Ekrem ULUBAŞ; Yapıyı Yapmak Sorun Değil; Kum, Çimento, Demir, Tuğla. Ama Sadece Bununla Bitmiyor

Yalıtım: Önce kendinizi ve firmanızı tanıtır mısınız?

Ekrem ULUBAŞ: 1944 Gürün doğumluyum. 1966'da yalıtım sektöründe ticaret hayatına atıldım. Türkiye'de birçok büyük projelerde yer aldık. (Et Balık Kurumu Kombinaları, TEK, Eti-bank Tesisleri, Demir Çelik Tesisleri, Ec-zacıbaşı kuruluşları, Sümerbank Fabrikaları, TJK Hipodromları, Pirelli, TÜBİTAK, Atatürk Hava Limanı, Sabancı Kuruluşları ve Koç Grubu Kuruluşları vb.) 1990 yılında yalıtım işinde üretime yöneldik ve uygulamadan daha fazla üretime ağırlık vererek Hadımköy'de 36.000 m; alan içinde bir fabrika kurduk. İZOTÜM Yalıtım Maddeleri Ltd. Şti. ve ULUBAŞ İzolasyon Malz. Kim. San. ve Tic. A.Ş. adında iki şirketimiz var.

Yalıtım: Mevcut üretimlerinizi ve projelerinizi anlatır mısınız?

Ekrem ULUBAŞ: İlk önce İZOÇİM adlı beton katkı malzemesini üretmeye başladık. Yıllık satışımız şu anda 850 ton civarında. Fakat yıllık tüketimin en az 5.000 ton civarında olması gerekir. Aslında bu ürünün önemi depremde daha iyi anlaşıldı. Korozyondan demirler çürümüş, yapıların temellerinde temel bohçalama yapmanın da yetersiz olduğu görülmüştür. İZOÇİM tüm betonarme inşaatların yapımında kullanıl-dığında hem su geçirimsizliğini sağlıyor hem de korozyonu engelliyor. 1995 yılında mevcut olan parke asfaltı satışımızdan doğan Cam Cila, Dolgu Verniği, Tiner vb. gibi solvent bazlı ürünlerin üretimini gerçekleştirdik. Hammadde alımlarındaki kalite değişkenlikleri yüzünden istikrarlı bir kaliteyi yakalayamamıştık. Bu nedenle labora-tuvarımızı geliştirerek cila-vernik ve boya gibi solvent bazlı ürünlerin hammaddesi olan Alkit'in üretimine başladık. Yeni yılın ilk aylarında cila vernik grubunda 3 yeni ürünümüz piyasaya sürülecektir. Bunların ikisi yüksek kalitede değişik özellikli cila ve diğeri çift kompenentli parke yapıştırıcısıdır. 1997 yılından itibaren gelişen yapı kimyasalları sektöründe talepler doğrultusunda akrilik kopolimer ve çimento bazlı ürünlerin üretimine başladık. Akrilik kopolimer ve çimento bazlı ürünlerin talebi yeni oluşmaya başlamıştır. Su yalıtımında çift kompenentli sürme esaslı malzemeler klasik yalıtımın yerine doğru ve sağlıklı çözümler sağlayarak hak ettiği yere ulaşmaktadır. Yine 1999 yılının sonlarına doğru tamir harçları, fayans çimentosu, derz dolguları, polistren yapıştırıcıları ve bi-tüm esaslı likit membran üretimi için ön çalışmalar yapmaya başladık. Ürünlerimizin kalitesinden emin olduktan sonra pazara süreceğiz.

Yalıtım: Satış politikanız nedir?

Ekrem ULUBAŞ: Rekabet tüketici açısından da üretici firmalar açısından da gereklidir. 1966'dan bu yana gözlemlediğim şu oldu; Rekabetin doğru olduğunu gördük ancak haksız rekabet değil, şımarık rekabet değil. Rekabet kaliteyi artırır tüketici hangi ürünün kaliteli olduğunu anlar. Bilinçsizce çalışanlar zaten bunun sonucunu görür.

Yalıtım: Yalıtım sektörünün geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Ekrem ULUBAŞ: Bizim ülkemizde 1960'larda yalıtım hiç bilinmezdi. 1975'den sonra gerçek değerini anlamaya başladık. Öncelikle su yalıtımına önem verildi. Konut ya da sanayi yapısında rutubetli ortamda yaşamanın sağlıksızlığının farkına varıldı. Marmara bölgesindeki hasar tespit çalışmalarında görevli bazı mimar-mühendis arkadaşlarımız depremden sonra temel betonlardaki demirlerin korozyondan aşırı derecede etkilendiğini söylemektedirler.Örneğin 18'lik demirlerin korozyon sebebiyle 8'lik demir haline geldiği ve betonları patlattığı görülmüştür. Bu da şunu gösteriyor ki; özellikle suya maruz kalan temel betonlarının su geçirimsizlik sağlayan katkı malzemeleriyle izole edilerek korozyonun engellenmesinin önemi ortaya çıkmıştır. Isı ve ses yalıtımının da yapılarda aynı su yalıtımı gibi şart olduğunu görüyoruz. Özellikle konutlarda ses yalıtımı huzurlu bir ortam için, ısı yalıtımı da enerji tasarrufu için gereklidir. Yapıyı yapmak sorun değil kum, çimento, demir, tuğla; ama sadece bununla bitmiyor. Sağlıklı ve uzun ömürlü bir yapı için ısı, su, ses yalıtımının yapılması şart. Bundan sonra yeni TS 825 stan-dartının da etkisiyle yeni yapılar ısı yalıtımlı olacak. Bu da sektörün önünün açık olduğunu gösteriyor.

Yalıtım: AB'ye girişimiz yalıtım sektörünü nasıl etkileyecek?

Ekrem ULUBAŞ: Tüm sektörlerde olduğu gibi yalıtım sektörü de AB'ne girmemizle birlikte üretimlerinin kalitesini çok yukarılara çekmek zorundadır.Üretimin yanı sıra uygulamacılarımızı da Avrupa standartlarına çıkarmamız gerekecek tabiki bunda zorlanabiliriz.Doğru üreten, doğru uygulayan, doğru bilen, araştırmacı mutlaka başaracaktır,rundadır. Belirli bir yapı kalitesine ulaşmak için yangın yalıtımına da önem verilmelidir. Biz inter Yalıtım ile Türkiye piyasasına giriyoruz. Gelecek yıllarda inşaat sektörünün gelişimi ile bizim ürünlerimize gereksinim de paralel olarak artacaktır. Avrupa Birliği standartlarının geçerli olacağı önümüzdeki yıllarda yüksek kalite standartlarında ürünleri ile Thermax piyasada aranan bir marka olarak öne çıkacaktır. İnter Yalıtım'ın ürünümüzü efektif bir tanıtım ve dağıtım ile sunacak bir partner olduğuna inanıyoruz.

Yalıtım: Yangın yalıtımından ne anlıyorsunuz?

Franz Heresch: Yangının oluşumunu engelleyemeyiz ama gücünü kontrol altına alabiliriz. Yangının korkulacak en önemli iki gücü vardır; Alev ve duman. Yangın yalıtımının da iki hedefi vardır. Binada yanmaya uygun malzemeleri yalıtmak ve böylece zehirli duman oluşumunu azaltmak. Binanın boşaltılması için gerekli zamanı sağlamak için geç yanmayı sağlamak. Thermax 30 yıllık tecrübesiyle bu iki hedefe yönelik ürünler geliştiriyor, ayrıca gelecekte de karşımıza çıkabilecek yeni gereksinimlere karşı teknolojisini sürekli yenileyen bir firmadır.

Yalıtım: İnter Yalıtım, yangın yalıtımı ile ilgili bir distribütörlüğe niçin gereksinim duydu?

Burak Kalaycı: Yangına da sonuçlarını düşünürsek, deprem gibi bir doğal afet ciddiyeti ile yaklaşmalıyız. Avrupa Birliği'ne girmek üzere olan ülkemizin yangın yalıtımı konusunun ısı yalıtımı, su yalıtımı gibi yönetmeliklerde, şartnamelerde yeri olması gerekir. İnter Yalıtım olarak biz dünyada konusunda lider üreticilerle çalışmayı ilke edindik. Amacımız, yapılan her türlü yalıtımın yapının ekonomik ömrü düşünülerek, bunu kullanacak kişilerin can güvenliğinin gözetilmesidir.

Yalıtım: Thermax ile ilişkinizden ne bekliyorsunuz?

Burak Kalaycı: Thermax ile yaptığımız anlaşma ile Türkiye dışında müteahhitlik yapan firmalarımıza da hizmet verebilmek amacı ile Rusya ve Türki Cumhuriyetlerin temsilciliğini de aldık, istanbul'da ise büyük bir potansiyel görüyoruz. Ancak amacımız sadece İstanbul ile sınırlı değil, diğer-bölgelerdeki prestijli projelere yangın yalıtımı konusunda hizmet vermeyi de istiyoruz