Prof. Dr. Nihal Arıoğlu: "Malzeme Seçimi Tasarım Aşamasında Düşünülmeli"
Yapı malzemelerinde geçtiğimiz yüzyılın ilk yarısına kadar çok az çeşit olduğunu, bu malzemelerin uzun süreler kullanımı sonucu tüm özelliklerinin bilindiğini ve bilgi iletişiminin yeterli olduğunu söyleyen İTÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü Yapı Bilgisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nihal Arıoğlu, "O dönemlerde malzemenin kullanımı görgü-sezgiye dayalı bir eylemdi. Ancak çağın ikinci yarısından sonra, gelişmelere paralel olarak bir taraftan malzeme türlerinin çok arttığı, benzer türlerin birden fazla firma tarafından üretildiği, rekabetin uluslararası düzeye çıktığı, malzeme özelliklerinin yeni test metotlarıyla ölçülebilirliklerinin arttığı, diğer taraftan da kullanıcıların istek ve ihtiyaçlarının arttığı, çeşitlendiği, karmaşıklaştığı görüldü. Dolayısıyla malzeme seçimi ve kullanımı, üzerinde durulması gereken bir eylem haline dönüştü" diyor. Bu eylemde, yapı malzemelerinin yaşam döngüsü içinde rol alan herkesin üzerine düşen görevler olduğunu belirten Prof. Dr. Nihal Arıoğlu şöyle devam ediyor: "Herkes bu görevi hangi oranda yerine getirebiliyorsa, o düzeyde de sorunlar çözülebiliyor. Malzemenin bu üretim döngüsü içinde rol alan insanların konuya bakış açıları son derece önemli."
"Malzemenin yaşam döngüsünü, hammadde olarak topraktan çıkarılması, işlenmesi, tasarım aşamasındaki işlemler, kullanılması ve ömrünü tamamladıktan sonra yok edilmesi, geriye dönüştürülmesi gibi bir çevrim şeklinde düşünebiliriz. Burada hepimizin üzerine düşen görev ayrı. Uzun süre içerisinde hiç kimse bu görevleri layıkıyla yerine getiremedi. Patent sayısı bu durumun bir göstergesidir. Tabii bu bir sistem meselesi." Malzeme seçiminde büyük yanlışlıklar yapılıyor "Son 20 yıldan beri dünyada enerji sorununa paralel olarak bir takım söylemler ağırlık kazandı. Bunların içinde sürdürülebilirlik önemli bir yer teşkil ediyor. Sürdürülebilirlik basit bir ifadeyle bir şeyleri, özellikle de enerjiyi tasarruflu kullanmayla ilgili. Biz aslında geleneksel düşünce sistemi içinde tasarruflu insanlardık. Tasarrufu neden unuttuk? Bunun üzerinde durmamız ve düşünmemiz gerekiyor. Günümüzde insanlar her şeyi o kadar hovardaca kullanıyor ki, tabi ki artık sürdürülebilirlik gündeme gelmek zorunda kaldı. Her konuda ölçüyü aştık. Malzeme kullanımında da çok büyük yanlışlıklar, çok büyük hatalar yapılıyor."
"Malzemenin üretiminden kullanımına ve yok edilmesine kadar pek çok sorunu var. Öncelikle Türkiye'de malzeme seçimi konusunda yeterli ölçüde eğitilmiş kişi yok. Ben bir mimarlık fakültesi öğretim üyesiyim ve bu fakültede bir malzeme hocası olarak malzemenin tasarım aşamasında düşünülmesi gerektiğini sürekli söylüyorum, hatırlatıyorum. Zira malzeme özellikleri tasarımın içine zaten girmiş durumda ve ağırlığını vurgulamakta." Artık usta-çırak ilişkisiyle bilgi aktarımı mümkün değil "Geleneksel yapı malzemelerinin üretimi, uygulaması, usta-çırak ilişkisi şeklinde sürdürülmüş. Bir taş ustası, taşın nasıl kesildiğini, yontulduğunu, yerine konduğunu ve yapım aşamasında nelere dikkat edilmesi gerektiğini bilir. Ama günümüz malzemeleri o kadar çoğaldı ki, usta-çırak ilişkisiyle bilgi aktarılması mümkün değil. Dolayısıyla çok büyük bilgi boşlukları var. O zaman da malzemenin seçimiyle ilgili pek çok hata yapılıyor."
"Malzemenin uygun kullanımıyla ilgili bir örnek vereyim: Adli bir olayda bilirkişi olarak görevlendirilmiştik. Müteahhit, yalıtım malzemesi kullandığını iddia ediyor, mal sahibi de 'böyle bir malzeme yok' diyor. Bizim aldığımız örneklerde orada bir yalıtım malzemesi kullanılmış. Fakat yapıştırıcı olarak yanlış bir malzeme kullandıkları için Uygulamacıların, yaptığı işin önemine inanması gerek "Dünyanın en iyi malzemesini üretseniz bile o malzemenin doğru olarak uygulanması, bütün içindeki işlevine uygun olarak seçilmesi son derece önemlidir. Öyle malzemeler var ki, yan yana geldiği zaman fiziksel özellikler açısından birbirini desteklemek yerine, patolojik olaylara yol açar. Doğru kullanım, yerinde kullanım, doğru detaylandırma ve bunu ifade tekniği son derece önemli. İnternet bilgilerine dayalı detay çözümlerinin uygulanabilir olduğunu düşünenlerin sayısı gün geçtikçe artmakta. Oysa detay çözümü malzeme seçim sisteminin son çıktısıdır. Malzeme seçimi, önce sistemin tanımlanması, olanaklar ve sınırlamaların belirlenmesi, geçerli koşullar çerçevesinde alternatiflerin oluşturulması, değerlendirilip elenmesi gibi ardışık eylemleri ve süreçleri kapsayan bir uğraşıdır."
"Seçilen malzemeyi uygulamak ise çok daha önemlidir. Bunun için de uygulayanları eğitmemiz lazım. İnsanı eğitmek hiç kolay değil. Özellikle yapı sektöründe uygulamada çalışanların eğitim düzeyi göz önüne alındığında konunun sosyolojik ve psikolojik boyutunun da ele alınması gerekiyor. O zaman onları önce, gerçekten konunun ve yaptığı işin önemli olduğuna inandırmak lazım."
"Yine uygulama problemlerinden biri, sonradan yapılan yalıtım uygulamalarında uzman olmayan uygulamacılar. Ne malzemenin yoğunluklarına dikkat ediyorlar, ne uygulama biçimlerine. Kısaca malzeme ziyan oluyor, ama oradaki beklenilen işlev yerine gelmiyor." Yalıtım, mimari tasarım ölçütü olarak ele alınmalı "Malzemelerin döngü sürecinde rol alanlardan biri de mimarlar. Yasalar, binadan sorumlu olarak mimarı tutuyor. Keşif ve metrajı mimardan istiyor. Yani binada kullanacağı malzemenin miktarını ve o malzemenin birim fiyatını çıkaracaksın, yaklaşık bir maliyet belirleyeceksin. Öyle olmalı ki bu yaklaşık maliyetle gerçekleştirme maliyeti arasındaki fark en az olsun. Tasarım aşamasında, kullanılacak malzemelerin kalınlıkları, sıraları, biçimleri, boyutlarının belirtilmesi gerek. Mimarlar daha tasarımın ilk evresinden itibaren yalıtımla ilgili sorunları göz önünde bulunduracak. Yalıtımı, yapması gereken mimari tasarım ölçütü olarak ele alacak, malzemesini ona göre seçecek, ona göre detaylandıracak ve ayrıntılı tasarımda gerekirse 1/1 detayını da verecek uygulamacıya. Meslektaşlarımın böyle bir zorunlulukları olduğunu ve bazı projelerin onayı aşamasında istenmese bile yine de yapmaları gereken bir hizmet olduğunu buradan hatırlatmak istiyorum. Bu bakış açısıyla tasarım yapılırsa sorunun büyük bir kısmı da giderilmiş olur." Ar-Ge çalışmalarına kaynak ayrılmalı "Üretici neler yapacak? Üreticiler kendileriyle ilgili zorunlu olan bilgileri üretiyorlar. Ama Ar-Ge'lerini de geliştirmek durumundalar. Öncelikle Ar-Ge'ye kaynak ayırmaları lazım. Ürün çeşitliliği olmadığı zaman, tek bir ürünle zaten sürdürülebilirlikleri de tehlikeye giriyor. Ürün çeşitliliği için de Ar-Ge şart. Bu Ar-Ge çalışmalarının da üniversitelerle paylaşması lazım. Karşılıklı fikir alışverişini, güç birliğini arttırmaları lazım. Böyle işbirliklerimiz tabi ki var, ama çok az. Ürünlerinin niteliklerini öğrenmek için bize başvuruyorlar ama ürün geliştirme anlamında başvuru çok az."
"Kullanıcılara gelince, onlar da biraz daha dikkatli olmak zorunda. Kullanıcı yapının üretim sürecinde devrede olmadığı için, bina eline geçtikten sonra benim param var diyip yapılan her şeyi sil baştan yapıyor. Binayı soyuyor, oraya harcanan malzemelerin hepsini söküyor ve yeniden yaptırıyor. Binayı yapan müteahhitler, mimarlar kullanıcın isteğini bilirlerse bu malzeme savurganlığının önüne geçmiş olurlar."
"Gördüğüm kadarıyla pek çok malzeme üreticisi kendi patentleriyle değil de know-how alarak üretim yapıyorlar. Gönül ister ki bizden alınan patentler uygulamaya girsin. Bu da yine Ar-Ge'mizin olmamasından kaynaklanıyor. Artık bizim hazıra konma lüksümüz geçti. Artık kendimiz bir şeyler yapmalıyız."
İlginizi çekebilir... Su Yalıtımı Deprem Güvenliği İlişkisiYapılarımızı suyun zararlı etkilerine karşı koruyan uygulamalar su yalıtımının en basit ifadesidir. Diğer taraftan hem basit olması hem de daha anlaşı... Global Bitümlü Membran Pazarı Büyümesini SürdürüyorChemical Research'te yayınlanan araştırmaya göre bitümlü membran pazarının 2029 yılında 3 milyar dolara yaklaşması bekleniyor.... Su Yalıtımı, Depreme Karşı En Basit, En Ekonomik, En Temel GüvencedirGüvenli yapılar oluşturmada ve depreme karşı korunmada su yalıtımı-deprem ilişkisi önemlidir. Su yalıtımı her şeyden önce yapısal bütünlüğü sağlamada ... |
||||
©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Åž. | Sektörel Yayıncılar DerneÄŸi üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.