Başkaşehir

UYGULAMA 68. Sayı (Eylul-Ekim 2007)

Uygulamayla ilgili yaşadığı sıkıntılardan dolayı membranlardan bile soğumaya başladığını söyleyen Başkaşehir Proje Müdürü Salih Berber, uygulama sürecinin, üretici firma garantisinde yürütülmesi gerektiğini vurguluyor.
Yapı Endüstrisi ve Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından Bahçeşehir’de kurulan Başkaşehir’de 11 blok ve 828 daire yer alacak. Projede farklı tercihlere göre düşünülmüş 6 tip daire bulunuyor. 828 konut ve residence bloklar var. 71 bin metrekarelik arazinin yüzde 85’i yeşil alanlardan oluşuyor. Projede çarşı, spor salonları, hobi parkı, kapalı otoparklar, yürüyüş parkuru, çocuk oyun alanları, basketbol sahaları, kapalı ve açık yüzme havuzu ile süs havuzları da mevcut. Başkaşehir’de fore kazık, radye temel ve tünel kalıp gibi teknolojiler kullanılacak. Projenin 2009 yılının eylül ayında bitirilmesi planlanıyor.

Başkaşehir’de tümüyle dış cephe ısı yalıtım sistemleri uygulanacak. Cephe ise ahşap giydirme ve yere kadar çift camlı, dört odacıklı PVC doğrama olacak. Bodrum kat ve garajlarda XPS plakalar kullanılacak. Diğer katlarda ise EPS tercih edilecek. Çatı ise teras çatı olacak. Başkaşehir’de sesle ilgili de önlemler alınacak ve bu amaçla elyaf katkılı şap ve şilte kullanılacak.

Salonlarda

<I>Döşeme kaplaması:</I> En az 5 mm LDPE köpük ses yalıtımı + polipropilen elyaf katkılı şap + lamine parke + mdf üzeri kaplama süpürgelik

Giriş hollerde

<I>Döşeme kaplaması:</I>  Ses yalıtım şiltesi + katkılı şap + 50x50 seramik (yapıştırma) + mdf üzeri kaplama süpürgelik

Mutfaklarda

<I>Döşeme kaplaması: </I>Ses yalıtım şiltesi + katkılı şap + 50x50 seramik (yapıştırma) + mdf üzeri kaplama süpürgelik

Koridorlarda

<I>Döşeme kaplaması:</I> Ses yalıtım şiltesi + katkılı şap + laminat parke + mdf üzeri kaplama süpürgelik

Genel ve ebeveyn banyolarında

<I>Döşeme kaplaması:</I> Ses yalıtım şiltesi (özel) + katkılı şap + iki komponentli çimento esaslı sürme su yalıtımı (duvarlarda en az 20 cm meş takviyeli olarak dönecek şekilde) + 33x33 seramik (yapıştırma) + uygun eşik geçiş malzemesi + yer süzgeci olacak.

Proje ve yalıtım sektörüne bakışıyla ilgili bilgi aldığımız Yapı Endüstrisi Proje Müdürü Salih Berber’in çocukluk ve gençlik yılları yalıtım yaparak geçmiş. Nedeniyse 1960’lı yıllarda Ankara’da faaliyet gösteren ve Türkiye’nin ilk yalıtım uygulamacılarından olan Yalıtım Kollektif şirketinin babasının olması. ODTÜ İnşaat Fakültesi’ne girene kadar da bir çok projede usta olarak görev almış. Dolayısıyla Salih Berber yalıtım sektörüne hiç yabancı değil ve doğru tespitlerde bulunuyor. Öncelikle, kaliteli malzeme üreten firmaların, ürünlerinin mücadelesini vermeleri gerektiğini vurgulayan Salih Berber, "Kendi ürünlerini rakip malzemelerle bilimsel yöntemler kullanarak kıyaslamalılar. Fiyatın önem kazandığı piyasalarda bu çok önemli. Örneğin membranın uygulamasıyla ilgili yaşadığım sıkıntılar dolayısıyla membranlardan soğumaya başladım." diyor. Salih Berber, uygulama sürecinin üretici firmanın garantisinde yürümesi gerektiğini de belirtiyor. Ancak bu sayede kaliteli fakat kötü uygulanmış bir malzemenin imajının zedelenmeyebileceğini söyleyen Berber, kendilerinin de uygulama garantisi veren firmalarla çalıştığını ifade ediyor: "Malzemeyi farklı yerden alıp, uygulamayı da farklı birine yaptırırsanız sorumluluk ortadan kalkıyor. Riskler paket halinde çözülmeli. Büyük inşaat firmaları bu tip garantileri edinebiliyorlar fakat sokak arasındaki müteahhittin böyle bir garanti talep hakkı yok. Onlara da bir çözüm bulunması gerekiyor..." Yapı Endüstrisi Proje Müdürü Salih Berber şöyle devam ediyor:

Malzeme üreticilerine çok iş düşüyor

"Malzeme üreticilerine çok iş düşüyor. Aslında iyi firmaların kaliteli ürünleri de var. Fakat aynı özelliklere sahip olduğunu söyleyen başka bir firma aynı ürünü yarı fiyatına veriyor ve işveren de doğal olarak ucuz olanı tercih ediyor. Orada kilitlenmemek biraz da üretici firmaların sorumluluğunda. Broşürlerde teknik veriler yazıyor. Fakat doğru olup olmadığını bilemiyoruz. Kendi ürünlerini iyi anlatmalılar. Ya da her şantiyede bir laboratuvar olacak ve kullanılacak ürünler test edilecek. Bu da Türkiye şartlarında pek mümkün değil..."

"Farklı ve doğal olduğu iddia edilen malzemeler çoğaldı. Fakat önceden kullanmadığımız ve kullanılıp da denenmemiş malzemeleri kullanmaya cesaret edemiyoruz. İlla bir yerde uygulanmış ve başarılı olmuş malzemeleri tercih ediyoruz. Yeni çıkan malzemelere Türklerin ilgisi çok olmuyor. Bazı malzemelere inanıyoruz ve o malzemeleri tercih ediyoruz. Yeni bir malzeme çıktıysa o firma onu uygulamalı ve malzemenin güvenilirliğini ispatlamalı..."

Türkiye’de korozyon bile önlenemedi!

"Bina yapmak demek etrafını kapatmak, boyamak, yalıtmak demek değil. Havanın da içeriye girmesi, binanın nefes alması gerekiyor. Yalıtım malzemeleri kimyasal ürünler. Kimyasal ürünlerin de kötü fonksiyonlarını iyiye çevirmenin yolu bilimden ve Ar-Ge’den geçiyor. Yani bazı binalar yalıtılmış; ısı, su, ses geçirmiyor fakat nefes de alamıyor ve kullanıcı şikayetçi. İnsan sağlığı dikkate alınmalı. Fakat Türkiye’de henüz doğru düzgün su yalıtımı yapılıp korozyon bile önlenemedi. Yalıtım konusunda, profesyonel mühendislik çalışması olan projelerde sonuç oldukça iyi. Önemli olan onu belediyelere, küçük şehirlere ve sokak arası müteahhitlere de yaygınlaştırabilmek..."
 

---

R E K L A M