Kauçuk Köpüğü Esaslı Yalıtım Ürünlerinin Teknik Özelliklerine İlişkin Uyarılar
Henüz üretimi bulunmayan bu ürünler, çoğunlukla italya'dan ithal yoluyla getirilmektedir. Mevcut birkaç üreticinin ürünleri, ithalatçı firmaların seçtiği isimlere bir "flex" eklenerek piyasaya sunulmaktadır Bu "flex" markalı ürünlerin arkasındaki üretici şirket, sertifikas-yon ve spesifikasyonun onaylandığı "üçüncü şahıslar" yani uluslararası, bağımsız test kurumları, enstitüleri belli değildir. Bunlar niye önemlidir? Uygulama ya da kullanımda bir sorun yaşandığında kullanıcının, sorununa çözüm bulması için muha-tap'a ihtiyacı vardır. Bu zaman geldiğinde tüketici satın aldığı firmaya ve bu yolla üreticiye ula-şabilmelidir. Oysa bu ürünleri getirip çeşitli "flex" adı altında pazarlayan firmalar kısa süreler sonra pazardan çekilmiş olabilir.Bu tür olaylar ülkemizde yaşanmıştır. Bu ciddiyet ve sorumluluk bilinciyle üretim yapan, kendi tescilli markalarıyla tüm dünyaya ürün pazarlayan, tüm spesifikasyonu "üçüncü şahıslar"ca onaylanmış ve sertifikasyonu haiz dünyada iki lider kuruluş vardır, bun-lardar biri de Kaimannflex markasıyla bilinen KAİMANN Grubudur ve Türkiye'de kendi kuruluşu Kaimann Avrasya Ltd. Şti. ile hizmet sunmaktadır, ithalatçı firmalar, özellikle italya'da aynı birkaç üreticiyi bulup, aynı fabrikada çeşitli isimler altında fason üretim yaptırarak sağladıkları ürünleri ülkemize getirmektedirler. Bu üreticiler ve ürünleri, yukarıda belirtilen spe-sifikasyon ve sertifikasyondan kesinlikle mahrumdurlar. Uluslararası platformda etkinlikleri, uzmanlıkları ve harhangi bir teknik hizmetleri yoktur. Bu anlamda sorumsuz ve kontrolsüz çalıştıkları için spesifikasyonu bildikleri gibi, teknik ve uluslararası standartlara dayandırmadan kendile-ri belirlemektedirler, italya'daki bu tür bir üreticiye, bu spekleri nasıl veriyorsunuz diye sorduğunuzda, "matbaacım yazıyor"cevabını alabilirsiniz. Bu anlayışla çalışmalarını sürdüren firmalar verdikleri spesifikasyonun arkasında durup, sorumluluk almamakta ve yalan-yanlış değerler ile tüketiciyi yanıltmaktadırlar. Teknik düzeyde bilinçlenme düzeyimiz hayli gerilerde iken, bir ürünün yalnızca "Avrupa Malı" olması bizler için yeterli bir referans idi. ancak zamanımızda artık öyle değil. Avrupalılar düzeyinde yetişmiş insanımız var ve birçok uluslararası değeri Avrupalılardan daha iyi yorumla-yabilmekteyiz. Artık sıradan Avrupalı firmaların kalitesiz, standardı, üretim biçimi, teknik özellikleri belirsiz, niteliksiz ürünlerine, Türkiye döviz ödememelidir. Bu tür ürünlerin teknik speklerini deklare ederken, uluslararası standartlara, teknik literatüre uymak şarttır.Hep uluslararası standartlardan, değerler ve literatürden söz etmemizin nedeni, ülkemizde konuya ilişkin altyapının henüz ol-gunlaşmamasından kaynaklanmaktadır. Örneğin yangın sınıfından söz ederken, NF, BS, ASTM, veya DİN referranslarını kullanmak yerine TSE demeyi ve bu sembolün tüm dünyada geçerli ve saygın olmasını ne denli isterdik. Ancak gerçek o ki, bir teknik değeri kullandığımızda, referans olarak hâlâ yukarıdaki sembolleri ve arkalarındaki standartları kullanmak zorundayız. Geçtiğimiz günlerde, bir sektör dergisinde, yine "flex" takılı bir kauçuk esaslı ürünün teknik özellikleri yayınlandı. Yukarıda anılan konulara çok net bir örnek olduğu için, bilgilerinize sunmak istiyorum.
Bilerek yapıldığına inanmak istemiyorum, bilmeden yapıldığını kabul ederek düzeltmek, tekrarını önlemek amacıyla sunuyorum. Ürünün yangın sınıfından söz edilirken, aynen şöyle deniyor: "NF (non-flammable) İngilizce bir kelime olup, yanmaz anlamını taşır."NF'nin bu anlama geldiğini deklare etmek kurnazlıktan öte, konuya yabancı olmanın hiçbir teknik niteliğe sahip olmayışın kanıtıdır. Bilindiği gibi NF Norm France yani Fransız Standart Kurumunun baş harfleridir ve uluslararası teknik platformda bu böyle bilinir.Ayrıca, yine aynı metinde "M 1" ise Fransız Standartlarında en yüksek yanmazlık sınıfını tanımlar, İngiliz Standartlarındaki Class O'a tekabül eder, deniyor. Yine tümüyle yanlış bilgiler veriliyor. M 1 en yüksek yanmazlık sınıfı değildir ve BS da Class 1'e tekabül eder. Yine aynı metinde, pazarlanan aynı flex markalı ürün için, dikkat çekici harflerle, "kesinlikle yanmaz" deniyor. Yine hata yapılıyor, yanlış yönlendiriliyor. Yetmiyor, devam ediliyor, ürünün ISO 9000 sertifikasına sahip olduğu belirtiliyor, ancak belgenin hangi kurumdan alındığı açıklanmıyor ve numarası verilmiyor. Bu kadar hata, üst üste, aynı metinde bilmeyerek yapılamaz. ISO 9000 belgeleri ülkelerin standart kurumlarınca verilir ve uluslararası nitelik kazanabilmesi için, üçüncü şahıslarca (third bodies) onaylanması gerekir. Kesinlikle yanmaz ürünler taş-ka-ya gibi doğal ürünlerdir, organik esaslı bir ürünün kesinlikle yanmaz olması hiçbir mantığa ve teknik literatüre sığmaz. Bu ürünler ancak, yangın sırasında, alev almayan, tutuşmayan, alevi yürütmeyen, damlama yapmayan ve çıkardığı gazlar ile insan sağlığını olumsuz etkilemeyen ürünler olabilirler. Aslında bir yangın olgusunda önemli olan, ürünün kesinlikle yanmazlığı değil, yangına katılmaması, alev durduğunda kendi kendine yanmayı sürdürmemesi ve çıkardığı gazlarla insan sağlığını tehdit etmemesidir. Yoksa, tümüyle yanmaz yapılar elde etmek için yalnızca taş-kaya gibi ürünler kullanmak gerekir ki, günümüz koşullarında bunu düşünmek bile olanaksızdır. Sonuç olarak, kauçuk esaslı yalıtım ürünleri ya da diğer ürünlerin, verilen spesifikasyonu konusunda şunlara dikkat edilmelidir. ? Verilen teknik değerler, uluslararası standart ve literatüre uygun olmalıdır. ? Standart referansı ve numaraları verilmelidir. ? Standart ve normlar doğru kullanılmalıdır. ? Teknik değerler, test raporları ile belgelenmelidir. ? Bu belgeler, üreticinin kendi laboratuvarlarındaki test raporları değil, uluslararası bağımsız kuruluşlarca verilmiş test raporları olmalıdır. Ülkemizde yalıtım bilincinin gelişmemesi, yalıtım ile ilgili herkesin şikayet konusu, yalıtımsızlığın temelidir. Bu bilincin yükseltilmesi çalışmalarında, üretici, satıcı, projeci ve uygulamacıların çok ciddi, sorumluluk bilinciyle ve dürüst davranmaları asıl görevleridir.Satışları artırmak, rakiplerin bir nebze olsun önüne geçebilmek için, bu tür bilim ve gerçek dışı yollara sapmak, gelişmemiş olan o bilincin tümüyle yok olmasına neden olabilir ki bu da ülkemiz yalıtımının geleceği açısından çok tehlikelidir. Üretici, satıcı ve yalıtımla uğraşanlar, sorumluluklarının bilincinde olmak ve tüketiciyi doğru yönlendirmek zorundadırlar. Tüketiciler de, her gördükleri ya da duydukları şeye inanmayıp, yalnızca maliyet-fiyat kulvarında yürümeyip, ürünlerin teknik özellikleri, sorunlarına doğru çözüm olup olmadığı konusunda kısa ve öz bilgiler toplayıp, kıyaslayarak ürün temini yoluna gitmelidirler. Aksi taktirde paralarını israf etmiş ve sorunlarını çözememiş olacaklardır. Yalıtım'a hizmet alanında katkısı olan herkese saygıyla.
İlginizi çekebilir... Global Bitümlü Membran Pazarı Büyümesini SürdürüyorChemical Research'te yayınlanan araştırmaya göre bitümlü membran pazarının 2029 yılında 3 milyar dolara yaklaşması bekleniyor.... Su Yalıtımı, Depreme Karşı En Basit, En Ekonomik, En Temel GüvencedirGüvenli yapılar oluşturmada ve depreme karşı korunmada su yalıtımı-deprem ilişkisi önemlidir. Su yalıtımı her şeyden önce yapısal bütünlüğü sağlamada ... Ülkemizde Deprem Gerçeği ve Güvenli YapılarBinalar tasarım aşamasından itibaren, kullanım amacına uygun, can ve mal güvenliğini koruyacak şekilde, bulunduğu iklim ve doğa şartlarında güvenli ve... |
||||
©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Åž. | Sektörel Yayıncılar DerneÄŸi üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.