söyleşi yınlanan makalelerin patent geliştirme sürecine destek olmadıkça gösterilen çabaların, bu uğurda harcanan zaman ve maddi kaynağın neye yarayacağını anlamakta zorluk çekiyorum. Ben yurtdışı dergilerde yayın yapılmasın demiyorum. Tabii ki yapılsın, ancak akademik yükseltme kriterinin bu tür yayınlara dayandırılmasından ziyade ekonomiye katkı sağlayacak projelere yönlendirilmesine ve üniversitelerin sanayi ile işbirliği yapmaya teşvik edilmesinin daha iyi olacağını ifadeetmekistiyorum. YALITIM: Sizin için en önemli destek sanayi desteği mi oluyor?.. YRD.DOÇ.DR.HIDIRAKPINAR: Evet, programlarımızı öncelikle sanayi desteğini alıp açıyoruz. Kuruluş aşamasında İZODER ile birkaç kez görüştük. Son yıllarda sivil toplum kuruluşları kendi meslekleriyle ilgili hem yasal hem de eğitimle ilgili sorunlara eğilmeye başladılar ki bu da aslında eğitimciler için çok önemli bir avantaj. Çünkü yalıtım işi ile ilgilenen şirketleri düşündüğünüzde bunlar sayı olarak oldukça fazlalar. Benim bunların her birine tek tek ulaşıp desteklerini alabilmemçok zor; bekli de imkansız olacaktı. Oysa, hem uygulayıcı hem üretici bazında düşünüldüğü zaman yüzün üzerinde şirket var. Ben o kadar şirkete doğrudan ulaşamam. Ama İZODER ile hepsine birden ulaşmış oluyoruz. Şu anda beş öğrenciye 15-16 firmadan ders vermeye geliyorlar. İZODER bu işi iyi yapıyor, en azından kendi mesleki grubuna kaliteli eleman yetiştiriyor. Şu anda öğrenci sayımız az, ancak biz önümüzdeki dönemler için öğrenci sayısını artırmaya ve altyapısal eksikliklerimizigidermeye uğraşıyoruz. YALITIM: Kuruluş aşamasında önünüzde bir model var mıydı, yurtdışındaki programlardan yararlandınız mı? YRD. DOÇ.DR. HIDIRAKPINAR: Bu konuda, kuruluş aşamasında önümüzde yurt içinde faydalanabileceğimiz ya da emsal alabileceğimiz bir model maalesefyoktu. "Yalıtım Teknolojisi" bölümü ilk defa Hereke Ömer İsmet Uzunyol Meslek Yüksekokulu tarafından eğitime açılmıştır. Biz böyle bir program açmadan önce ilgili sanayi kuruluşlarının görüşünü alıyor ve oluşturmuş olduğumuz ders program ve içeriklerini birlikte hazırlıyoruz. Aslında, İZODER'i oluşturan firmaların bir kısmı yurtdışı kökenli ve bu konuda İZODER'de yeterli kaynak vardı. Meslek yüksekokullarının bir amacı da farklı meslekler yaratabilmektir. Yalıtım sektöründe yüzlerce firma var. Yalıtım firmalarının yurtdışmda yetişmiş elemanları var, onlar gelip derse giriyorlar. İZODER bunu organize ediyor. Biz kapıyı sonuna kadar açıyoruz. Biz kapıyı sonuna kadar açınca da sivil toplum kuruluşlarına ve firmaya da bu işe destek vermek kalıyor. Aramızda karşılıklı iyi niyet var. Bizim yetiştirdiğimiz elemanlar firmalara lazım. Dolayısıyla firmalar da kendi altyapılarına hizmet ediyorlar. Şu anda boya konusunda bizi tanımayan yok. Bazı firmalar "Kıbrıs'ta boya üretim yeri kuracağız, bize boya bölümü mezunu arkadaş gönderir misiniz?"diyorlar. Örneğin Vestel firması, televizyon kabinlerini boyayacak, boya teknolojisi bölümünden mezun eleman istiyor bizden. Mezunlarımıza olan ilgi, bizim üniversite ve sanayi ilişkilerine olan hassasiyetimizidaha da artırıyor. YALITIM: Bu konuda İZODER gibi bir partnerle çalışmak büyük bir avantaj getiriyor olmalı size ... YRD.DOÇ.DR.HIDIRAKPINAR: Bizim felsefemiz de partnerler yaratmaya uygun... Mesleki bilgileri ve işe girme organizasyonlarını İZODER'le birlikte oluşturmamız lazım. Ben her firmaya ulaşamam, bu mümkün değil; ama İZODER gibi sivil toplum örgütleri bu konulardaki açıkları kapatıyorlar. YALITIM: Biraz önce öğrenci sayısı az dediniz; Yalıtım Teknolojileri programında kaç öğrenci öğrenim görüyor?.. YRD.DOÇ.DR.HIDIRAKPINAR: Evet, öğrenci sayımız az, halen 6 öğrencimiz var. Öğrencinin az olmasının nedeni sınav sisteminden kaynaklanıyor. YÖK,bu yıl sınavla ilgili çalışmalar yapıyor. Bir de programın öğrencilere ve ailelere iyi tanıtılması gerekiyor. YALITIM: Öğrencilerin burayı tercih etmemesinin nedenlerini nelere bağlıyorsunuz, mevcut öğrenciler derslerden memnun mu?.. YRD. DOÇ. DR. HIDIR AKPINAR: ÖSS'nin sınav sisteminden kaynaklanan bir nedenle öğrenci sayımız az. Bu sıkıntılar YÖK'e iletildi. Bu yıl ÖSYM sınavından da öğrenci alınacak. Buradan çıkan öğrencilerin çoğunun işi hazır olacak. Firmalardan eğitim için 2-3 hoca geliyor, zaten sınıfta 6 öğrenci var. Az sayıda öğrenci, sınıfları ayakta tutmak için yeterli değil. ÖSYMsistemi değişirse öğrenci yönünden sıkıntı çekmeyeceğiz. Önemli olan İZODER'in ve YALITIM• NiSAN 2004 81
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=