İNŞ. YÜK. MÜH. BURAK KIYICI INTERYAL/TiM Endüstriyel Atıkların İnsaat Sektöründe ,, Kullanımı ve Yalıtım Bilinci ünya nüfusundaki artış ve D hızlı ekonomik gelişmeden dolayı, dünyadaki enerji tüketimi önemli ölçüde artmıştır. Gün ve gün doğal kaynakların azalması, hava ve çevre kirliliği, atık malzemelerin kullanılma fikrine popülarite kazandırmıştır. Özellikle 1990'Iarın ilk yarasında bu konu il~ ilgili ülkemizde birçok sempozyum düzenlenmiş ve bildiriler yayınlanmıştır. Üniversitelerin ilgili bölümleri, yüksek lisans öğrencilerini tez seçiminde genellikle bu konuya yöneltmiş ve öğrenciler de endüstriyel atıkların inşaat sektöründe kullanımı konusunu işleyerek yüksek fırın cürufu, silis dumanı, uçucu kül vb. malzemeler kullanılarak deneyler yapmış ve tezlerini hazırlamışlardır. Endüstriyel atıkların inşaat sektöründe kullanılması çok yönlü yarar sağlayabilecek bir konudur. Bu kullanımı ile bir taraftan atıkların neden olduğu çevre problemlerine çözüm getirilirken, diğer taraftan sınırlı doğal kaynakların tüketimi önlenmektedir. Atık olarak elde edilen bu ürünlerin malzeme özellikleri incelendiğinde, önemli bir miktarının inşaat endüstrisinde kullanılabilirliği, hatta inşaat endüstrisinde malzeme kullanımını teknik yönden daha iyiye götürebildiği ve ekonomi sağladığı belirlenmiştir. Endüstriyel atıklar betonda mineral katkı maddeleri olarak kullanıldığında; betonun basınç dayanımını, işlenebilirliliğini, viskozitesini, kimyasallara dayanımını, durabilitesini ve donma-çözülme devirlerine dayanımı artırır, terlemeyi önler, ayrışmayı azaltır, hidratasyon ısısını ve donatı korozyon riskini azaltır. Betona kazandırdığı bir diğer özellik ise betonun geçirimliliğini azaltmasıdır. Özellikle yapılardaki su yalıtımının, betonun/taşıyıcı sistemin bünyesine su geçirimini önlemek olduğunu düşünürsek, bu tip mineral katkı maddeleri, betonun boşluk yapılarını iyileştirerek, dolayısıyla betonun geçirimini azaltarak, yapılardaki yalıtım problemlerini kökten çözmeye çalışan teknik personel açısından da önem arz etmektedir. Düşünmemiz gereken ise şudur: Endüstriyel atık malzemelerinin, betonda mineral katkı maddeleri olarak kullanılması, betonu tamamen geçirimsiz yapar mı? Yapılan araştırmalarda görülen şudur ki, bu katkı maddelerinin kullanımındaki optimum oranlar, betonun geçirimliliğini azaltmakta fakat gerek hazır beton üretiminde kullanıldığında, gerekse şantiyede dökülen betonda kullanıldığında, başlı başına yalıtım işlevini yerine getirememektedir. Özellikle yapıyı suya ve neme karşı yalıtmak, korozyonu önlemek ve yapının ekonomik ömrünü artırmak için geomembran sistemi ve/veya yapı kimyasalları kullanımı gerekmektedir; çünkü yalıtımın kusura bakma'sı yoktur. Yalıtım sisteminde oluşacak küçücük birkaçak, milyonlarca dolarlık yatırımı strüktürel açıdan da, prestij açısından da zedeleyebilir. Bu nedenle yalıtım sektöründe faaliyet gösteren bizlere düşen bazı görevler vardır. Yalıtım hala ülkemizde inşaat sektörünün onlarca kaleminden biri gibi görünmektedir. Bizim amacımız ise inşaat mühendisliğinin vazgeçilmez bir parçası olduğumuzun bilinciyle, yapıların proje aşamasında devreye girip, yapılarda yalıtımın öncesi ve sonrasına olduğu kadar, strüktürel özelliklerine de çözüm getirmek olmalıdır. Betonun dayanımını artıran ve geçirimliliğini azaltan endüstriyel atıkların kullanımı, enerjinin verimli kullanımı zorunluluğunun ülkemiz gerçeği olduğu bu dönemde daha da yaygınlaşmalıdır. Gelecek nesillere doğal afetlere bile meydan okurcasına onlarca yıl ayakta kalacak yapılar bırakabilmemiz ve emanet aldığımız çevreyi bozulmadan teslim edebilmemiz için, daha yaratıcı, daha bilinçli ve belki de yalıtım sektörü olarak daha da etkili olmalıyız. Ne dersiniz? YALITIM• ŞUBAT 2000 3 5
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=