Çevre Yönetimi Üzerine
Çevreye, dolayısıyla insana saygılı bu model bir yönetim sistemi olarak belirlendi ve ISO 1400 serisi stan-dardlarla Çevre Yönetim Sistemi olarak adlandırıldı. Günümüzde zorunlu olmayan Çevre Yönetim Sistemi, firmaların gönüllü, istekli olmaları ile benimseniyor ve uygulanıyor. Ancak yakın bir gelecekte, milli standardlara uyum, CE markası, Kalite Güvence Sistemi örneği, sanayileşmiş ülkeler tarafından bir ticari avantaj ve engel olarak da kullanılabilecektir. Sanayileşmiş ülke çevreye ve ekolojik dengeye zarar vermeden, belirli bir kontrol sistemi dahilinde üretilmemiş ürünleri ithalat yönetmelikleri ile durduracaktır. Zorunlu olmasa bile, fertlerin yaşadıkları çevreyi ve kaybedilenleri izleyerek Çevre Yönetim Sistemi için kolları sıvayacağı düşünülmelidir. Firmaların bu uzun yoldaki gönüllülükleri, sadece çevre veya kalite sorumlularının, veya bir iki yöneticinin sırtında değildir. En tepe yöneticiden, rampada yükleme yapan işçiye kadar herkesin sisteme inanması ve taahhüdü şarttır. Tepe yöneticinin oluşturacağı politika yasal zorunluluk dışında, sürekli iyileştirme taahhüdünü ve çevresel amaç ve hedefleri göstermeli ve politika tüm çalışanlarla paylaşılmalıdır. Çevre Yönetim Sis-teminin can damarı olan Taahhüt ve Politikaya gönülden katılan çalışanların bundan sonra Planlama, Yürütme, Ölçme ve Değerlendirme, Gözden Geçirme ve Geliştirme, Sürekli Gelişim safhalarını kolaylıkla gerçekleştirmelerine hiçbir engel yoktur. Çevre Yönetim Sisteminin çevre ve ekolojik dengeye getirileri yanında, uygulayan şirketlerde zaten yapılmakta olan işlerin sistematize edilmesi, tüketici tercihlerinde avantaj sahibi olmak, rekabet üstünlüğü sağlamak, enerji, hammadde ve atıkların kontrolü, geri kazanımlar ve iyileştirme faaliyetleri ile maliyetlerde düşme sağlamak için önemli getirileri vardır. Şirketimizde 1996 yılında Çevre Yönetim Sistemi eğitimlerinin alınması ile başlayan ilk adım, Çevre Yönetim Organizasyonunun oluşturulması, Çevresel Etki Envanterinin çıkarılması ve Mevzuat Taramaları ile devam etmiştir. 1998 yılı başında yapılan tespitte yasal zorunlulukların yerine getirildiği, iyileştirme faaliyetlerinin yürütüldüğü, Çevre Yönetiminin olduğu, ancak sistem olmadığı görülmüştür 1998 yılında Çevre Yönetim Sistemi kurulması için planlanan ve gerçekleştirilen çalışmalar sonucu Eylül 1998'de başarılı bir ön tetkik geçirilmiştir. Fabrikamızın hedefi 1998 yılı içinde Gebze'de, 1999 yılı içinde de Tarsus'ta Çevre Yönetim Sistemi Belgesi alarak, çevreci bir sanayici olduğunu bir kere daha belgelemektir. Ancak şirketimizin sorumluluğu burada bitmeyecektir. Kurulduğundan günümüze insanların konforu ve daha ekonomik yaşaması için ekolojik ürünler üreten şirketimiz, insanlarımı-zın çevre, konfor, emniyet, tasarruf gibi konularda daha da bilinçlenmesi için çalışmalarını sürdürecektir. Burada hatırlanması gereken önemli bir husus, Çevre Yönetiminin yalnız sanayicilere mahsus bir sorumluluk olmamasıdır. Çevre sorumluluğu hizmet sektörü gibi tüketici olmayan şirketlerin, yerel yönetimlerin ve bireylerin kendi yaşamlarında da sorumluluğudur. Bugün isveç'te Helsing-borg'da Belediye konut şirketi ISO 14000 standardlarına göre bir Çevre Yönetim Sistemini planlıyor. Çevre politikaları, programlar ve dokümanlar her türlü atık (katı, su, pis su), uygun malzeme seçimi, enerji kontrolü, dış çevre ve trafik-ulaşım konularında çözüm ve iyileştirme çalışmaları oluşturulacak sistemin bir parçası. Özellikle de ısınma, sıcak su ve elektrik enerjisinden tasarruflar ile çevreye etkinin asgariye indirilmesi planlanmış. Ülkemizde ise daha yeni yeni "hava kirliliğinin önlenmesine ve enerji tasarrufuna büyük katkılar sağlandığından ısı yalıtımı kurallarının müsamahasız uygulanması sağlanacak, denetimler sürekli yapılacaktır" cümlelerini içeren Mahalli Çevre Kurulu Kararları yayımlanmaya başlamıştır. Çevre bilincinin yaygınlaştırılması ve sanayileşmiş ülkeler standardlarına gelmek zaman alacaktır. Bu uzun süreçte Şirketimizin Sanayi Odası Çevre Kurulu'nda, belediyeler nezdinde, üniversitelerde, standard-ların iyileştirilmesinde, yeni izolasyon Eğitim Merkezi ile bilinçlendirme ve eğitim faaliyetlerine devam edeceği bilinmektedir. Toplam kalite yönetiminde yol alan şirketimizde, çalışanlar, müşteriler,tedarikçiler, hissedarlar ve toplumdan oluşan şirket faaliyet ortaklarına çevrenin de yakında katılacağı öngörülmektedir. İlginizi çekebilir... Global Bitümlü Membran Pazarı Büyümesini SürdürüyorChemical Research'te yayınlanan araştırmaya göre bitümlü membran pazarının 2029 yılında 3 milyar dolara yaklaşması bekleniyor.... Su Yalıtımı, Depreme Karşı En Basit, En Ekonomik, En Temel GüvencedirGüvenli yapılar oluşturmada ve depreme karşı korunmada su yalıtımı-deprem ilişkisi önemlidir. Su yalıtımı her şeyden önce yapısal bütünlüğü sağlamada ... Ülkemizde Deprem Gerçeği ve Güvenli YapılarBinalar tasarım aşamasından itibaren, kullanım amacına uygun, can ve mal güvenliğini koruyacak şekilde, bulunduğu iklim ve doğa şartlarında güvenli ve... |
||||
©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Åž. | Sektörel Yayıncılar DerneÄŸi üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.