Yalıtım Dergisi 62. Sayı (Eylül-Ekim 2006)

olmayı başarmıştım. Boşaltılan Karamürsel Üssü'ne yedek subay eğitimi için ilk giden birimdik. İlk defa biz yerleşmiştik. Son derece kaliteli bir eğitim aldık. Kaldığımız mekanlar askerlik şartlan için son derece iyiydi. Üçer kişilik odalarda kalıyorduk, yataklar konforluydu, komodinlerimiz, aynalarımız, modern duş ve lavabolarımız vardı. Bıyık bırakmıştım; isyan anlamına geliyormuş ... Eğitim bitiminde lisan sınavına girmiş ve iyi bir sonuç elde etmiştim. Benimle birlikte bir yüksek mühendis daha vardı ve özel bir kura bekliyorduk. Fakat bize özel kura çektirmemişlerdi. Kurada Mersin'i çekmiştim ve çok uzak olduğunu düşündüğümden yüzüm bembeyaz olmuş, moralim bozulmuştu. İstanbul, Ankara veya İzmir bekliyordum. Buna rağmen Mersin'e gidince fikrim değişmişti. Yaklaşık bir sene orduevinde son derece rahat bir ortamda yapacaktım askerliğimin geri kalan bölümünü. Bana önce Tekne Sac Fabrikası'nın müdürlüğünü, daha sonra da İnşaat ve Elektrik-Elektronik fabrikalarının müdürlüklerini vermişlerdi. Mesleğimi yapma fırsatı bulduğumdan tecrübe de kazanıyordum. Mekanikçilerve tesisatçılar iki ayrı sendikaya mensuptu. Birbirleriyle hiç geçinemiyorlardı. Onlarla bir arada çalışmak ve onları bir arada çalıştırmak zorundaydım. Bu da ayrı bir deneyim olmuştu. Unutamadığım anılar da yaşadım; arkadaşlarımla girdiğim bir iddia sonucunda bıyık bırakmaya karar vermiştim. İç Yönetmelik bıyık bırakmaya müsaade ediyordu, fakat uygulanan bir şey değildi. Asteğmen olarak bir tek ben bıyık bırakmıştım. Farklı tepkiler almıştım. Beni seven komutanlarım yanlarına çağırarak neden bıyık I bıraktığımı öğrenmeye çalışıyorlardı. Ben de bıyığın nizami bir şey olduğunu ve keseceğimi söyleyerek geçiştirmeye çalışıyordum. İşimi iyi yapmam dolayısıyla kimse yaptırım uygulamamıştı açıkçası. Daha sonra öğrendiğime göre deniz subaylarında bıyık bırakmak isyan anlamına geliyormuş. Benim ise böyle bir amacım yoktu. İddiayı kazandığımda kesmiştim bıyığımı... Belediyehaliniteslim almıştım 12 Eylül Darbesi yapıldığında ben de asteğmen olarak askerlik görevimi sürdürüyordum. O gün bazı arkadaşlarım su kuyularını, bazıları belediyeyiteslim almaya gitmişlerdi. Ben de kendi kıtamla belediye halini teslim almıştım. Bahriyeli olduğumuzdan pek alışık değildik. Elimizde kullanmasını bile çok iyi bilmediğimiz tabanca ve tüfeklerle görev yapıyorduk. Sokağa çıkma yasağı vardı ve halk biraz daha özgür olabilmek için yaylaya çıkmaya çalışıyordu ... Kıvrılmış gazete kağıtlarıyla yalıtım yapardım Askerlik hayatım da eğitim hayatım gibi hem işimi iyi yaparak hem de zevk alarak geçti. YALITIM• EKiM 2006 5 3

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=