Yalıtım Dergisi 55. Sayı (Temmuz-Ağustos 2005)

güncel/röportaj den nereye geldik diye baktığımızda, işe başladığım 1977 yılıyla bugün arasında pazarda çok büyük değişiklikler yaşandı. 1977 yılında TS219l'e uygun okside bitümlü örtü satışı 700 bin m2 idi. O dönemde yalıtımlann büyük bir bölümü pamuk veya jut kanaviçeler, fibrocam ve bitümlü karton ile yapılırken, bugün Avrupa ve Amerika'da en ileri teknoloji denilen polimer bitümlü örtüler Türkiye'de birçok kuruluş tarafından EN standartlarına uygun test yöntemleri içeren TS standartlarıyla üretiliyor. Sentetik örtülerin tümü yerli üretim veya ithal yolu ile pazarda mevcut; sürme malzemelerde ise neredeyse tüm ürünler Türkiye'de üretiliyor. Değişim sadece malzeme kalitesinde değil... Kullanım miktarlarında ve yerlerinde de önemli artışlar oldu. Yalıtımda başarının sırrı doğru malzeme, doğru detay ve doğru uygulamadangeçiyor Ülkemizde su yalıtımı uygulamalarında yapılan hataları malzeme, detay ve uygulama olmak üzere üç ayn başlık altında inceleyebiliriz: a) Malzeme seçiminde büyük hatalar yapılıyor. Her malzeme her yerde kullanılamaz ve uygulanamaz. Her malzemenin fiziksel, kimyasal ve uygulama özellikleri kullanım alanını sınırlar. Ne yazık ki tüketici malzemeyi seçerken ustanın veya nalburun tavsiyeleri doğrultusunda hareket ediyor. Bu konuyla uğraşan bir mimar veya mühendise danışmıyor. Aynca merdivenaltı üretim diye tabir ettiğimiz ürünler pazarda rahatlıkla satılıyor. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile Bayındırlık Bakanlığı'nın yapması gereken piyasa denetimi yapılmıyor. Şöyle bir örnek verebilirim; TSll 758-1, polimer bitümlü örtülerin kalitesine yönelik zorunlu standarttır. Bu standartta tanımlanan kalite kriterlerine uymayan malı üretemediğiniz gibi fabrika depolarında 5 2 YALITIM• AGUSTOS2005 bile bulundurmanız yasakken, bugün TSE belgesi olmayan birçok polimer bitümlü örtü üreticisi üretim yapıyor ve standardın belirlediği kalite kriterlerine uymayan mallan rahatlıkla pazarda satabiliyor. Bunları, Sanayi ve Bayındırlık bakanlıklarının takip edip, gerekli yasaları uygulaması gerekiyor. b) Tüm üretici firmalarının kendi ürünlerine yönelik uygulama detaylarını kullanıcılara sunmalarına karşın, detay hatalarının büyük bir bölümü, özellikle çatılarda su giderlerinin çaplarının küçüklüğünden ve yerleştirme şeklinden kaynaklanıyor. Diğer önemli bir detay sorun ise çatı kullanım amacına uygun yeterli basma mukavemetine sahip olmayan ısı yalıtım malzemelerinin su yalıtım katmanları ile birlikte kullanılması veya çatının yapım sistemine göre yanlış ısı yalıtım malzemelerinin seçilmesinden kaynaklanıyor. c) Uygulamada da yapılan hatalar var. Bu daha çok eğitimsizlikten kaynaklanıyor. Üretici firmalar yoğun eğitim çalışmaları ile kendi ürünlerinin nasıl uygulanacağının eğitimini veriyor ve bu /' eğitimi başarı ile bitirenler sertifika alıyorlar. Ustalardan böyle bir eğitime katılım belgesini istemekte yarar var. Diğer önemli bir husus ise işi daima kurumsallaşmış firmalara yaptırmaktan geçiyor. Bugün kalitesiz üretim pan birçok firmanın ürünleri, ticari isimleri de açıkça söylenerek, belli şantiyelerde kabul görmüyor. Bu bir yandan sevindirici bir yandan da üzücü... Sevindiriciyanı, tüketicinin bilinçlenmeye başladığı, malzeme alımında araştırmanın ön planda olduğu, sadece düşük fiyatın prim yapmadığı, kalitenin ve hizmetin fiyatın önünde olduğu anlamını taşıyor olması. Üzücü yanı ise bu aşamaya gelininceye kadar, kullanıcıların yaşadığı olumsuzlukların pazarı ne şekilde etkilediği sorusunun cevabıdır. İZODER Su KomisyonuTSE ile Yakın İşbirliği İçinde Olacak Yakında yayınlanacak olan EN harmonize standartlarının Türkçe tercümeleri için TSE ile yakın işbirliği içinde olacağız. Bayındırlık Bakanlığı Yüksek Fen Kurulu'nda, yayınlanan yalıtımla ilgili analizlerin tamamlanması için gerekli girişimleri sürdüreceğiz. Ayrıca temellerde su yalıtımının zorunlu olması için faaliyetlerimize devam edeceğiz ve sürme tipi malzemeler ve sentetik örtülerle ilgili bir uygulama şartnamesinin hazırlanması çalışmalarına başlayacağız. El

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=