Yalıtım Dergisi 60. Sayı (Mayıs-Haziran 2006)

Yeni oluşan bu karmaşık iki tabakalı durum alevin nicel özelliklerinde, tavan jetinde ve tavan jeti-duvar ilişkisinde bazı değişikler yapılmasını gerektirir. Bu konuda birçok çalışmalar yapmış bir araştırmacı olan L. Y. Cooper bu konuda matematiksel modellemede çeşitli kolaylıklar getirecek bazı önemli öneriler sunmuştur [5]. Dumanlı üst tabaka yükselen sıcaklığının bir sonucu olarak kendini çevreleyen duvarlara ve döşemeye doğru ışınım (radyasyon) yolu ile ısı transferi yapacaktır. Şekil 4 ve 5'te aşağı yönlendirilmiş oklarla gösterildiği gibi, bu duman tabakası mekanın içinde bulunan cisim yüzeylerini de ısıtmaya başlar. Bu ters ışınımın en önemli etkilerinden birisi de insan dokusuna yaptığı etkidir. Normalde bina kullanıcıları ters ışınımın başladığı bu anda güvenli bölgelere ulaşmış olmalıdır. Yangın konusunda yapılan birçok araştırmada ters ışınımın insan hayatı açısından tehlike yaratacak düzeye geliş süresi hesaplanarak binadan güvenli kaçış süreleri ile karşılaştırılır. Ters ışınım önemli miktarlara ulaştığında; örneğin üst tabaka ortalama sıcaklığı 300 -400 ° C'ye ulaştığında genel kavuşma (flashover) evresine çok kısa bir zaman içinde girilmesi için uygun ortam hazırlanmış olur. Yükselen sıcaklık ile mekan içinde oluşan yanmadaki fizikselve kimyasal ayrışma hızları logaritmik olarak artmaya başlarlar, artık her şey çok hızlı gelişmeye başlamıştır. Basınç farkı nedeniyle komşu mekana geçen duman tabakası, komşu mekan ortam havasından daha az yoğunlukta olduğundan tavana doğru yükselir. Şekil 4'te gösterilen yüzen üst tabaka akımı daha önce anlatılan alev hareketi ile benzer karakterlere sahiptir ve bazı ufak değişiklikler yapılarak benzer formüller ile matematikselolarak modellenebilir. Yangın güvenliği kavramı içinde, z ]'§T:t (+) ... (-) + Şekil 5. Yangııı mekanı ile komşu mekan arasıııdaki basıııç değişiıııleri [3] yanma anında oluşan dumanın tüm bina ya da tesis içinde yayılması da önemli bir yer tutmaktadır. Yangın başlangıcından çok kısa bir süre sonra yangın mekanına çok uzak diğer mekanlarda da duman hareketi görülmeye başlar. Özellikle bina içindeki düşey ve yatay boşluklarda herhangi bir önlem alınmadıysa bu tip alanlara sızan sıcak gazlar tüm binayı sarabilir. Mekan dışına ilk sızıntı başladıktan sonra tüm binanın içinde duman hareketini sağlayan mekanizma aşağıdaki bileşenlerden oluşur. • Genleşme • Kaldırma kuvvetleri • Mekanik havalandırma ve klima sistemleri • Rüzgar nedeni ile oluşan basınçlar Görüldüğü gibi mekanik havalandırma ve rüzgar etkisi olmasa bile genleşme ve kaldırma kuvvetleri yardımı ile duman tüm binaya yayılabilmektedir. 3. Duman Üretimi Duman genel olarak sıcak gazlar ve buhar ile karışmış küçük katı tanecikler ve sıvı zerreciklerinden oluşmuş yangın kaynağından yükselerek soğuk alt tabaka üzerinde yüzen bulut olarak tarif edilebilir.Duman bulutu yanmaya başlamış organik madde atıklarından da oluşmuş olabilir. Bu tip organik madde atıkları genelde tam olmayan bir yanma ile oluşur. Herhangi bir yanmanın tam olmaması iki genel nedene bağlıdır; a) Karmaşık reaksiyonların gerçekleştiği alevli yanmada oksidasyon çok yavaş ise oluşan karbon parçacıklarının tam olarak yanmadan alevden ayrılmaları, b) İçin için yanma olayında katran ve nem içeren küçük parçacıkların tam olarak yanmadan ateşten uzaklaşarak duman oluşturması. Herhangi bir katı veya sıvı yangınında görülen sarımsı alevler, tam olarak yanıp kül olan kurum parçacıklarından oluşur. Bu parçalar uygun koşullarda büyüyerek alevden uzaklaşır ve dumanı oluştururlar. Burada dumanın odadan odaya hareket etmesine, diğer mekanlardaki ortam havasına karışmasına neden olan unsur sızıntı, rüzgar veya aktif havalandırma sistemleri etkisi ile oluşan odadan odaya farklılaşan basınçtır. Yangının oluştuğu kompartman (bölüm) binanın diğer bölümleri için bir duman kaynağıdır. Dumanın buradan diğer mekanlara girişi, karşılıklı mekanlardaki basınç farklılıklarına ve ayırıcı bölme duvarlarının sızdırma özelliklerine bağlı olarak değişir. Bu durumda iki farklı kompartman arasında hava sızıntısı yoluyla oluşan duman hareketi miktarı kantitatif olarak belirlenebiliyor ise, ikinci YALITIM • HAZiRAN 2006 7 7

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=