Yalıtım Dergisi 60. Sayı (Mayıs-Haziran 2006)

portre/röportaj İstanbul'da fotoğraf makinelerimle kaybolmak istiyorum Doğa fotoğrafları çekmeyi seviyorum. Fırsat bulup da kendimi şehir dışına ya da doğanın kucağına atabildiğim zamanlarda fotoğraf makinem ya da makinelerim yanımda oluyor. Işığı farklı şekilde kullanabilmek için çeşitli filtreler kullanıp, değişik görüntülü fotoğraflar elde etmeyi seviyorum. Bir hayalim de İstanbul'da bir süre makinelerimle kaybolmak ve İstanbul'un yaşamını anlatacak bir takım fotoğraflar çekmek. Evimde bir karanlık odam var. Bence fotoğrafçılık hem çekerek hem basarak tamamlanıyor. Uzun süredir yazları yelken ve denizcilik kurslarına da katılıyorum. Hayalim, yelkenli bir tekneyle Akdeniz turuna çıkmak. Ama henüz o aşamaya gelmedim. Bu sene kaptanlık lisansımı almayı planlıyorum. Yüreğimi açtığım bir arkadaşıma vereceğim en büyük ceza, beni kaybetmesidir Planlı hareket etmeyi seviyorum. Hep bir gündemim vardır ve bu gündemin değişmesi beni rahatsız eder. Çünkü çok fazla hobi ve işin arasında eğer bir gündem belirlemezseniz hepsi birbirine karışır. Yapılan işte bir yenilik ya da farklılık koymak çok önemli. Hedefler aslında ulaşılmak için değil geçilmekiçin konulan noktalardır. Son üç dört yıldır koyduğumuz bütçe hedeflerini aşacağız diye başlıyoruz. Her seferinde de aşıyoruz. Bir önceki başarılı hedeflerin üzerine minimum yüzde 15-20 koyup, sonra da bunu geçmeyihedefliyoruz. Her yönetici, insan psikolojisinden anlamalı ve bu konuda kendini yetiştirmeli. Başarılı yöneticiler iyi takımlarla çalışırlar. Bu, futbol takımına benzemiyor tabii... Sağ kanattaki oyuncu açığınızı iyi oynayan bir oyuncuyla takviye ederek futbol kulübünde sorunları çözebilirsiniz. 60 YALITIM• HAZiRAN2006 Ama iş dünyasında böyle değil. Sizin koyduğunuz ilkeleri ve hedefleri anlayan insanları yetiştirebilmişseniz sizinle aynı yöne koşacak bir takımınız var demektir. Bu da ayrı bir çaba gerektiriyor. Çalışanların psikolojisini iyi takip etmek ve irdelemek lazım. Bu konuda iyi bir psikanalist olduğunu söyleyebilirim. Yakın çevremdekilerin ruh hallerini takip ederim. O günkü davranış modelinin altında ne yattığını algıladıktan sonra onunla problemin çözümü konusunda iş birliğine girerim. Yoksa,sadece işiniz budur, akşam sonucu bekliyorum diyen bir yönetici değilim. İnsanlara bağırıp çağıran, zorla ve makamının gücüyle iş yaptıran bir yönetici değilim. Kendisine bu kadar sınırsız şekilde işimi ve yüreğimi açtığım bir arkadaşıma vereceğim en büyük ceza beni kaybetmesidir. O desteğin çekildiği arkadaşlarımın çok mutsuz olduğunu biliyorum. Dolayısıyla bunu bilenler bu mantık ve ciddiyet içerisinde çalışırlar. Bir çok şirkette, bağıra çağıra iş yaptırılan ortamlar gibi değildir burası. Kredinin nereye kadar olduğunu tüm arkadaşlarım bilir; zaten bunu koymuş olmak iyiyönetici olmayı getiriyor. Beşiktaş Kongre üyesiyim Beşiktaş Kongre üyesiyim. Son on yıldır yapılmış bütün kongreleri eksiksiz takip ettim ve hepsinde oyumu kullandım. Maçları da hemen hemen hiç kaçırmam. Beşiktaşlılık rahmetli babamdan bir miras. Babam Ankara'daki yıllarımda Beşiktaş'ın bütün maçlarına götürürdü. Oğlumu da sıkı bir Beşiktaşlı yaptım. İlk zamanlar, Beşiktaş ile UEFA şampiyonu Galatasaray arasında gidip geliyordu. Bunu engellemek için dört sene önce İnönü Stadı'nda oynanan Beşiktaş-Galatasaray maçına götürmüştüm. Yeneceğimizi düşünüyordum. Sezonun son maçıydı. Şampiyon olmamız için yenmemiz şarttı. 1-0 önde götürdüğümüz maçı son dakikalarda şanssız bir şekilde berabere bitirmiştik. Orada oğlum hüngür hüngür ağlamış ve hepimizin morali çok bozulmuştu. O gün oğlumu Galatasaray'a kaptırmadıysam bir daha hiç kaptırmam. Eşi ve oğluyla ... "Yılın Profesyoneli" seçilmek beni çok gururlandırdı Türkiye'de ilk defa uçak lastiği yapan projenin içinde olmak, Markem'de ilk çıkardığımız bazı ürünlerin pazarda çok ses getirmesi ve yine o yıllarda endüstriyel tesislerin atık sularının solar reaktörle arıtılarak sisteme geri kazandırılması konusunda hazırladığım projenin TÜBİTAK ile birlikte AB'den destek ödülü alması beni gururlandıran olaylardan bazıları. Bunların ötesinde kısa sürede EKY'deürün portföyünü çok iddialı bir yere getirmek de çok gurur duyduğum bir alan. Bu ürün portföyü yabancı ortağımızın desteği kadar Ar-Gegrubumuzun ve benim zaman zaman önlük giyerek laboratuvarda çalışmalarımın sonucuyla çıktı. Ayrıca çıkardığımız ısı yalıtım sistemi VitraTherm'in "Yılın Isı Yalıtımı Sistemi" ve benim de "Yılın Profesyoneli" ödüllerini almamız beni çok gururlandırdı.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=