BAU Teknolojileri Dergisi 12. Sayı (Kasım-Aralık 2023)

LEVENT ÇEKİ ÇATIDER Yönetim Kurulu Başkanı Y aşam standartlarındaki değişim, nüfusun ve kentleş- menin artması, gibi sebeplere bağlı olarak ülkemizde konut ihtiyacı sürekli olarak artış göstermektedir. Bulunduğumuz coğrafyada yaşanan savaş ve benzeri siyasi olaylar neticesinde ülkemize sığınan göçmenlerin sayısı da dikkate alındığında barınma ihtiyacının daha da arttığı ortadadır. İhtiyacın bu denli arttığı bir süreçte binaların yaşam alanı olarak kullanılabilecek her bölümünün verimli bir şekilde kullanıma kazandırılması gerekir. Bu aşamada maalesef ülkemizde verimli şekilde kullanılmayan çatıların, yaşam alanı olarak yeterince kullanılmamasının, ülkemiz adına ve sektörü- müz adına büyük bir eksiklik olduğunu hatırlatmak isterim. Geçmişten günümüze, ülkemizin farklı iklim bölgele- rinde, benzer eğimli çatılara sahip örneklerinin inşa edildiği ve kullanılan eğimin çoğunlukla çatı aralarında kullanılabi- lir hacimler oluşmasına olanak sağlamadığını görmekteyiz. Önceden gelen alışkanlıklar, imar yönetmeliklerinde geçmişte yerleşmiş ama güncellenmemiş kurallar, geleneksel kaplama malzemelerinin kullanımının sürdürülmesi gibi birçok sebep ile çatı aralarının yaşam alanlarına çevrilemediğini ve atıl olarak kaldığını görüyoruz. Oysa, çatıların sadece şekillerinin değil, işlevsel özellik- lerinin de dikkate alınması gerekir. Çatıların, yapının dış kısmı kadar iç alanlarına da etki edebileceği gerçeği ihmal edilmemelidir. Bilhassa şehir merkezlerinde yüksek olan arsa ve yapı üretim maliyetleri açısından bakıldığında çatı arasın- daki hacimlerin kullanıma kazandırılmasının yaygınlaşması büyük önem taşımaktadır. Bu ve benzeri çatıların imalatının yapılması yapıların kalitesinin artmasına da mutlaka katkı sağlayacaktır. Geçmiş yıllarda çatılara gerekli önemin verilmemiş olma- sının bu noktada bugün eksikliğini yaşamaktayız. Öyle ki geçmişte ülkemizde yetersiz, düşük fiziksel performansa sahip çatıların imal edilmiş olması sebebi ile yıllar içerisinde maa- lesef kullanıcılar çatılar ile ilgili önemli sorunlar yaşadılar. Bu sorunlar, bir yandan ekonomik kayıplara neden olurken, diğer yandan çatıların ortak yapı bileşeni olması nedeniyle malikler arasında anlaşmazlıklara yol açtı. Üzülerek belirtmek isterim ki geçmişte ortaya çıkan bu sebepler; insanların çatıları güvensiz bulmasına neden oldu. Bu güvensizlik de çatıların etkili şekilde kullanımından halkımızı uzaklaştırdı. Kullanı- cılar son katlarda ve çatı aralarında yaşamayı tercih etmeyerek kendilerince bir çözüm yolu bulmuş oldular. Ancak günümüzde yapı malzemelerinin ve teknolojinin geldiği aşama birçok çözümü ve kolaylığı beraberinde getir- mektedir. Bugün ülkemizde çatı kaplama malzemeleri ve yalıtım malzemeleri çeşitliliğimiz oldukça artmıştır. Gelinen bu nokta, çatının eğimine karar verilirken iklimsel faktörle- rin göz önüne alınması, çatının altındaki hacmin mekânsal değeriyle birlikte düşünülmesi, enerji etkin ve ekonomik açıdan verimliliği artırıcı yaklaşımlar izlenmesine olanak sağ- lamaktadır. Çatı eğiminin makul olması durumunda tavan arasında mahya yüksekliğinin altında kullanılabilir bir hacim ortaya çıkmaktadır. Bu hacmin son katla bağlantılı ayrı bir mekân olarak düzenlenmesi ya da son kat tavan döşemesi yapılmayarak kullanıma katılması, son katların özelleşmesini sağlayacaktır. Çatı arası mekânların kullanımında hukuksal açıdan problem yaşanmaması için dikkat edilmesi gereken en önemli konulardan biri, çatı arasının tasarım aşamasında kullanıma katılacak şekilde projelendirilmesidir. Son yıllarda görüyoruz ki çatı araları da artık, günden güne yaşam alanı olarak tasarlanarak bina kullanım alanına dâhil olmaktadır. Bu noktada bireysel taleplerin artması olumlu bir gelişmedir. Görünen o ki çatının hem yapı elemanı olarak hem de taşıyıcı bileşeninin bir arada yenilikçi bir şekilde tasarlan- ması konusunda bir ilerleme olduğu görülmektedir. Ancak hem fiziksel hem de görsel ve işlevsel performansı yüksek çatı araları tasarlanabilmesi için yerel yönetimlerin de desteğine ihtiyaç duyulmaktadır. Son yıllarda buna benzer çalışmaları bazı yerel yönetimlerin yapmaya başlandığını görüyor ve bunu memnuniyetle karşılıyoruz. Bu konuda ÇATIDER olarak, sahip olduğumuz tecrübe ile gerekli desteği vermeye her zaman hazır olduğumuzu belirtmek isterim. Gelişen ketler ile birlikte, modern, daha ferah ve daha kullanışlı yapılar için çatıların daha işlevsel çatılar olarak tasarlanması ve imal edilmesi oldukça önemlidir. Çatı arası atıl alanların kullanılabilir yaşanılır mekanlar haline dönüştü- rülmesi hem topluma hem sektöre hem de ülke ekonomisine çok büyük katkılar sağlayacaktır. Yeni yılın sağlık, mutluluk ve başarı getirmesi dileğiyle, hoşça kalın. n Değerli Üyelerimiz, 29 BAU TEKNOLOJİLERİ • Kasım-Aralık / 2023 ÇATIDER’ den Başkan

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=