Yalıtım Dergisi 50. Sayı (Eylül-Ekim 2004)

portre/röportaj Beyoğlu'na cıkamaz olmuştum O sırada TRT tarafından açılan ve tiyatrocu dostların ısrarı ile katıldığım spikerlik imtihanını da kazandım. Film yapımcılarından başrol için teklifler gelmeye başladı. O yıllarda Ayhan Işık ve Turan Seyfioğlu'ndan başka pek jön yoktu. Fikret Hakan yeni yeni tanınmaya başlamıştı. Orhan Günşıray, Göksel Arsoy, Ediz Hun gibi şöhretler henüz film dünyasına girmemişlerdi. Artık yolumu çevirip imza isteyen gençler kızlar yüzünden Beyoğlu'na çıkamaz olmuştum. Bir yandan da Akademi'deki derslerimi aksatmamaya gayret ediyordum. Sonunda proje hocam Profesör Sedad Hakkı Eldem ve Yapı Malzemesi Kimyası hocam Tarık Artel'le birlikte durumu gözden geçirdik. Hocalarım "Sen mükemmel bir aktör olabilirsinama aynı zamanda Akademi'nin en başarılı öğrencilerinden birisin; mimarlık mesleğinde parlak bir geleceğin olabilir; ama her ikisi de büyük çaba gerektiren bu meslekleri bir arada yürütemezsin. 'İki karpuz bir koltuğa sığmaz' sözünü unutma ve seçiminiyap; biz şahsen senin mimar olmanı isteriz" dediler. Ailemede danıştım ve 1958 yılında aktörlük defterini kesinlikle kapatıp mimarlık tahsilime devam ettim ve de bu kararımdan dolayı hiçbir zaman pişman olmadım. Bugün sadece sahne ışıklarının öbür tarafını da tanıyan, çok iyibir seyirciyim. 1960'11 yıllarda ısı ve ses yalıtımı konuları Türkiye'de hemen hemen hic bilinmiyordu Akademi'deki öğrencilik yıllarım boyunca da bütün yaz tatillerimde Bradford Insulation'ın değişik ülkelerdeki şantiyelerinde çalıştım. Hamburg'ta, Berlin'de, Venedik'te, Yunan Adaları'nda ve Sheffield'deözellikle restorasyon ve renovasyon uygulamaları konularında tecrübeler 5 2 YALITIM• EKiM2004 edindim. Mezun olduktan sonra bir yandan şirketin Londra'daki merkezinde çalışmalarımı sürdürürken bir yandan da akademisyen müşavirimiz Prof. Bellamy'nin teşvikiyle üniversiteye devam edip Yapı Fiziği konusunda doktora yaptım.Beni yakından tanıyan bir Koç Holding yetkilisinin daveti üzerine İstanbul'a döndüm. Ülkemizdelisans altında üretilen ilk ısı ve ses yalıtımı malzemesi olan İzocam'ın benim niteliklerime sahip bir teknik müşavire ihtiyacı vardı. 1960'lı yıllarda ısı ve ses yalıtımı konuları Türkiye'de hemen hemen hiç bilinmiyordu.Bu konularda temel bilgileriveren bir kitabın yanı sıra Türkçe broşürlerin, reklam tekstlerinin ve dizaynlarının hazırlanması gerekiyordu. İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük illerden başlayarak Türkiye'nin her tarafındaki mimarlara, mühendislere tanıtım konferansları verdim. Bu nedenle İzocam ismi Yener Çakı ismiyle birlikte tanınıyordu. İşin nazari tarafını anlatmasına anlatıyordum ama ortada bir uygulama firması da yoktu. izomer'in iş yoğunluğu sebebiyle1970'te izocam'dan ayrıldım Yönetim kurulunun teklifi ve teşvikiyle 1968'de İzomer İzolasyon Merkezi'ni kurdum. Bu şirket kuruluş halindeki çimento, şeker, tekstil, kağıt, demir çelik fabrikalarının, rafinerilerin, petro kimya tesislerinin yalıtım uygulamalarını yaptı. 1970'te İzomer'in iş yoğunluğu sebebiyle İzocam'dan ayrıldım. Daha sonraki yıllarda part-time olarak Egelif Camyun u A.Ş.'nin, Pabalk Perlit A.Ş.'nin, Meges Boya A.Ş.'nin, Perkom Perlit Türevleri A.Ş.'nin, TexCote Boya A.Ş.'nin, Şişe Cam tarafından kurulan BTM A.Ş.'nin, İzoyün Camyünü A.Ş.'nin, İZOKAM Prese Kamış A.Ş.'nin, Onduline A.Ş.'nin, bir İntes İnşaat A.Ş. kuruluşu olan BKM Beton Kimyasalları Ltd.Şti.'nin ve daha çok sayıda yalıtım, boya, çatı ve cephe kaplamaları, yapı kimyasalları firmasının teknik müşavirliğini yaptım. Tüm bu müşavirlikler nedeniyle sık sık yurtdışına gidiyor,Yarsleygibi büyük laboratuvarlarda testler yaptırıyor, TS 901 ve TS 825 gibi önemli standartların hazırlanmasında müşavir ve raportör sıfatı ile görevler alıyor, davetleri üzerine gerek kamuya ait gerekse özel üniversitelerde, Alarko, Tekfen, Enka gibi büyük inşaat firmalarında konferanslar veriyordum. Bugün Türkiye piyasasında gördüğümüz modern yalıtım malzemelerinin, çatıcephe, zemin, tavan, duvar kaplama malzemelerinin önemli bir kısmını Türkiye'ye ilk kez ben getirdim ya da getirilmelerine vesile oldum. Aktif iş hayatında 36. yılını tamamlamış bulunan İzomer halen su, ısı, ses, küf, korozyon, yangın, deprem yalıtımı; zemin, duvar, tavan, çatı kaplamaları ve teknolojik boya konularında büyük dünya markalarının Türkiye temsilciliğini ve uygulamahizmetlerini başarı ile sürdürüyor. Bazı olumsuzluklardevlet tarafından adeta teşvik ediliyor Günümüz Türkiye'sinde maalesef her önüne gelen ya da aklına esen kolaylıkla bir yalıtım firması kurabiliyor, üretim ve uygulama yapabili-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=