makale faktörler ile • Bulunulan bölgenin enlemi, boylamı, deniz seviyesinden yükseklik gibi coğrafi faktörler gibi yapıyı etkileyen çevresel faktörler göz önünde bulundurulmalıdır. Cephenin ısıl performansının değerlendirilmesinde ve mimarın kontrolünde olan yapısal parametreler ise, bina cephesini oluşturan dış kabuğun (cephe kabuğu) yönü, formu, optik ve termofiziksel özellikleridir. Cephe kabuğunun yönü, güneş ışınımının ısıtıcı etkisi ve rüzgarın serinletici etkisi gibi dış etmenlerin binanın yönlendiriliş durumuna göre değişmesi açısından önem kazanmaktadır. Farklı formlara sahip cephe kabuklarının ısı kayıp ve kazançları ela farklı olacağından en az enerji tüketimine sahip olacak cepheyi tanımlamada cephe formunun göz önünde bulundurulması gereklidir. Bina cephelerinde enerji etkinliğinin değerlendirilmesi ve ısı yalıtımı kullanımını etkileyen en önemli parametre ise cephe kabuğunun optik ve termofiziksel özellikleridir. Bu özellikler aynı zamanda pasif iklimlendirme işlevi açısından cephe kabuğunu tanımlayan özelliklerdir. Pasif iklimlendirme işlevi açısından cephe kabuğunun tanımı, kabuğun; • Güneş ışınımına ilişkin yutuculuk, geçirgenlik, yansıtıcılık gibi optik ve • Toplam ısı geçirme katsayısı, saydamlık oranı, zaman geciktirmesi, genlik küçültme faktörü gibi termofiziksel özellikleri ile yapılmaktadır. Yutuculuk, geçirgenlik ve yansıtıcılık katsayıları sırasıyla, bileşen tarafından yutulan, geçirilen ve yansıtılan güneş ışınımı miktarlarının bileşen dış yüzeyine gelen gü54 YALITIM• EYLÜL/ EKiM 2010 neş ışınımına oranlarıdır. Cephenin dış yüzeyindeki güneş ışınımı, bileşenin optik özelliklerine bağlı olarak güneş ısısı kazancına dönüşür. Zaman geciktirmesi ve genlik küçültme faktörü, kabuğun opak bileşeninin katmanlarını oluşturan malzemelerin ısı depolama kapasitelerine bağlı olan ve bileşenin yalıtım kapasitesini belirleyen iki özelliktir. Bu özellikler, bileşeni oluşturan katmanların ısı iletkenlik katsayıları, kalınlıkları, yoğunlukları, özgül ısıları ve ısıl kapasitelerinin bir fonksiyonudur. Zaman geciktirmesi, gün içinde, kabuk bileşeni etkileyen maksimum sol-air sıcaklığın (güneş ışınımı ve sıcaklığının birleşik etkisini ifade eden sıcaklık) etkisinin, bileşenin iç yüzünde maksimum yüzey sıcaklığını oluşturuncaya kadar geçen zaman süresi olarak tanımlanmaktadır. Genlik küçültme faktörü ise gün içinde, ele alınan bileşene ilişkin maksimum iç yüzey sıcaklığı ile ortalama iç yüzey sıcaklığı farkının, maksimum sol-air sıcaklık ile ortalama sol-air sıcaklık farkına olan oranıdır, şeklinde tanımlanmaktadır. Toplam ısı geçirme katsayısı bina kabuğunun gerek opak. gerekse saydam bileşenlerine ilişkin bir termofiziksel özelliktir ve farklı iki çevreyi ayıran bir bina bileşeninin iki tarafında etkili olan hava sıcaklıkları arasındaki fark 1 °C iken, 1 m' alandan, bu alana elik doğrultuda 1 saatte geçen toplam ısı miktarı olarak tanımlanmaktadır. Saydamlık oranı ise saydam ve opak bileşenlerden oluşmuş bina elemanlarına ilişkin bir özellik olup, saydam bileşen alanının, bina elemanı alanına oranıdır [3]. Cephe kabuğunun birim alanından yitirilen ve kazanılan ısı miktarları, ısı yalıtımının özelliklerine bağlı olarak değişim gösterir; dolayısıyla ısıtma ve soğutma yükleri ele söz konusu termofiziksel özelliklere bağlı olarak değişim gösterirler. Cepheyi oluşturan bina kabuğunun ısı yalıtım direncinin azalması, • Kışın dış ortama olan ısı kayıplarının artması ve bunun sonucu yakıt giderlerinin artması • İçeride ısıl konfor koşullarının sağlanamaması sonucunda kullanıcı sağlığı açısından sakıncalar ve kullanıcı performansının istenilen düzeyde olmaması gibi olumsuzluklar doğurur. Bu olumsuz etkileri gidermek, iç ve dış çevre arasındaki ısı akımlarını kontrol edebilmek için ısı yalıtımı uygulanmaktadır. Isı yalıtımının kendisinden beklenen performansı göstermede ne derecede gerekli olduğuna karar verilmesi, bina cephesinin enerji etkin sistemler olarak tasarlanması ile ilişkilidir. Bina cephelerinin ısıtma ve soğutma enerjisi harcamalarını minimize ederek, enerji etkin sistemler olarak tasarlanması, yukarıda açıklanan yapısal parametreler için en uygun değerlerin belirlenmesi sürecini kapsamaktadır. Bu tür bir tasarım, binanın sadece kullanım aşamasında değil, tasarım sürecinden itibaren enerji giderlerini minimize edecek şekilde tasarlanması ve yapılmasına olanak sağlayabilmektedir. Bir llygulama Örneği Bu çalışma, enerji etkinliğini sağlama hedefine yönelik olarak bina cephesinin enerji etkin sistemler olarak işlev görebilmeleri için, tasarım aşamasında enerji giderlerini azaltıcı çalışmaların gerekliliği ve farklı yalıtım malzemelerinin bina ısıl yüklerine etkisini
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=