dosya Yalıtım sektörü krizden yüksek oranda etkilenen bir sektör. Çünkü girdilerinde dövizin çok büyük bir payı var. Yalıtım sektörü genç bir sektör, sermaye birikimi oluşmamış, genç girişimcilerden oluşuyor. Daha oturmuş, kriz görmüş buna göre yaşamaya alışmış bazı diğer sektörlere göre hazırlıksız. Bir tek avantajımız var, buna sarılmamız lazım. Yalıtım giderek ne olduğu anlaşılan ve malzemelerinin üretimine ihtiyaç duyulan bir iş kolu. Bence geleceğe yönelik öngörülerin hiç biri değişmez, sadece ertelenir. Biz yalıtım sektörünün devam edeceğini söylüyoruz. Su yalıtımı alanında birkaç yıl içinde kendini katlamasını bekliyoruz. ORHANTURAN: Isı yalıtımında da dövizin oynamasını lehimize çevirmek mümkün. Çünkü bir sanayi tesisinde yada konutta ısı yalıtımı yapılarak enerji tasarrufu sağlanır. Enerji girdileri de dövizle olduğu için ısı yalıtımı yapılması gerekliliği iyi anlatılabilirse genel tasarruf tedbirleri içinde bir anlam kazanır. Yalıtım sektörünün genç olması günün şartlarına çabuk adapte olabilme avantajını getiriyor. BÜLENTÇOLAK: Bu bir fırsat, ısı yalıtımı ile tasarruf yapalım ama şu anda yatırımlar durdu, bizim derdimiz bu. 45 gündür malzeme satmaya devam ettik, ama devam eden işlerin satışlarıydı onlar. Bu durum devam ederse yeni yatı3 4 YALITIM• NiSAN2001 rım olmadığından bizim satışlarımız daminimumainecek. ORHANTURAN: Bana göre yalıtım sektörü küçülmez. 98-99-2000'de ekonomide özellikle inşaat sektöründe küçülme olurken bile yalıtım büyüdü. BURHANKARAHAN: Yalıtım, inşaat s~ktörü içinde tek şanslı gruptu diyebiliriz. TS 825'in çıkması, uygulama esaslarının çıkıyor olması, mevcutb~nalann ısı yalıtımı esaslarının belirleniyor olması ile yeni yatırım olmasa bile yapacak çok iş olduğunu gösteriyor. SADIKÖZKAN: Mevcut binalar dışında eskiyen, ömrü dolan ya da yıpranan malzemelerin de değiştirilmesi gerekiyor. İşletme bakımı sırasındaki faaliyetler içinde yalıtım zaten var. ORHANTURAN: Sadece yalıtım sektöründe kriz yok ki. Dış etkenlerin sektöre yansıması var. Bana göre firmalar Kasım krizinde önlemini almaya başlamadı. Ocak'da bile durumu idrak edemeyenler vardı. BURHANKARAHAN: Biz şunu gördük, bu işte bir anormallik var, bir yerde patlayacak ama patlamayabilir de Temmuza kadar yayarak geçiştiririz diye düşündük. BÜLENTÇOLAK: Niye böyle düşündük; çünkü bize develüasyon olmayacak dendi. Bu yüzden Kasım'a rağmen iyimser devam ettik. İşlerin yürümesi gerekiyordu. Tasarrufa yönelik önlemler aldık ama bir müddet sonra gevşetmeye başladık. Hatırlarsanız devam eden projeler vardı. Kalıcı deprem konutları vb. . ORHANTURAN: Kasımda herkes bir şok oldu. Aralık'ta biraz işler düştü, fakat Ocak'ta talepler fırladı. Döviz bazında bu Ocakta bugüne kadar ki en büyük ciroyu yaptık. O zaman neyin önlemini alacaksın. Bu krizden sonra da aynı şey olacaktır. Beklentiler devam ediyor,bu ayın sonuna kadar da devam eder. 2.5 aylık bir beklenti sonrasında ben umutluyum. İkinci altı ayda bu kadar karamsar tablo çizmeyeceğiz. COŞKUN ŞAKA: Bağlı bulunduğumuz gruba her yıl Ekim ayında gelecek 3 yıla ilişkin stratejik bütçe çalışmalarını veriyoruz. Bu çalışmanın ilk yıla ilişkin değerleri, hemen hemen o seneki bütçenin esaslarını oluşturuyor. 2000 senesine kadar yapılan uygulamaya göre, grup ilk yıla ilişkin kur değerlerini verir ve daha sonraki 2 yıl için fiyat ve kur artışını sıfır kabul ederek bu çalışma yürütülürdü. 20012003 yılı için yaptığımız çalışmada da aynı yöntemi ve Merkez Bankası'nın belirtmiş olduğu kurları kullanarak hesaplarımızı yaptık. Tüm hesaplamaların sonrasında, grup içi kullanılan program ile çalışmayı kontrol ettiğimizde 2002 ve 2003 yıllarında İsveç kronu bazında küçüldüğümüzü gördük. Hesapları kontrol ettiğimizde ise, her 3 yıl için ayrı kur verdiklerini ve 2001 yılı için vermiş oldukları kur değerinin, bizim 2000 yılı kapanış kur tahminimizin yaklaşık% 50 fazlası olduğunu
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=