Yalıtım Dergisi 59. Sayı (Mart-Nisan 2006)

Binalarda ısıtma EnerjisiKorunumunda lsı Yalıtımı ve NemKontrolü Prof.Dr.GülKOÇLARORALY, . Doç.Dr.CemALTUN İstanbul Teknik Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi GİRİŞ Küreselleşen dünyada çevre ve enerji sorunları karşısında ortaya çıkan, çevreye duyarlılık, geri dönüşüm, ekonomik olma, yaşam kalitesi, temiz enerji ve doğal kaynaklar, enerjinin verimli kullanımı gibi kavramlar sürdürülebilir çevre anlayışının bileşenleridir. Sürdürülebilirlik, "güncel gereksinimleri gelecek kuşakların kendi gereksinimlerini karşılama olanaklarına zarar vermeden karşılamak" olarak açıklanabilmektedir[ l] Sürdürebilir çevreyi sağlamak, ihtiyaç duyulan yaşam kalitesini sağlarken, doğal enerji kaynaklarından verimli olarak yararlanmayı ve dolayısıyla enerji korunumunu gerekli kılmaktadır. Binalarda enerjinin önemli bir bölümü ısıtma için harcandığından ısıtma enerjisi korunumu öncelikle ele alınması gereken konulardan biridir. Binalarda ısıtma enerjisi korunumu; Isıtmada çevreyi kirletmeyen çevre dostu yenilenebilirenerji kaynaklarının kullanılması, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımına ilişkin teknolojinin geliştirilerek bu kaynakların kullanımının yaygın duruma getirilmesini, Isıtma enerjisi üretimi ve kullanımı sonucunda çevrede oluşan çevre kirliliği ve diğer olumsuzlukların giderilmesini, Isıtma enerjisinin verimli kullanılması ve enerji tasarrufunun sağlanması 68 YALITIM• NiSAN 2006 amacıyla ısı yalıtımı uygulanmasını ve nem kontrolünü kapsamaktadır. Isı yalıtımı, tüm dünyada enerji korunucuna bağlı olarak geliştirilen politikaların en önemli bölümünü oluşturmaktadır. Avrupa Birliği'nde konut ve yapı sektörünün toplam enerjinin yaklaşık yüzde 40'ını tüketmesi bu sektöre yönelik ilgiyiartırmıştır. Bu nedenle, enerji korunumu ile ilgili çalışmalarda, yapı ve yalıtım sektörüne yönelik düzenlemeler ağırlıklı yer tutmaktadır. Diğer taraftan yapıda istenilen ısı korunucunun sağlanabilmesi için ısı yalıtım malzemelerinin nem nedeni ile direncinin istenilen düzeyin altına düşmemesi sağlanmalıdır. Bu nedenle ısıtma enerjisi korunucunda ısı ve nem konusunun birlikte ele alınması ve ısı yalıtım ve nem kontrol sistemlerinin geliştirilmesi zorunludur. ISITMA ENERJİSİ KORUNUMU,iSi YALITIMI VE NEM KONTROLÜNÜN ÖNEMİ Ülkemizdeki enerji açığı sorununun giderilebilmesiiçin özellikle binalarda enerji korunumu zorunlu olmaktadır. Binalarda enerji korunumu, ülkemizin enerji politikasını etkileyen ve sosyo-ekonomikdüzeyde değiştiren bir süreçtir. Ülkemizin,ülke kalkınmasına ve enerji üretiminin tüketimini karşılamasına olanak verecek bir enerji korunumu politikasının benimsenmesi ve uygulaması, ithal enerji payını önemli ölçüde azaltacaktır. Ülkelerin gelişmişlik düzeylerine paralel olarak enerjiyi etkin ve verimli kullanma sistemleri de gelişmektedir. Son yıllarda gelişmiş ülkelerde gayri safi milli hasıla artarken, toplam enerji tüketimi giderek azalmaktadır. Bu eğilim, gelişmiş ülkelerde enerjinin verimli ve etkin kullanılması benimsenerek sürdürülebilir enerji anlayışının hedeflendiğinin bir göstergesidir. OECD ülkeleri genelinde durum incelendiğinde enerji yoğunluğunun giderek azaldığı görülmektedir. Enerji yoğunluğu, gayrı safi yurtiçi hasıla başına tüketilen birincil enerji miktarı olup, enerji verimliliğinin takip ve karşılaştırılmasında yaygın bir ölçü olarak kullanılmaktadır. Ülkemizde enerji yoğunluğu OECD ortalamasının üzerindedir. Daha da önemlisi diğer ülkelerin aksine artış trendi göstermektedir. Bu da ülkemizdeyeterli bir enerji korunumunun sağlanamadığını açık olarak göstermektedir. Türkiye'nin enerji ihtiyacı, sanayileşme ve büyüme sürecinde her geçen gün biraz daha artarken, enerji üretimi bu artışı karşılayacak oranda artırılamamaktadır. 1990-2000 yılları arasında Türkiye'nin enerji tüketimi % 57 oranında artarken, enerji üretimi %9,4'lük bir oranda artmıştır. 1990 yılında Türkiye, enerji ihtiyacının %49'unu, 1995 yılında %43'ünü, kendi kaynaklarıyla karşılarken, 2000 yılında bu oran, % 34'e gerilemiştir. Herhangi bir önlem alınmadığı takdirde 2000 yılında yapılan hesaplamalarla, yakın gelecekte, Türkiye'nin enerji ihtiyacının ancak % 25'ini kendi kaynaklarıyla karşılayabileceği yaklaşımında bulunulmuş-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=