Yalıtım Dergisi 92. Sayı (Eylül-Ekim 2011)
54 YALITIM • EYLÜL - EKİM 2011 teknik Uzman hekimlerden gelen sinyaller, hiç de iyi değildir. Solunum ve kalp hastalıklarında ciddi artışlar görülmek- tedir. Doktorlar ameliyatlarda, pembe ciğerlerin artık gri çıktığını vurgulamaktadırlar. Bilimadamlarına göre hava kirliliğinin bu boyutlara ulaşmasından sonra insanlar solunum yolları hastalıkla- rından astıma, nefes darlığından bronşite, stresten öfke- ye, lenf, karaciğer, akciğer, kan, beyin, dalak, yağ dokusu gibi kanserin her çeşidine kolayca yakalanabileceklerdir. Hava kirliliğinin önlenmesi ve enerji tasarrufu için aşağıdaki önlemler alınmalıdır: 1. Mevcut yapılarda ısı yalıtım önlemlerinin alınması sağlanmalı 2. Kentleşme, yapı dokuları oluşumunda fiziksel çevre etkilerini gözönüne alan imar planları oluşturulmalı ve uygulanmalı 3. Araçların atık gaz denetimi yapılmalı 4. Mevcut ısı yalıtım yönetmelikleri kesinlikle taviz ve- rilmeden uygulanmalı ve kontrol mekanizması sıkı tutulup, yönetmelikler revize edilerek güncelleştiril- meli 5. Kamu öncülüğünde tüm ülkede ısı yalıtımı yaygınlaş- tırılmalı, bunun için diğer gelişmiş ülkelerdeki uygu- lamalardan yararlanılmalı 6. Havayı en az kirleten yakıtlar tercih edilmeli 7. Isı yalıtım malzemesi üreten tesisler teşvik edilmeli 8. Isı yalıtım malzemelerinin satışından ve bu malzeme- lerin tanıtımı için yapılacak faaliyetlerden alınan KDV oranları indirilmeli 9. TS 825 kurallarına göre hazırlanmış olan “Isı İhtiyacı Kimlik Belgesi”nin her bina girişinde bulundurulması sağlanmalı 10. Hava tahmin raporları yanında hava kirliliği rapor- larının da birkaç gün önceden verilmesiyle, bölge sorumlularınca alınacak önlemler ile hava kirliliğinin azalması sağlanmalı 11. Öncelikle sanayi kesimi olmak üzere büyük binalar- da baca gazları arıtılmalı 12. Kalorifer kazanları verimli hale getirilmeli, yakma ve kurma sistemleri eğitimle düzeltilmeli 13. Yeşil alanlar çoğaltılmalı 14. Merkezi ısıtma sistemi geliştirilmeli 15. Ruhsatsız ve yalıtımsız bina yapımı engellenmelidir. Sonuç olarak, hava kirliliğini önlemek ve enerji tasar- rufu yapmamız için batı ülkelerinin 20-25 yıldır uygula- yıp, sonuç aldıkları bu önlemleri, içinde bulunduğumuz şu zor ekonomik koşullar nedeniyle mutlaka almamız gerekmektedir. ENERjİ TASARRUFU KONUSUNDAKİ ÖNERİlER Halk arasında enerji tasarrufu, enerjinin az kullanıl- ması, iki ampulden birinin söndürülmesi olarak algılan- maktadır. Oysa enerji tasarrufu, enerji atıklarının değer- lendirilmesi, enerji verimliliğinin artırılması ve mevcut enerji kayıplarının önlenmesi yoluyla tüketilen enerji miktarının ekonomik kalkınmayı ve sosyal refahı engel- lemeden, kalite ve performansı düşürmeden, en aza in- dirilmesi olarak tanımlanmaktadır. Enerji Tasarruf Politikası ile İlgili Genel Öneriler 1. Ulusal Enerji Tasarrufu Politikası, gelişen yeni tekno- lojiler doğrultusunda güncellenmeli ve her hükümet bu programı titizlikle uygulamalıdır 2. Başta Türk Tesisat Mühendisleri Derneği olmak üzere pek çok sektör kuruluşunun katkısı ile yürürlüğe gi- ren enerji verimliliği yasası; enerji israfının önlenmesi, çevrenin korunması, toplum genelinde enerji bilinci- nin geliştirilmesi ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının arttırılmasını teşvik etmektedir 3. Enerji tasarrufu amacıyla oluşturulan programlar, hü- kümet fonları ile maksimum seviyede desteklenmeli- dir. Yapılacak desteklerin sürekliliğinin sağlanması da devlet garantisi altında olmalıdır. 4. Yurtdışında geliştirilen enerji tasarrufu teknolojileri- nin zamanında ve güncel olarak takip edilerek nihai tüketim sektörlerinde ve enerji sektöründe hazırlanan şartnamelere yansıtılması ve bu konuda bilgi bankala- rı oluşturulması sağlanmalıdır. Bu nedenle ilgili ulus- lararası kuruluşlarla ortak proje, konferans, çalıştay gibi faaliyetler düzenlenmelidir. Gerek yurtdışından gerekse yurtiçinden ilgili kuruluşlar arasında yakın koordinasyon sağlanmalıdır. Hava kirliliginin yoğun olduğu bir kent
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=