Yalıtım Dergisi 53. Sayı (Mart-Nisan 2005)

bilimsel Şekil 2. Rüzgarın bina cephesine dik olarak çarptığında bina geometrisine bağlı olarak oluşan hava akımları {13] daha yüksek hızda ve farklı şekillerde hava akımları oluşur, Şekil 2. Bu sırada, nispeten küçük boyutlu yağmur damlaları binanın dış yüzeyine çarpamadan daha yüksek hızdaki hava akımları ile bina dış kenarlarına doğru sürüklenir. Büyük boyutlu yağmur damlaları ise doğrudan binanın dış yüzeyine çarpar. Büyük boyutlu damlalar henüz film tabakası oluşmamış dış yüzeye çarptığında daha küçük boyutlu damlalara ayrılır ve bazı damlalar yüzeyden sıçrayarak binadan uzaklaşır. Film tabakası oluşmuş yüzeye çarptıklarında ise film tabakasından su sıçratarak yeni damlalar oluşturur. Her iki durumda da nispeten küçük boyutlu damlalar mevcut hava akımları ile bina dış kenarlarına doğru sürüklenir. Bu nedenle, bina cephesinde farklı bölgelerde rüzgarla itilen yağmur şiddeti farklı değerdedir; diğer bir anlatımla, yağmur şiddeti bina cephesinin üst ve yan kenarlarında, orta bölgeye nispeten daha fazladır [14], Şekil 3. Duvarın dış yüzeyinde oluşan su tabakası, dış kaplamanın yüzeyinden yerçekimi kuvveti etkisiyle aşağıya doğru akar ve/veya eşzamanlı rüzgarın etkisiyle diğer yönlere, diğer bir anlatımla, yanlara ve yukarı doğru hareket eder. Rüzgar, bina cephesine çarptığında, rüzgar hızının yükseklik ile değişmesi ve bina çevresinde oluşan farklı hızda hava akımları nedeniyle binanın tüm dış yüzeyi boyunca değişken basınç gradyanları oluşur, Şekil 4. Basınç gradyanları, dış duvar sistem bileşenlerinde düzensiz yer değişimlerine ve yağmur suyunun duvar bünyesine girmesine olanak sağlayan geçici boşlukların oluşmasına neden olabilir. ------...,-. i t Şekil 4. Bina cephesinde oluşan basınç gradyanları {13] Şekil 3. Yağmur şiddetinin bina cephesinin üst ve yan kenarlarında orta bölgeye nispeten daha fazla olma durumu [13] Dış ortam hava basıncı ile iç ortam hava basıncının farklı olması nedeniyle de duvarın iç ve dış yüzeyleri arasında basınç farkları oluşur. Rüzgarın etkisi zamansal olarak değişkendir; diğer bir anlatımla, dış duvar yüzeyi boyunca oluşan basınç gradyanları ve duvarın iç ve dış yüzeyleri arasında oluşan basınç farkı, zamanın bir fonksiyonu olarak değişkenlik gösterir. 3 GERÇEK HİZMET ŞARTLARINI SİMULE EDENDENEY YÖNTEMLERİ Bir önceki bölümde verilen bilgilere bağlı olarak, rüzgarla itilen yağmur etkisinde bir dış duvar sisteminin su geçirimlilik performansının değerlendirilmesinde kullanılacak bir deney yönteminden beklenilmesi gereken ilk ve temel özellik, yöntemin gerçek hizmet şartlarını simule etmesidir; diğer bir anlatımla, açık alanda rüzgarla itilen yağmurun durumunu veya rüzgarla itilen yağmurun dış duvara çarptığında duvarda meydana gelen etkileri simule etmesidir. Açık alanda rüzgarla itilen yağmurun simule edileceği deney yönteminde verilen gerçek bir yağıştaki yağmur damlalarının boyutları ile damlaların yağış içinde dağılım yüzdeleri hesaplanmalı (15] ve rüzgarın yönü, frekansı ile hızı belirlenmelidir. Deney aleti, rüzgarın hızı, yönü, frekansını simule eden bir alet ve su püskürtme aletinden oluşmalıdır. Deney numunesi ise bire bir ölçekte bina cephesi olmalıdır. Deney protokolünde, verilen hızda, frekansta ve yönde rüzgar oluşturulmalı ve oluşturulan rüzgar alanının üst seviyesinden, su püskürtme aleti ile verilen gerçek yağıştaki damla boyutları ve damla boyutlarının yağıştaki dağılım yüzdeleri püskürtülmelidir. Böylece simule edilen açık alandaki rüzgarla itilen yağmur, bire bir ölçekteki bina cephesine çarpar. Bu yöntemde iki zorluk vardır; bunlardan bir tanesi püskürtülen yağmur damYALITIM• NiSAN 2005 8 9

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=