Yalıtım Dergisi 35. Sayı (Mart-Nisan 2002)

teknik ri, sıva çatlak ve dökülmeleri oluşmakta ve dış cephe bakım periyodu kısalarak bu konudaki harcamalar artmaktadır. Yapı yüzeylerinde yapılan ısı yalıtım uygulamalarında genellikle şu hatalar yapılmaktadır: Gerekli hesapların yapılmaması, Doğru detayların seçilmemesi, Malzemeseçimindeuygun türde ve tipte malzemelerin seçilmemesi, Çift duvar arası uygulamaların tercihi sonucu kolon, kiriş ve döşemelerde yalıtımın eksik bırakılması, - Yalıtım malzemesi seçiminde yetersiz kalınlıkların kullanılması, Uygulama sırasında ısı köprülerinin önlenmesine dikkat edilmemesi, Yanlış montaj, kaplama ve bitiş malzemelerinin kullanılması. ısıtma-Soğutma Sistemlerindeki Sorunlar: Isıtma- soğutma sistemlerinde ısı yalıtımının eksik ya da yetersizliği yine yapı yüzeylerindekigibi iki temel sorunu gündeme getirmektedir. Bunlardan ilki sitemin gerekli verimi sağlayamaması sonucu daha uzun süreli çalışmasını, bağlı olarak da yüksek işletme giderlerini gündeme getirmektedir. Diğer yandan ise cihaz ve tesisatın ömrü kısalmakta ayrıca soğutma hatlarındaki yoğuşma nedeni ile yapının çeşitli bölümlerinde (asma tavan vb kaplamalarda) tahribatlar oluşmaktadır. Isıtma-soğutma sistemlerinde yapılan ısı yalıtım uygulamalarında genellikle şu hatalar yapılmaktadır: Yalıtım malzemesiseçiminde uygun türde ve tipte malzemelerinseçilmemesi, Kullanılacak malzemelerin µ ve 'A değerlerinin önemsenmemesi, Yalıtım malzemesi kalınlıklarının 48 YALITIM• NiSAN 2002 yetersiz seçilmesi, Vana ve armatürlerde yalıtım uygulanmaması, özellikle ısıtma sistemlerindebu bölgelerde oluşan ısı kayıplarının dikkate alınmaması, Uygulamadagerekli özenin gösterilmemesi. Gerek yapı yüzeylerive gerekse ısıtma soğutma sistemlerinde, ısı yalıtımına gereken önemin verilmemesi durumunda turistik tesislerde şu sorunlar yaşanmaktadır: Yapı dış cephesinde tahribatlar oluşmakta, dış kaplamaların yenilenmesüresi kısalmakta ve bakım onarım giderleri artmaktadır, Yüksek kapasiteli cihaz ve sistemlerin kullanılması yoluna gidilmekteve ilk yatırım harcamaları artmaktadır, - İstenen ısıl konforu sağlamaya yönelik olarak enerji tüketimi ve harcamaları artmaktadır, Çalışma süresi artan cihaz ve sistemlerin ömürleri kısalmakta, bakım ve onarım maliyetleri yükselmektedir, Soğutma sistemlerinde ortaya çıkan yoğuşma problemi nedeniyletesisatlarda ve yapının belirli bölgelerinde tahribatlar oluşmaktadır, İnşaat aşamasında yapılan hataların daha sonra giderilmesi sırasında büyük harcamalar yapılma zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Bakım ve onarım işlemleri süresince tesis hizmete kapatılmakta ve tesisin ekonomik verimliliği azalmaktadır. Sonuç olarak, bir yandan ilk yatırım, bakım-onarım ve işletme giderlerinin azaltılabilmesi, diğer yandan daha konforlu ve sağlıklı tesislere sahip olabilmemiz için turistik tesislerde ısı yalıtımına gereken önem verilmeli, proje aşamasından işletmeye kadar olan süreçte konu titizlikle ele alınmalıdır. Bu anlamda gerekli hesaplar doğru bir şekilde yapılmalı, detay ve ürün seçimine gereken önem verilmelidir. Yapı dış yüzeylerinde uygun malzemedetaylarkullanılarak mantolamayöntemi ile ısı yalıtımı uygulanmalı, ısıtma - soğutma sistemlerinde ise boru ve kanallardan vana ve armatürlere kadar uygun malzemeve kalınlıkların seçimi ile titiz uygulamaların yapımına özen gösterilmelidir.Bu şekilde ülkemize döviz temini açısında önemli bir rolü olan tesislerimiz, dışa bağımlılığımızın giderek arttığı enerji konusunda enerjiyi verimli kullanarak önemli bir katkıda daha bulunmuş olacaklardır. Unutmamak gerekir ki enerji tasarrufunun çağdaş yöntemi enerji kullanımını kısıtlamak değil enerjiyi verimli kullanmaktır. 11

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=