tam anlamıyla uygulanması ve 2017 yılında zorunlu olacak Enerji Kimlik Belgesi alacak binaların A-B ve C sınıfı performansına yükselebilmeleri için en etkin yol ısı yalıtımı yaptırmaktır. Bu bakımdan önümüzdeki yıllarda ısı yalıtımı uygulamalarının büyük bir ivme kazanacağını söyleyebiliriz. Yalıtım sektörü sürekli büyümeye ve gelişmeye açık bir sektördür. Bu rakamlar sektörün daha da büyüyeceğinin bir göstergesidir.” Büyümenin sağlıklı devam etmesini sağlamaya çalışıyoruz “Yalıtım bilincini Türkiye çapında yaygınlaştırmak amacıyla 21 yıldır çaba gösteren İZODER olarak, günümüzde dünyanın en önemli gündem başlıkları haline gelen ‘enerji’, ‘çevre’ ve ‘istihdam’ kavramlarıyla doğrudan ilişkili bir sektörü temsil ediyoruz. Bugün ülkemizde 12 milyar TL’yi aşan bir büyüklüğe ulaşan yalıtım sektörünü tek çatı altında toplayan bir sivil toplum kuruluşu olmanın sorumluluğuyla hareket ediyoruz. Yalıtım konusunda kamuoyunu bilinçlendirme faaliyetlerini sürdürürken haksız rekabeti önlemek, yalıtım sektörünün büyüme ve gelişmesinin sağlıklı ve sürdürülebilir koşullar içinde devamını sağlamak amacıyla yakın dönemde yeni bir proje başlattık. İZODER Kalite Onay Sertifikası (İKOS) adını verdiğimiz bu projeyle İZODER üye profilinin tamamının standart ve yönetmeliklere uyumlu üretim yapan ve piyasaya uygun rekabet koşullarında ürün arz eden firmalardan oluşmasını sağlayacağız. Bu çerçevede ilk çalışma ısı yalıtım malzemeleri ile başlatılmış olup, kısa süre içerisinde su yalıtım ürünleri de kapsama alınarak, doğru ürün ve buna bağlı doğru uygulamalara yönelik ciddi bir çalışmanın yapılması sağlanacak. Uygulama kalitesini etkileyen önemli iki unsurdan biri olan kaliteli ürün ile ilgili çalışmalar devam ederken, diğer unsur olan uygulayıcı ustaların belgelendirilmeleri çalışmalarını da bu dönemde başlattık. İZODER bünyesinde kurulan TEBAR A.Ş.’de, MYK tarafından verilen yetki ile ülkemizdeki ısı, su, ses ve yangın yalıtımı konularında hizmet veren uygulama ustalarının belgelendirme faaliyetlerine başladık. Bilinçli tasarımcı, projelendirme, doğru malzeme ve belgelendirilmiş ustalar ile binalar üzerindeki su yalıtımsızlık nedeniyle ortaya çıkan tüm olumsuzlukların önüne geçmek mümkün olacak.” ÇATIDER Yönetim Kurulu Başkanı M. Nazım Yavuz: “2014 Daha Durağan Geçti” “Avrupa’da yaşanan krizin ülkemize yansımaları ve döviz kurundaki hızlı artış gibi etkenler sonucunda 2014 yılı, 2013 yılına göre daha durağan geçti diyebiliriz. 2014 yılında yüzde 4 ile 6 arasında bir büyüme olduğunu düşünüyoruz. 2014’ün ilk aylarında belli ölçüde hareketlilik vardı. Seçimlerden sonra hareketliliğin artması beklenirken, proje bazlı işlerde ve satışlarda durgunluk hâkimdi. Çatı sektörünün hareketliliği inşaat yatırımlarına doğrudan bağlı olduğundan, kentsel dönüşüm projelerinin çatı sektörüne ivme vermesi bekleniyor. Enerji Verimliliği Kanunu, Binalarda Isı Yalıtımı ve Enerji Performans Yönetmelikleri, Enerji Kimlik Belgesi uygulaması, yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik enerjisi üretimi amaçlı kullanılmasına yönelik yasal düzenlemeler sektör için önemli fırsatlar sunuyor. 2014 yılı bu sürecin hız kazandığı bir yıldı.” “Enerji Verimliliği Kanunu, Binalarda Isı Yalıtımı ve Enerji Performans Yönetmelikleri, Enerji Kimlik Belgesi uygulaması, yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik enerjisi üretimi amaçlı kullanılmasına yönelik yasal düzenlemeler, 2015 yılında da sektörün önemli gündem maddeleri olacak. Kentsel dönüşüm, inşaat sektörünün geneli için olduğu gibi çatı sektörü için de 10 ila 20 yıl devam edecek bir hareketliliğinin habercisi konumunda. Kentsel dönüşüm ile ilk beş yıl içinde yıllık ortalama 250 ila 300 bin konutun yenilenmesi bekleniyor, toplamda ise 6,5 milyon yeni konuttan söz ediliyor. Ayrıca sadece yeni konutlar değil, mevcut binaların çatılarının yenilenmesi de çatı sektörü için ciddi bir pazar yaratabilecek kapasiteye sahip. Bugün ülkemizdeki 9 milyon binanın yaklaşık 7 milyonunda yalıtımı olmayan, hatalı ve eksik çatı uygulamaları mevcut. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, gerekli teşviklerin sağlanması halinde 2023 yılında en az 10 milyon konutla birlikte ticari ve hizmet binalarının tamamında, belirlenmiş standartları sağlayan ısı yalıtımı ve enerji verimli sistemlerin bulunmasını hedefliyor. Yürürlükteki mevzuatın etkin şekilde uygulanabilmesi için ilgili mercilerin personeli, yerel yönetimler, yapı denetim şirketleri ve Enerji Verimliliği Danışmanlığı Şirketleri (EVD) eğitiliyor. Enerji Kimlik Belgesi uygulamalarına hız verilmesi ve kentsel dönüşüm uygulamasını dikkate aldığımızda, sektörde 2015 yılı ve sonrasında hareketliliğin söz konusu olacağını söyleyebiliriz.” Değer yaratan çalışmaları hayata geçirdik “ÇATIDER olarak 2014 yılında değer yaratan birçok çalışma ve işbirliğini hayata geçirmenin mutluluğunu yaşadık. Sektörümüzün ihtiyaç duyduğu eğitimli iş gücünün sağlanması, çatıcılık mesleğinin cazip hale getirilmesi, çatı uygulama sistemleri konusundaki teknik mesleki eğitim programının teorik ve pratik açıdan güncel metot ve malzemelerle desteklenerek yaygınlaştırılmasını amaçlayan ’Çatı ve Çatıcılık Eğitim Sisteminin Kurulması ve Geliştirilmesi’ projesinin ilk adımını eylül ayında attık. AB’nin Türkiye’de Mesleki ve Teknik Eğitimin Kalitesinin Artırılması-IQVET isimli hibe programı kapsamındaki projeyi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı AB Koordinasyon Dairesi Başkanlığı’nın işbirliğiyle yürütüyoruz. Önümüzdeki dönemde çalışmalarımızın olumlu sonuçlarını görmeye başlayacağız. Bu yıl, mimarlık fakültelerinde gerçekleştirdiğimiz Uygulamalı Çatı Kaplama Malzemeleri ve Çatı Sistemleri Eğitimlerini de sürdürdük. ÇATIDER olarak bugüne kadar 27 okulda düzenlenen 65 eğitim çalışması ile 3 bin 956 öğrenci, 105 akademisyen ve öğretmene ulaştık. 2014 yılında çatı sektöründe dünyanın en büyük kuruluşu olan Uluslararası Çatıcılık Federasyonu’na (International Federation For The Roofing Trade-IFD) üye olma mutluluğunu yaşadık. IFD’nin en yeni üyesi olarak kasım ayında Bükreş’teki IFD Genel Kurulu’nun katılımcıları arasında yer aldık. IFD üyeliği, sektörümüzün global etkinliğinin daha da artmasına katkı sağlayacak. Mart ayında Avrupa Birliği 7. Çerçeve Programı kapsamında yürütülen ürün geliştirme projesi MULTITEXCO’nun ikinci olağan görüşme toplantısını İstanbul’da gerçekleştirdik. İnşaat sektöründe faaliyet gösteren küçük ve orta boy işletmelerin yeni nesil ve çok işlevli teknik tekstillerin tüm imkânlarından faydalanmalarını sağlamanın yanı sıra Avrupa Birliği seviyesinde yeni norm ve kuralları oluşturmayı amaçlayan MULTITEXCO Projesi’nde 2013 yılından bu yana ortak olarak yer alıyoruz. Proje için kasım ayında Cenova kentinde yapılan Yönetim toplantısına katıldık. 2014 yılında birçok önemli etkinlikte yer aldık. Sektörümüz ve üniversiteler arasındaki işbirliğini geliştirmek, çatı ve cephe konusunda toplumsal bilinci artırmak, güncel ve doğru bilgiye en kolay biçimde ulaşmak için düzenlediğimiz Ulusal Çatı ve Cephe Sempozyumu’nun 7’ncisini 3-4 Nisan tarihlerinde Yıldız Teknik Üniversitesi’nde gerçekleştirdik. Sempozyum, sektör temsilcileri, akademisyenler ve öğrencilerin katılımıyla çok verimli bir buluşma oldu. Kasım ayında Almanya’da düzenlenen Dünya Su Yalıtımı Membranları Konferansı’nda açılış konuşmasında Türkiye’yi temsilen yer aldık. Konferans, ülkemizdeki yeni gelişmeleri paylaşma ve farklı ülkelerden sektör temsilcileriyle bilgi alışverişinde bulunma fırsatı yarattı.” “Gündemimizde ise çatı ustalarının sertifikalanması için yapılacak çalışmalar, yönetmelik, standart, eğitim ve değerlendirme faaliyetleri, mesleki okullardaki çatı eğitimlerinin geliştirilmesi, mimarlara ve yapımcılara yönelik hazırlanmış olan mevcut Çatı Kaplama Uygulamaları Kılavuzu’nun genişletilmesi, ÇATIDER’in tanınırlığının artırılarak sektörden bu konulara eğilebilmek için alınacak desteklerin artırılması var.” Suder Genel Sekreteri Selçuk Taçalan: “Yalıtım Bilinci Doğru Oluşturulmalı” “Türkiye’nin yalıtım konusunda hala çok ciddi eksikleri var. Bu sebeple bir süredir ülkemizin ekonomik büyümesinden daha yüksek bir büyüme gösterebiliyor. Ancak bu büyümenin faydalı ve sürdürülebilir olabilmesi için yalıtım bilincinin doğru oluşturulması ve konu farkındalığının toplum katmanında daha çok artması gerekli. Ülkemizin yapı kültürünü yükseltmek zorundayız. Dolayısıyla sektörün uzun yıllardır süregelen sorunlarını önümüzdeki sene daha çok azaltmak için çaba sarf etmesi gerektiğine inanıyoruz. SUDER olarak üzerimize düşeni yapmaya bugüne kadar olduğu gibi devam edeceğiz. 2015 yılında Su Yalıtım Yönetmeliği’nin çıkacağına ve bunun da hem kentsel dönüşüm gibi önemli süreçlerde hem de diğer tüm proje ve işlerde kaynaklarımızın doğru ve sağlıklı kullanılmasına fayda üreteceğine inanıyoruz.” “2014 yılında MEB MTEGM ile yaptığımız protokol gereği teknik öğretmenlerimize yönelik hizmet içi eğitim seminerlerimize başladık. Şu ana kadar protokolde olan 28 il ve 32 kampüs okuldan üç il ve sekiz okulu bitirdik. Toplam iki yüzden fazla teknik öğretmene yaklaşık 3800 adam/saat eğitim vermiş olduk. Sektörümüzün önemli bir açığı olan teknik okullardan mezun gençlerimizden katılım alamadığımız duruma yönelik fayda oluşturacak olan bu çalışmalarımız devam ediyor. Bu yıl aynı zamanda ÇŞB bünyesinde Su Yalıtımı Yönetmelik Çalışma Grubu da kuruldu. SUDER’in etkin olarak çalışmalarda bulunduğu bu çalışma grubunun iyi niyetli, objektif bir çalışma yöntemi ile yönetmeliği oluşturacağına inancımız tam. Resmi muhataplarımızın konumuzla ilgili ve samimi yaklaşımları da açıkçası çok önemli bir avantaj.” “Derneğimiz eğitim sürecine çok önem veren bir dernek. 2015’te de aynı hassasiyetle devam edeceğiz. Eğitimlerimizin amacına hizmet eden tarafsız ve kaliteli düzeyi koruyarak, geliştirerek, bunu tüm paydaşlarımızla paylaşmaya devam edeceğiz. Bu noktada bize teknik müdürler düzeyinde eğitici desteği veren tüm üyelerimize çok teşekkür ediyoruz. Oluşturduğumuz eğitim formatına, üretim yaptıkları alana bakmaksızın uyarak bu başarılı sürecin oluşmasında onların katkıları çok büyük. SUDER eğitimleri bu sayede eğiticimizin çalıştığı firmanın üretim bandını değil, gerçek anlamda su yalıtımını anlatıyor. Sektörümüzün önemli profesyonellerinden eğitim alan öğretmenlerimiz bu durumdan son derece memnunlar. Son iki yıldır sindirerek büyüyen ve üye sayısında nitelik ve sayısal açıdan önemli artışlar sağlayan derneğimiz 2015 yılında da sektörün sesi olmaya ve sesimize yeni sesler katacak yeni üyelerle gelişmeye devam edecek.” XPS Isı Yalıtımı Sanayicileri Derneği Başkanı Emrullah Eruslu: “Sevindirici Gelişmeler Var” “Avrupa Birliği ülkeleri gibi enerjimizi verimli kullanmak için ilk hedefimiz ülkemizde niteliksiz yapı stoğunun iyileştirilmesi, ısı yalıtımsız binaların ısı yalıtımlı hale gelmesi olmalı. Son açıklanan 10. Kalkınma Planı-Öncelikli Dönüşüm Programları Eylem Planı’nda Enerji Verimliliği bölümünde yer alan, binalarda ısı yalıtımı ile enerji tasarrufu hedefleri, binaların enerji verimliliği için çok önemli ve sevindirici bir gelişme. Yeni eylem planı ile binaların ısı yalıtımı konusunda teşvik edilmesi, vatandaşın sağlıklı ve doğru ısı yalıtımı konularında bilinçlendirilmesi ve kamu binalarındaki iyileştirmeler büyük oranda enerji kaybının önüne geçilmesini sağlayacak. 2015 yılında biz de bilinçlendirme kampanyalarımızı sürdüreceğiz. Tüm bu sebeplerle gelecek yıllarda ısı yalıtımına ve enerji verimliliği uygulamalarına yönelik talebin daha da artacağı öngörülebilir.” 2015’te de büyüme sürecek “Isı yalıtımı sektörü 2014 yılında gelişimini sürdürdü. Türkiye’deki nüfusa dayalı ekonomik büyüme ve bunun iç pazardaki talebi canlı tutması gibi faktörler eşliğinde sektörümüzün 2015 yılında da büyümesini sürdüreceğini düşünüyoruz. Türkiye’de 2013’te büyüme yüzde 4 iken, inşaat sektöründeki büyüme oranı yüzde 7,1 oldu. İnşaat sektörünün ekonomide daima lokomotif olması sebebiyle büyümeye paralel olarak belirlediğimiz hedeflerimiz doğrultusunda 2014’te sektörümüzde beklentimiz dâhilinde sınırlı bir büyüme gerçekleşti diyebiliriz. Mevcut yapı stoğunun yüzde 85’inin yalıtımsız olduğu ülkemizde yalıtım sektörü 2014 yılında, içerisinde yer aldığı inşaat sektörüne benzer büyüme performansı göstererek toplam pazarda bir miktar büyüme gerçekleştirdi. Konut projelerinde yaşanan hızlı artış ve doğalgazın yaygınlaşması ile ısıtma ve soğutma giderlerinde yaşanan artış ve bu alanda toplumdaki hızlı bilinç artışı, ısı yalıtımı sektörünün büyümesinde etkili faktörler oldu. Tabii bunların yanı sıra son 2 yıldır kentsel dönüşüm faaliyetlerine yönelik beklenti, ağırlıklı olarak ürünlerimizin kullanıldığı renovasyon pazarında durgunluğa neden oldu. Bilhassa görece eski bina sahipleri dönüşüm konusundaki belirsizlikler nedeniyle binalarına ısı yalıtımı yaptırma kararlarını askıya aldı. Kentsel dönüşümde ivmelenme ve Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği’nin de tam işler hale gelmesiyle büyümemizin önümüzdeki dönemlerde devam edeceğini öngörüyoruz.” Kentsel dönüşüm önemli bir fırsat “Isı yalıtımı zorunlu yönetmeliklerden biridir. Isı yalıtımı konusundaki bilinç eksikliğinin zamanla daha da giderilmesi ile sektördeki en önemli sıkıntılardan biri olan standart dışı üretimin önüne geçilmesi ve denetimlerin artırılması ile daha sağlıklı büyüyeceğimizi söyleyebiliriz. Sektörün bu temel problemleri çözüldüğü takdirde 2015 yılı ve sonrasında sektörün sağlıklı büyümesi hızlanacak. Özel sektör ve kamu inşaat yatırımlarının devam edeceği yönündeki beklentiler bizi de umutlandırıyor. Kentsel Dönüşüm, niteliksiz yapılaşmanın iyileştirilmesi ve çağdaş, konforlu, yalıtımlı yeni binaların oluşturulması için önemli bir fırsat.” Avrupa’nın 10 katı fazla enerji tüketiliyor “XPS Isı Yalıtımı Sanayicileri Derneği olarak 2014 yılında ‘Yalıtım Kalınlıktır’ sloganı ile yalıtım kalınlıkları konusunda farkındalık çalışması başlattık ve bu çerçevede Türkiye’de gerçek yalıtım kalınlıklarının ne olması gerektiğini gösteren haritayı ortaya çıkardık. Avrupa’da binalarda enerji verimliliği hedeflerini tutturabilmek için yaklaşık ortalama 10-15 cm kalınlığında levhalar ile ısı yalıtımı yapılması zorunluyken, Türkiye’de ortalama 4-5 cm’in ısı yalıtımı için yeterli olduğu düşünülüyor. İstanbul’da mevcut yalıtım kalınlığı 5 cm, oysa daha enerji verimli ısı yalıtımı için kalınlığın 10 cm’ye çıkması gerekiyor. Bu yüzden binalarda ısıtma ve soğutma için Avrupa’nın 10 katı kadar enerji tüketiyoruz. Enerjisinin yüzde 75’ini ithal eden bir ülke olarak artan enerji ihtiyacının karşılanması ne kadar önemliyse de tasarruf yolu ile kazanılacak potansiyel enerji miktarı da bir o kadar önemli. Ülkemizde yalıtımsız binaların sayısı 15 milyondan fazla ve bu da mevcut binaların yüzde 85’inin yalıtımsız olduğu anlamına geliyor. Yalıtımsız binalar yüzünden enerjimizi boşa harcıyoruz ve her yıl bunun ülke ekonomisine bedeli 10 milyar doları buluyor. Hâlbuki binalarda enerji kaybını ısı yalıtımı uygulamaları ile yüzde 50 azaltmak mümkün. Yalıtım levhasının kalınlığı arttıkça enerji verimliliği de o oranda artıyor.” BASF Yapı Kimyasalları Ülke Md. Emrah Ertin: “Son Çeyrekte bir Toparlanma Yaşanıyor” “İnşaat piyasasının, dolayısıyla yapı kimyasalları ve yalıtım sektörünün hareketli ve büyüyerek geçirdiği birinci çeyreğin ardından ikinci çeyrek daha yavaş geçirildi. Senenin üçüncü çeyreği ise bayram ve uzun tatillerin olduğu, makro ekonomik ve siyasal dengelerin de değişkenlik gösterdiği, iş ve inşaat dünyasına etki yaptığı bir dönem oldu. Bu değişken ve durağan dönemden yapı kimyasalları ve yalıtım sektörü de doğal olarak etkilendi. Ancak yılın son çeyreğinde sektörde bir toparlanma yaşanıyor. Bu toparlanmanın sürekli ve tekrar büyüme trendine dönmesini umuyoruz. Türkiye’deki yalıtım ve ilgili yapı kimyasalları sektörü daha çok yeni binalar ve altyapı projelerine üzerine yoğunlaşmış durumda. Türkiye’de su ve ısı yalıtımının geçmişi Batı’ya göre nispeten yeni olmasına karşın hızlı bir şekilde gelişiyor ve kullanımı yaygınlaşıyor. Özellikle büyük şehirlerde ilgili devlet kurumları, gayrimenkul ve inşaat firmaları ve en nihayetinde ofis veya rezidanz binaları kullanacak müşteriler, binaların yalıtımlı ve enerji verimli olması yönünde daha bilinçli ve talepkarlar. Ancak ülkemizin doğusuna ve taşraya gittikçe bu konuda daha çok eğitime ve denetime ihtiyaç duyulduğunu söyleyebiliriz. Binalarda su yalıtım uygulamalarına yönelik mevzuat çalışmaları kapsamında BASF olarak üyesi olduğumuz sektörel dernekler tarafında gerekli çalışmalar yürütülmektedir. Özellikle İZODER bu doğrultuda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na sunulmak üzere detaylı ve kapsamlı çalışmalarını sürdürmektedir.” Ar-Ge önem kazanacak “Dünyadaki araştırma geliştirme çalışmalarına paralel gelişen yapı ve yalıtım malzeme teknolojisi ve gelişen teknolojinin üretim yöntemlerine uygulanması ile birlikte dünya pazarına sunulan teknolojik yeni ürünlerin tüketim hızı dünyada giderek artan bir eğilim göstermektedir. Türkiye’de de teknolojik katma değeri olan yapı ve yalıtım malzemelerinin payı gittikçe büyümektedir. Özellikle son 20 yıldır giderek önem kazanan yapı kimyasalları ve yalıtım sektöründe de etkinliği ve güvenilirliği geliştirilmiş fiziksel, kimyasal ve mekanik özellikleri daha üstün, daha hafif, daha az yer kaplayan, daha ucuz ve yeni işlevlere daha uygun, üstün performans gösteren, katma değeri yüksek malzeme ihtiyacı artmaktadır. Buna bağlı olarak daha hızlı ürün geliştirme ve pazara sunma, daha üstün kalitede, daha verimli ve düşük maliyette malzeme üretim süreçleri hedeflenmektedir. Önümüzdeki dönemde yapı kimyasalları ve yalıtım sektöründeki Ar-Ge, ürün geliştirme gibi etkinliklerin aynı anda müşteri ile etkileşim içinde oluşturulması süreçleri önem kazanacaktır. Bunun yanında dünyanın ve Türkiye’nin gündeminde olan sürdürebilirlik kavramının bir sonucu olarak enerji ve kaynak verimliliği konusunda ekotasarım yaklaşımları ile LEED, BREEAM ve DGNB gibi yeşil bina sertifikalandırma sistemlerinin öne çıkması, yapı ve yalıtım malzemelerine CE işareti koyabilmek için üretimde kaynakların sürdürülebilir kullanımı gerekliliği EPD (Çevresel ürün Beyanı) ile yerine getirilmesi, birçok yeni ürünün ürün geliştirme safhasında önemli tasarım parametreleri olarak dikkate alınmaktadır.” Sürdürülebilirliğe odaklanıyoruz “2013 yılı Kasım ayında, BASF Yapı Kimyasalları Bölümü olarak yeni global markamız ‘Master Builders Solutions’u, BASF’nin, inşaat sektörüne olan bağlılığının bir işareti olarak, daha önce 30 değişik marka altında satılan pek çok yapı kimyasalı çözümünü ve ürünlerini ‘tek global marka’ bütünlüğü ve çatısı altında sektörün hizmetine sunduk. 2014 yılında yeni markamızın inşaat piyasasında tanınmasına ve bilinirliğinin artmasına yönelik faaliyetlerde bulunduk. Ürünlerimizin isimlerinde ve paketlerinde, bütün pazarlama görsellerimizde renk ve logo kullanımlarında temel değişikliklerin yapıldığı ve piyasaya yansıtıldığı bu zorlu süreci distribütörlerimiz, bayilerimiz ve müşterilerimizin de katkılarıyla birlikte başarıyla yürüttük. Master Builders Solutions global markamızın sektöre sunduğu katma değer ve çözüm önerileri, BASF’nin ‘Biz kimya yaratıyoruz’ stratejisi üzerine kurulmuştur. Bu strateji doğrultusunda inşaat sektöründe sürdürülebilirliğe odaklanıyoruz.” Yeni ürünler... “Global yapı kimyasalları markamız Master Builders Solutions sadece 1 yaşında ama bunun ötesinde 2015 yılında BASF’nin 150. yıldönümünü kutlayacağız. BASF Yapı Kimyasalları Bölümü olarak, Master Builders Solutions global markamızın sağladığı bütünlük, netlik ve sinerji ile ürün ve hizmet farklılığımızı ortaya koyabileceğimiz ve müşterilerimize değer ve fayda katabileceğimiz projelere ve sektörlere odaklanmaya ve bu doğrultuda teknik hizmetimizi ve uzmanlığımızı müşterilerimize daha yakın ve ulaşılabilir hale getirmek üzere çalışmaya devam edeceğiz. Bu yılın sonunda ve 2015 yılında piyasaya sunacağımız yeni ürünlerimiz var. Su yalıtımında yerel ürettiğimiz elastomerik akrilik reçine esaslı, tek bileşenli, ıslak hacimlerde üzerine seramik uygulanabilen, esnek, seramik altı su yalıtım malzemesi MasterTile WP668. En çarpıcı özelliği, hızlı kürlenmesi sayesinde uygulandıktan iki saat sonra seramik uygulama imkanı sağlaması. Teras, çatı, teras bahçe, temel, otopark yalıtım ve kaplamasında kullanılan, hibrid poliürea esaslı, çift bileşenli, elastik özel püskürtme makinaları ile uygulanan hızlı kürlenen su yalıtım membranı ürünümüz Masterseal M811’in gelecek yıl içerisinde su yalıtımı piyasasında kendine sağlam bir yer edineceğini öngörüyoruz.” Baumit Pazarlama Müdürü Candan Mumcuoğlu: “Yüzde 25 Büyüdük” “Geçtiğimiz ay açıklanan Onuncu Kalkınma Planı içinde yer alan Enerji Verimliliğinin Geliştirilmesi Programı, ısı yalıtım sektörünün gelişimi için önemli bir katkı sağlayacaktır. Özellikle mevcut konutların mantolama renovasyonlarının bu programlar ve sağlanacak ek teşviklerle hızlanacağını düşünüyoruz.” “Dış cephe ısı yalıtım sektörü Türkiye inşaat endüstrisinde önemli bir yere sahip. Her yıl da belli bir büyüme gösteriyor. Enerjide dışa bağımlı bir ülke olarak yalıtımlı binalar üretmek, hem ülke ekonomisine hem de tüketicilerin kendi ekonomilerine büyük katkı sağlamaktadır. Zira Türkiye’deki mevcut binaların halen yüzde 85’inde yalıtım bulunmuyor. Yalıtımsız konutlarda duvarlardan, çatıdan, pencereden enerji kayıpları yaşanır. Dolayısıyla henüz ülke olarak yalıtım konusunda almamız gereken çok yol olduğu bir gerçek. Halen enerji tasarrufu dendiğinde ısı yalıtımı ilk akla gelen uygulama olmasa da her geçen gün bu konudaki farkındalık düzeyinin de arttığını gözlemliyoruz. Bununla beraber devletin oluşturacağı teşvikler ile tüketicilerin ısı yalıtımı yatırımını daha kolay yapabileceğini düşünüyoruz.” Pazara yeni ürünler sunduk “2014’te iki seçim yaşandı. Seçim sonuçları ülkeyi çok farklı yerlere götürebilirdi. 2014 planımızı yaparken önümüzde çok fazla büyüme hedefi koymamıştık. Ama sonuçta ülkenin büyüyeceğini biliyorduk; belirli bir rakamın altına da düşemezdik. Gerek geçen yıl büyük projelerdeki varlığımızın, pazar payımızın, penetrasyonumuzun ve marka bilinirliğimizin artması, gerekse yeni ürünlerimizdeki başarılarla bu yıl yüzde 25 civarında büyüdük. Ana ürün grubumuz olan dış cephe ısı yalıtım sistemlerinde metrekare bazında yaklaşık yüzde 40’tan fazla bir büyümeye ulaşacağız. 2014 yılı içinde farklı gruplarda yeni ürünleri pazara sunduk. Baumit’in dış cepheler için en yeni ürünlerinden biri fotokatalizli Baumit Nanopor. Fotokataliz sayesinde güneş ışığı cephe kaplamasının fotokalizör özelliğini aktive ederek cephenin kendi kendisini temizlemesini sağlıyor. Yeni geliştirilen fotokatalizli Baumit Nanopor, böylece cephelerin çok daha uzun bir süre temiz ve sağlıklı olmasını sağlıyor. Cool Pigment ise dış cepheler için sunulan bir diğer yeni ürünümüz. Dış cephe ürünleri dışında su yalıtım ürün gamımıza da yeni ürünler ekledik. Bu yıl yeni ürünlerin yanı sıra sistemlerimizin sunduğu avantajları son tüketiciyle de daha iyi buluşturabilmek için bir Renovasyon Hizmet Paketi oluşturduk. Bu paket, ısı yalıtım sistemimizin yanı sıra tüketicilerin de taleplerine yanıt verebilecek ek hizmetler barındırıyor. Yine bu paket içinde sektörün en uzun süreli garantisi olan 15 yıl sistem garantisini sunuyoruz.” İnşaat pazarının üzerinde büyüme hedefliyoruz “2015 hedeflerimizi belirlemeye başladık. Yeni yıl için de yine inşaat pazarının üzerinde büyüme rakamları hedefliyoruz. 2015 yılında inşaat pazarı büyümesinin 2013 ve 2014’e göre daha düşük kalacağını öngörüyoruz. Pazarı, renovasyonun ve eğer hareketlenirse kentsel dönüşüm projelerinin yönlendireceğini düşünüyoruz.” “Ana hedefimiz, dış cephe ısı yalıtım pazarındaki büyümemizi artırarak sürdürmektir. Bunun için de hem proje yönetimini hem de renovasyon pazarı için geliştirdiğimiz hizmet paketimizi kullanmayı sürdüreceğiz. Mevcut binalarda mantolama renovasyonu için ürünün yanı sıra bir hizmet paketi geliştirdik. Hali hazırda sunduğumuz hizmetleri bir araya topladık ve hem insanların iyi ürün hem de daha düzgün hizmet alabilmesi adına Renovasyon Hizmet Paketi’ni sunduk. Bu paket içinde Türkiye’deki en yüksek sistem garantisini biz veriyoruz. Sistemlerimize çok güvendiğimizden bu minimum 15 yıldan başlıyor. Sistem garantisi, ürünlerin beraber uzun süre çalışabileceğini garanti ediyor. Onun dışında da Uygulama Sigortası, Bakım Sigortası, şantiye kurulurken oluşabilecek riskler için Eşya Hırsızlık Sigortası hizmetimiz var. Uygulama Sigortası, sistem uygulaması boyunca, en fazla 6 ay boyunca meydana gelebilecek ve üçüncü şahıslara verilebilecek maddi zararları kapsıyor. En büyük farklılıklarımızdan süpervizörlük desteğimiz zaten devam ediyor. Şantiye esnasında süpervizörlerimiz haftada bir şantiyeye gidip notlarını alıyorlar, yanlış giden bir uygulama varsa onu düzeltiyorlar ve işin doğru yürümesini sağlıyorlar. Baumit olarak Enerji Kimlik Belgesi’nin alınması için de yardımcı oluyoruz.” Braas Çatı Sistemleri Yönetim ve İcra Kurulu Başkanı Daniş Navaro: “Bilgilendirme Çalışmaları Arttı” “Yapıların performansında yalıtımın hayati öneme sahip olduğu, yalıtımın uzun vadede yapılara konfor ve tasarruf sağlayacağı konusunda bilgilendirme çalışmalarının 2014 yılında artış gösterdiğini gözlemledik. Bu, sektör açısından önemli bir gelişme. Ayrıca artan malzeme çeşitliliği ile son kullanıcıya seçenekler sunmak da mümkün. Bunun da yalıtım bilincinin sektörde yerleşmeye başladığını göstermesi açısından önemli olduğuna inanıyoruz.” “Braas Çatı Sistemleri olarak özellikle su ve ısı yalıtımı konusunda da güçlü çözümler sunuyoruz. TUIK verilerine göre ülkemizde konut olarak kullanılan yapıların yaklaşık yüzde 40’ında, sızdıran çatı ve yalıtım sorunları yaşanmakta olduğu ortaya konuluyor. Bunun ülke ekonomisine getirdiği maddi yük göz önüne alınırsa özellikle enerji ithalatı ve enerji maliyetlerinin sürekli artışı gibi zorluklar da düşünüldüğünde, bu yöndeki uygulamaların önemi daha iyi anlaşılabilecektir. Bunun için de mevzuat anlamında güncellemeler, uygulama denetimi, uygulayıcı denetimi ve yetiştirilmesi önem taşıyor. 2015 yılında bu yöndeki çabaların ve yalıtım alanındaki bilincin artarak devam edeceğini düşünüyoruz.” “2014 yılının sonlarına yaklaşırken, yine planlarımız dahilinde bir sonuca ulaşacağımızı söyleyebilirim. Özellikle inovasyonlar anlamında, gerek bir önceki yılda başlayan gerekse yıl içinde birçok yeni lansman söz konusu. Başta yeni kiremit modelimiz TegaLModerN olmak üzere yeni ürünlerimize yönelik olumlu görüşler bizi oldukça memnun ediyor. Bu nedenle Braas olarak, inovatif kimliğimizle tüketicilere yenilikçi ürün ve hizmetler sunmak açısından başarılı bir yıl geçirdiğimizi düşünüyorum. Yalıtım anlamında değerlendirecek olursak, su yalıtımı ürün gamımızın en önemli markası olan Divoroll ailesi bu yıl biraz daha büyüdü. Özellikle Divoroll Premium, kendi kendine kaynaşabilen yapısı ile oldukça yenilikçi bir ürün. Benzer şekilde özellikle yaz konforunu artırmaya yönelik bir çözüm olan Divoroll Clima S de bu yıl odaklandığımız diğer bir başka üründü. Isı yalıtımı anlamında kendinden kanallı Thermomanto sistemin daha kalın versiyonlarını öne çıkartmaya çalıştığımızı ifade edebilirim. 2014 yılının ilk çeyreğinde çatılarda güneş enerjisinden elektrik üretimi sağlayan en yeni ürünümüz InDaX Ankastre ve Üniversal Fotovoltaik Sistemi lanse ettik. Böylece Braas Çatı Sistemleri olarak hem termal hem de fotovoltaik güneş enerji sistemlerini bir arada sunabiliyoruz. Bu alanda oldukça geniş bir ürün gamı ile hizmet veren Braas, termal ve fotovoltaik güneş enerji sistemleri sayesinde hijyenik sıcak su temini, ev ısınmasına destek, havuz suyunun ısıtılması, elektrik üretimi gibi faydalar sağlıyor. Patentli ankastre tasarıma sahip InDaX fotovoltaik panel ve çatı üstü, teras çatı, bahçe, cepheye uygulanabilen üniversal fotovoltaik panellerle enerji üretimi sağlıyoruz.” Yenilenebilir enerjiye de odaklanacağız “Braas, önümüzdeki dönemlerde kiremitlerde yeni renk ve doku alternatifleri, akıllı detay çözümleri ve yenilenebilir enerjinin çatılarda kullanımı gibi konulara odaklanacak. Türkiye’de ilk defa kullanılan ve sadece Braas’a özgü olan Novo Protector Dual Katman Teknolojisini tüketicilerimize daha etkin tanıtmayı amaçlıyoruz. Novo Protector Dual Katman Teknolojisi, kiremidin yaşıtlarından daha genç görünmesini ve teknik özelliklerini çok daha uzun süre koruyabilmesini sağlıyor. Böylece halihazırda suya ve dona karşı 30 yıl ürün özellikleri garantisi ile birlikte sunulan Braas Kiremit’in, fiziksel ve estetik performansı daha da artırılabiliyor.” “Yılsonu Değerlendirmeleri 2014” dosyasının devamı ocak sayımızda yayınlanacaktır. İlginizi çekebilir... İnşaatta yükselen değer: Yapısal Çelikİnşaat sektörü gerek teknolojinin getirdiği yenilikler gerek sürdürülebilirlik gibi konular nedeniyle değişim geçiriyor. Özellikle çelik yapılar hem g... nZEB 101Bu ay ki dosyamızı nZEB konusuna ayırdık. Yapacak çok şeyimiz var, yolumuz uzun ve zamanımız kısa. İş dünyası, hükümet ve sivil toplum arasındaki işbi... Sürdürülebilir KonutSürdürülebilir konut dosyası... |
||||
©2024 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. | Sektörel Yayıncılar Derneği üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.