dosya satlarında her yerde camyünü kullanılıyordu. Ama şimdi biliyoruz ki soğutma tesisatında hele ki uygulamada da bir hata varsa tesisat hava alıyorsa camyünü bünyesine su alır, yalıtım özelliğini kaybeder, borular da korozyona uğrar. Şimdi başka ürünler var ama alıcı yönünden baktığımızda önerdiğiniz malzemenin fiyatını da cazip hale getirmeniz lazım. Müşteriye cazip hale getirmek için malzemenin kalınlığı artıkça fiyatları biraz daha düşürüp o yöne doğru yöneltmeyi üreticilerin düşünmesi lazım. Her türlü yatırımda ilk yatırım maliyetleri iş veren tarafından her zaman en alt seviyede tutulmak istendiğinden, yalıtımın gerekliliği daha ilk aşamada vaz geçilenlerden oluyor. Bunun yanı sıra bir diğer sorun da üretici firmaların ürettiği malzemeler kaliteli, satıcı işini ciddiye alan doğru çözümler sunan bir firma da olsa sonuçta şantiyede uygulamayı yapan usta kaliteli iş çıkarmıyorsa o iş ölür. Soğutma tesisatlarından hepimiz biliyoruz eğer uygulamada yanlışlık varsa, malzeme doğru da olsa asma tavanlarda lekeler, tavanın düşmesi gibi sorunlarla uğraşıyorsunuz. Yangın yalıtımında da sorunlar var. Yangın borusunda su ne kadar sürede donacak onu hesaplamak lazım. Bizde yangın boruları çekiliyor, bu ısıtma değil soğutma değil deniliyor, hiçbir yalıtım yapılmıyor. Ama yangın borusunun içindeki su duruyor, içeride mi dışarıda mı hep bunlar göz önüne alınması ve yalıtım yapılması lazım. Ama hep öteleniyor, ihmal ediliyor. Bir noktayı daha belirtmek gerekirse hem satıcıların, hem uygulamacıların eğitimini de hep üretici firmalar veriyor.Bu da doğalmış gibi görünüyor ama bunun da belli sakıncaları var. NEJATGENÇ: Firmaların tek tek eğitim vermelerindense bir araya geldikleri eğitim merkezleri yolu ile sürekliliği olan okul gibi (İYEM buna 3 2 YALITIM• EKiM 2002 şimdilik iyi bir örnek) çalışmaların olması çok daha iyi olur düşüncesindeyim. Çok katlı yapılarda yalıtımın tek bir açıdan değil de ısı, su, ses, yangın yalıtımı açısından düşünülmesi gerekiyor.Amamaalesef mekanik tesisatlarda ses ve yangın çok göz ardı edilip sadece ısı yalıtımı yapılıyor. Böylece yapı kullanıma açıldıktan sonra, kullanıcıların şikayetleri ile sorunların farkına varılıyor ve düzeltilmeye çalışılıyor. Özellikle ses yalıtımında sonradan müdahaleler cihazlar yerleştirildiği için çok zor, hatta imkansız bile olabiliyor. Bu sorunları yaşamamak için işi yapan uygulamacı ve işverenleri eğitmek lazım. Bu eğitimin yapılabilmesi için büyük üretici firmaların bir araya gelip "profesyoneller eğitim komisyonu" oluşturmaları gerekir. Bu komisyonda, eğitim konuları ve eğitmenleri saptanır, bir merkezde yada üniversitede bu eğitimler verilir. Bu profesyonel eğitimde bu kişilerin yanısıra işte son kullanıcı diyebiliriz,tüketici diyebilirizbu kişilere yönelikte daha yaygın ama kesinlikle cazibe oluşturacak seminerler verilmeli. Daha önce acı tecrübelerini yaşadık. Gerek yerel belediyelerin, gerekse anakent belediyesinin düzenlediği ve güya "halka açık" seminerlere, "halktan" kimse katılmadı. Bu katılımı sağlayabilmek için hem ana üretici firmalarhem de satıcı firmalar olarak ne yapmamız gerektiğini düşünmemiz lazım. RECEPYILDIZ: Yalnızca uygulamacı, satıcı eğitimi değil iş veren eğitimi de çok önemli.Neden?Bilinçsizolan işveren binasının üretim maliyetini oluştururken yalıtım ile ilgili giderleri hiç hesaba katmadığı için hep karşı çıkıyor. Onun hesaba katabilmesi için daha başlangıçta projecilerin projelerine yalıtım kalınlıklarını doğru koyması lazım. Çünkü enerjiyi en pahalı kullanan ülkelerdeniz. Enerji girdileri yatırımcıları kaçıracak kadar yüksek. Bu da işçilik girdileri yüksek ama enerji girdileri düşük olan Avrupa ülkelerine göre sadece ucuz işçilik işvereni çekmiyor.Bizim bu gün konuştuğumuz prestij binalar da denilen hem yapımında hem işletmesinde son teknolojilerin kullanıldığı akıllı binalar. Gerek projeci gerekse uygulamacı olarak bu tip binaları son 10 yıldır yoğun olarak yapıyoruz. Kaliteyi yükselttik ama enerji simülasyon programları gerek işveren gerek projeci ve uygulamacı tarafından yapılmıyor. Bir binanın yalıtımı böyle olursa işletme maliyetlerine şöyle yansır gibi karşılaştırmalar yapamıyoruz. Bu ne demektir; ancak ilk yatırım maliyeti ile işletme maliyeti karşılaştırıldığında binanın
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=