E-Dergi Oku 
ROKA YALITIM
BOSTÄ°K

JLİ Faktörü (Buhar Difüzyon Direnç Katsayısı) Kalite Belirleyici mi? Yoksa Yarışma Sayısı mı?

KONUK YAZAR
17. Sayı (Mart-Nisan 1999)

Mak. Müh. Orhan TURAN Başlık sorumuza cevap olarak, bazı malzemeler için, örneğin sanayi soğutma tesislerinde, soğuk borularda, klima kanallarında kullanılan kapalı gözenekli termop-lastik esaslı ısı yalıtım malzemeleri için n. - faktörünün bir kalite göstergesi olduğu kuşkusuzdur.

Diğer taraftan birçok üreticinin yayınlarında, özellikle son 4-5 yıldan bu yana \ı - faktörü bir yarışma sayısı gibi gösterilmektedir. Bu durumun son tüketicilere ve yalıtımcılarda bir kargaşaya neden olmaktadır. Bu makale, "Buhar Difüzyonu" konusunda yayınlanmış araştırma sonuçlarına dayanılarak, kalite kavramı üzerine eğilerek soruyu açıklamaya çalışmak üzere hazırlanmıştır.

 

Ürün kalitesi kavramı

 

Eğer genel olarak tüm yalıtım malzemelerini dikkate alırsak şu hususlar ortaya çıkmaktadır.

 

-          Kullanılabilirlik,

-          Åžartname esaslarına uygunluk,

-          Müşterinin memnunluÄŸu vs.

 

Bunlara rağmen "kalite" kavramı hâlâ tam açıklanmış olmamaktadır. Bu konuda belki ISO 8402 tanımlaması yardımcı olabilir: "Kalite, bir ürünün kullanılabilme uygunluğunun önceden belirlenmiş veya gerekli kılınmış olan özellikler, karakteristikler ve hizmetler kapasitesinin bütünü demektir." Burada "gerekli kılınmak" deyimi"icap etmek, lüzumlu olmak" deyimlerine göre tercih edilmiştir.Zira "gerekli kılınmak" deyimi diğerlerine nazaran daha "nesnel"bir deyimdir, sübjektif değildir.Bir ürünün "gerekli kılınan" şartları, kalite açısından bazı hususları içerir:

 

-          Ãœrünün kullanımı, (kullanılabilirlilik, güvenilirlilik),

-          Önceden belirlenmiÅŸ yasal kurallar (örneÄŸin yangın emniyeti veya enerji tasarrufu yasasına uygunluk),

-          Ekonomik (hizmet ve faydalanabilme),

-          Çevre koruma yasasına uygunluk.

 

Ayrıca Avrupa Birliği (AB) Yapı Üretimi Kurallarfndaki "icaplar ve lüzumlar"da dikkate alınmalıdır. Bunlar henüz mevcut olmayan bir standardın spesifikasyonlarıdır. Bundan başka malzemelerin yangına dayanıklılığının ispatı, ve bununla ilgili klasifikasyonlar da yoktur ve bunlar olmadan kapalı gözenekli termoplastik yalıtım malzemelerinin değişik kullanım şekillerine ait kalite göstergeleri genel olarak şunlardır.

 

-          Isı iletkenlik,

-          Buhar difüzyon direnci,

-          YoÄŸunluk,

-          Yangına dayanıklılık,

-          Ãœrün toleransları (çap, uzunluk, kalınlık),

-          Yüzey kalitesi,

-          Kolay uygulanabilirlik.

 

Bunlardan bir tanesi gayet açıktır: Çok az bir istisna ile hiç mini-mum-maksimum sınırlaması yoktur. Üretici normal olarak önceden belirlenmiş kurallara mümkün olduğunca uyar, serbest rekabet şartlarında kendi ürününün kalite düzeyini ve ispatını kendi sağlar. Bu husus |a- faktörü olarak belirlenen buhar difüzyon direnci için de geçerlidir. Çıkacak AB standartlarında temelde değişiklik yapılmayacaktır.

 

Buhar difüzyon olayı

 

1986 öncesinde "yumuşak köpüklerin nispeten buhar difüzyon direncinin yalıtımına olan tesirinden çok bahsedilmiştir. Burada "buhar kesici" kastedilmektedir. Temel bilgiler daha 1071 yılında W.F. Cammerer ve 1987'de H. Zehender tarafından "Köpük Malzemelerin Buhar Geçirgenlikleri" adı altında yayınlanmıştır. Özellikle son yayının zengin bir literatür düzeyine sahip olması ve geniş kapsamlı olması çok ilginçtir.

 

1987'de Amerika'da ASTM tarafından "Su Buharının Malzeme içindeki Transmisyonu, Ölçülmesi ve Sistemleri" adlı bir sempozyum düzenlendi. Bu toplantıda, soğuk borularda net olarak izah edilmeyen fiziksel durumların ölçüm tekniği enine boyuna tartışıldı. Doğal olarak bu toplantıda Avrupa'nın tanınmış bilginleri de yer almıştır.

 

Keza 1987'de Münih'teki "Forse-hungsinstitut" für Waermeschutz e.v." Enstitüsünde H.Zhender, VV.Alberecht'de soğuk boru yalıtımlarında buhar difüzyon deney sonuçlarını açıklamışlardır. Pratik bir deney için hazırlanmış olan deney düzenekleri, tüm test süreci boyunca kendi yaptıkları deney cihazı içinde aynen kalmış ve sıcaklıklar (+) bölgede seçilerek (+1°C+7°C) olarak tespit edilmiştir. Stutgart'lı Prof. Glaser'in teorik bulguları buradaki sonuçlarla onaylanmış olacaktır. Soğuk tesisat üzerine yapılan diğer çalışmalar ve difüze eden miktarın hesaplanma olanakları, buharın nerede yoğuştuğuna dair miktarın hesaplanma olanakları keza buharın nerede yoğuştuğuna dair çalışmalar, 1988'de Sara-jero'da yapılan "Klima 2000" konferansında ve 1990'da ISOLIER TECHNIK Dergisi'nde yayınlandı. Tüm bu çalışmalar, buharın köpük içinde sanıldığından daha az yoğuşarak ısı iletkenliğini daha az yükselttiğini göstermiştir. Aslında bu durum, max. sıcaklık ve max. rutubet oranı dikkate alınarak hesaplanan yalıtım kalınlığının yoğuşma suyu oluşmasına engel teşkil edeceği gerçeğine bağlıdır. Bu max. sıcaklık ve rutubet miktarı ile pratikte pek karşılaşılmamaktadır. Difüzyon olayına neden olan sıcaklık ve kısmi basınç farkları ise gün, hafta ve mevsimlere göre son derece değişkendir.

 

Yalıtım malzemesi içindeki sıcaklık geçişi ve buna bağlı olan doymuş buhar basıncı, "gerçek" kullanım şartlarında hiçbir yoğuşma bölgesi oluşmamasına izin vermektedir.Kural olarak köpük içinde yoğuşma bölgesi olmaz, sadece köpük malzemesinin soğuk yüzeyinde bir film tabakası oluşabilir. Aynı şekilde sanayi tipi soğuk yalıtımlarda (örneğin gıda endüstrisinde) çevre şartlarına bağlı olarak bu sapmalar beklendiği gibi küçük olacak, belki dışarı çıkan su buharının çok cüzi bir kısmı ısı iletkenliğini etkileyebilecektir. Giren buhar miktarının uygulanma şartlarına göre matematiksel tahmini, her zaman doğru tahmin değildir. (Örneğin AGI Q 112, her zaman için doğru sayılmayacak yüksek bir emniyet getirmektedir). Burada son yapılan araştırmaların sonuçları bize göstermektedir k; buhar iletim katsayısı sabit olmayıp sıcaklığa göre değişmekte, sıcaklık azaldıkça buhar iletim katsayısı değeri da azalmakta, sıcaklık arttıkça do-ğalmaktadır. (veya sıcaklık arttıkça u-faktörü azalmaktadır.) Kapalı gözenekli yüksek kaliteli bir köpük ile yalıtılmış bir soğuk boru için bu şu demektir; buhar difüzyon direnç katsayısı boruya doğru (soğuk arttıkça) gittikçe artmaktadır. Şekil 1'de görüldüğü gibi neredeyse ortam sıcaklığı olan 23 °C'ye uygun olan bir buhar yoğunluğuna erişilmektedir. Bu durum genel olarak tüketici için diğer bir emniyet payı demektir.

 

Soğuk tesisat yalıtımlarında tesisatçı ve uygulayıcı açısından önemli olan başka bir husus ise, |i x S (Eşdeğer hava tabakası kalınlığı) faktörüdür (Şekil 2). Bu faktör yardımıyla ürünler değişik kalite düzeyleri bakımından mukayese edilebilirler. Aynı şekilde, yalıtım kalınlığının artmasıyla artan difüzyon direnci nedeniyle de kıyaslanabilirler.

 

Bugün "buhar geçirmez" bir u. x S deÄŸeri 1500 m'den baÅŸlamaktadır.  Yukarıdaki  açıklamalardan sonra uygulama durumuna baÄŸlı olarak soÄŸuk tarafta artabilecek buhar direnci dikkate alındığında, 1500 m'den az olan \ı x S deÄŸerleri de tüketici bakımından baÅŸka bir emniyet payı olarak düşünülebilir. Uygulama açısından bir not daha: Uygulama kalitesinin yalıtım ömrüne tesiri genellikle kesin olarak saptanamaz. Uygulamalar için FESÄ° ve CÄ°NÄ° (Teknik izolas-yoncular BirliÄŸi, Hollanda) ve AGI Åžartnamelerinin dikkate alınması tavsiye olunur. KuÅŸkusuz ileride AB tarafından yayınlanacak ilgili normları temin etmek gerekli olacaktır.

 

Sonuç

 

Kuşkusuz, soğuk yalıtımcılar için kapalı gözenekli köpüklerin ufaktörü bir kalite göstergesidir. Diğer tarafdan \ı değerinin büyüklüğü tek başına belirleyici olmamalıdır.Uygulama alanlarına teker teker bakıldığında yeterli bir emniyet düzeyi için ürün kalitesi (ve ona bağlı olarak u. değerinin değeri) seçilmelidir. Normal soğuk uygulamalarda (soğuk su boruları, klima tesisatı vs.) için \ı = 7000- 10000 olan malzemeler bu gibi yerlerde herhangi bir kısıtlama olmaksızın kullanılabilirler. Su buharı difüzyon olayının oluş şekline bakılarak elde edilen emniyet düzeyi, yeterli olan miktardan daha fazla olduğunu göstermektedir.Bugün görülmektedir ki, kaliteli bir uygulama için, ürün kalitesinin belgelenmesi ve kaliteli işçiliğin

aranması gerekmektedir.
 


R E K L A M

İlginizi çekebilir...

Global Bitümlü Membran Pazarı Büyümesini Sürdürüyor

Chemical Research'te yayınlanan araştırmaya göre bitümlü membran pazarının 2029 yılında 3 milyar dolara yaklaşması bekleniyor....
22 AÄŸustos 2024

Su Yalıtımı, Depreme Karşı En Basit, En Ekonomik, En Temel Güvencedir

Güvenli yapılar oluşturmada ve depreme karşı korunmada su yalıtımı-deprem ilişkisi önemlidir. Su yalıtımı her şeyden önce yapısal bütünlüğü sağlamada ...
20 Mayıs 2024

Ülkemizde Deprem Gerçeği ve Güvenli Yapılar

Binalar tasarım aşamasından itibaren, kullanım amacına uygun, can ve mal güvenliğini koruyacak şekilde, bulunduğu iklim ve doğa şartlarında güvenli ve...
11 Mart 2024

 
Anladım
Web sitemizde kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerez (cookie) kullanılır. Daha fazla bilgi için lütfen tıklayınız...

  • Boat Builder Türkiye
  • Çatı ve Cephe Sistemleri Dergisi
  • DoÄŸalgaz Dergisi
  • Enerji ve Çevre Dünyası
  • Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi
  • Tersane Dergisi
  • Tesisat Dergisi
  • Yangın ve Güvenlik
  • YeÅŸilBina Dergisi
  • Ä°klimlendirme Sektörü KataloÄŸu
  • Yangın ve Güvenlik Sektörü KataloÄŸu
  • Yalıtım Sektörü KataloÄŸu
  • Su ve Çevre Sektörü KataloÄŸu

©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Åž. | Sektörel Yayıncılar DerneÄŸi üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.