Yalıtım Dergisi 47. Sayı (Mart-Nisan 2004)

söyleşi YALITIM: Deitermann ve Optiroc firmalarının birleşerek Maxit Yapı Malzemeleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. adını almasında ne amaçlandı, tam olarak hangi firmalar birleşti ve ne bel<leniyor? CEM BAKİ SİNAL: Türkiye'de gerçekleşen birleşme faaliyeti, aslında yurtdışındaki faaliyetlerin bir uzantısı. Optiroc ve Deitermann şirketlerinin, Maxit Yapı Malzemeleri A.Ş. bünyesinde gerçekleşen birleşmesi, grubumuzdaki yapılanmanın çok küçük bir kısmını oluşturmaktadır. Bağlı olduğumuz MaxitCroup uluslararası yapı malzemeleri pazarında faaliyet gösteren çok güçlü birkaç firmanın, 2 yıl gibi çok kısa sürede birleşerek büyümesi ile meydana gelmiştir. Grubumuzu oluşturan Beamix, Heidelberger Bauchemie, Maxit ve Optiroc gibi firmaların her birinin köklü tarihleri ve bünyelerinde yer alan güçlü markaları mevcuttur. Özellikle de Avrupa, Rusya ve çevre ülkelerde tanınırlığı en yüksek olan firmamız Maxit'tir. O yüzden yönetim olarak her ne kadar İsveç'e bağlı olsak da firma ismi olarak Maxit üzerinde yoğunlaşılmasına karar verildi ve bağlı olduğumuz grup Maxit Croup adını aldı. Ürünlerimizi ise, tüm diğer ülkelerde olduğu gibi bilinen markalarıyla yani Deitermann, Serpo ve Polyment olarak pazara sunmaya devam edeceğiz. Birleşmenin iki temel amacından bahsedebiliriz; İlki, birbirine çok benzeyen firma ve ürün gruplarının bir araya getirilmesi ile Ar-Ge çalışmaları için sinerji yaratmak. İkincisi de birbirini tamamlayıcı nitelikte ürünler ile oluşturulan özel ürün ve sistemlerin pazara sunulması. Türkiye'deki birleşme amacımız, grubun uluslararası düzeydeki birleşme amacı ile aşağı yukarı aynı olup, Türk tüketicisine daha teknolojik, daha kaliteli ürünler sunmak... Birleşme sonucunda, şu anda dünyanın en eski yapı malzemeleri üreten firmalarından birisiyiz. Optiroc olarak faaliyetlerimize devam ederken 110 yıllık bir tarihimiz vardı ama şu anda yeni katılan firmalarla 160 yıllık bir tarihe sahip olduk. 160 yıl halen piyasada güçlü bir konumda kalabilmek, bir inşaat firması için kalitenin garantisidir. YALITIM: Bu birleşme sürecinde İsveç, Alman ve Türk kültürü nasıl kaynaştı, zorluklar yaşadınız mı? CEM BAKİ SİNAL: Deitermann bir Alman firması, Optiroc bir İsveç firması. Firmanın sermayesi Almanlara ait olsa da, ne genel ne de yerel olarak firmanın yönetimine çok fazla karışmıyorlar. Yalnızca kontrol ediyorlar. İsveç apayrı bir kültür; düz bir yapısı var. Firma içerisinde "amir-memur" ilişkisi çok daha düz bir çizgide ilerliyor.Almansisteminde ise hiyerarşi daha fazla. Bir de bunlara Türk geleneklerini ekleyin... En çok zorluğu orada çektik zaten. Amadüzeldi, şu anda her üç kültür de sivri noktalarından ödünler vererek asgari müştereklerde birleşti. Şu anda şirketimizde mükemmel bir uyum var. Biraz daha İsveç kültürüne yakın bir sistem oluşturduk. İsveç tarafından uygulanan ve "MatrixOrganizasyon Sistemi" olarak bilinen bir yönetim sistemini, geçmişte olduğu gibi bugün de kullanıyoruz. Şirket içinde çok fazla amir-memur ilişkisi olmadan, daha çok "kaynak kişiler"in olduğu bir sistem. Sonuç olarak hiyerarşik yapıyı da gerektiği şekilde düzenledik. İlk başta şikayetler vardı, bunu inkar etmemek lazım; ama şu anda bunlar sona erdi. İnsanlar kaynaştı ve uyumlu bir çalışma ortamında dostça çalışıyorlar. Ne çok düz olan İsveç yapısı, ne hiyerarşik Alman yapısı ne de Türklerin gelenekçi yapısı kalmadı. Çok uluslu şirketlerde, kimse kimseye kendi kültürünü dayatamıyor. Herkes fedakarlıkta bulunuyor. YALITIM: Bu birleşmeden ne bekliyorsunuz, piyasayane getirecek? CEM BAKİ SİNAL: Birleşme öncesinde, her iki firma da kendi konularında ihtisaslaşmıştı. Optiroc, özellikle Serpo markası ile dış cephe ve iç yüzeyler konusunda çok iyibilinen, kalitesini ispatlamış, çok güçlü bir firmaydı. Deitermann da özellikle su yalıtımı ve yapı kimyasalları konularında çok güçlüydü. Deitermann birleşme öncesi girdiği projelerde, belli bir seviyeyekadar; Optiroc ise o seviyeden sonra hizmet verebiliyordu. Ama şu anda, Türkiye'de ürettiğimiz yaklaşık üç yüz ürünle temelden çaYALITIM• NiSAN 2004 6 5

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=