BAU Teknolojileri Dergisi 7. Sayı (Ocak-Şubat 2023)

49 BAU TEKNOLOJİLERİ • Ocak-Şubat / 2023 MAKALE birleştirir. Çevre sağlığını, sağlıkta eşitliği ve yeşil bir ekonomiyi teşvik etmek için çabalamaktadır (Karliner ve Guenther, 2011). Entegre tasarım sürecinde hastanelerin çevreye vereceği olumsuz etkilerin en aza indirgenebilmesi için sür- dürülebilir uygulamalar kullanılmalıdır (ASHRAE, 2010). Bu doğrultuda yeşil hastanelerin sahip olması gereken özellikler Dünya Sağlık Örgütü (World Health Organiza- tion and Health Care Without Harm, 2009) tarafından şu şekilde sınıflandırılmıştır: • Hastanelerdeki enerji tüketimi kontrol altına alınarak enerji verimliliği sağlanmalıdır. • İnşa edilecek olan hastane binası konumlanacağı bölge- deki iklim özelliklerine göre tasarlanmalıdır. • Yenilenebilir enerji kaynaklarının üretimi ve tüketimi gerekmektedir. • Ulaşım olarak yaya ve bisiklet yollarının kullanımı teş- vik edilmelidir. Hastane araçlarında alternatif yakıtlar tercih edilmelidir. Çalışan ve hasta nakillerinde taşıma ihtiyacı en az seviyeye indirgenmelidir. • Hastanede çalışanlara ve hastalara özel olarak organik gıdalar üretilmelidir. • Atık yönetimine dikkat edilmelidir. Atıkların azaltıl- masına ve geri dönüştürülmesine yönelik uygulamalar geliştirilmelidir. • Su tasarrufu sağlayabilmek adına su yönetimi uygulan- malıdır. 1.2. Sürdürülebilir Hastaneler İçin Yeşil Bina Kriterleri Doğa ile Bağlantılı Mimari Tasarım Yeşil hastane tasarım sürecinde, ilerleyen zamanlarda ortaya çıkabilecek problemler ve ihtiyaçlar önceden tespit edilmelidir. Bu tespitlere göre çözüm önerileri geliştiril- melidir. Özellikle mimari tasarım aşamasında doğayla bağlantılı tasarımlara yer verilmelidir. Hastalar üzerinde uygulanan bir çalışmaya göre kısa süreliğine de olsa doğa manzarası izlemenin stresi azalttığı görülmüştür. Yoğun bakım ünitesinde kalan hastalar üzerinden yapılan araştır- maya göre ise penceresi olan odalardaki hastaların, pen- ceresi olmayan odadakilere göre iyileşmeye daha meyilli oldukları fark edilmiştir (Wittmann, 2010). İç Ortam Hava Kalitesi ve HVAC Tasarımı Çok işlevli ve yüksek enerji tüketen yapılar olan hastanelerde kullanılan kimyasal maddeler, anestezi gazları ve tıbbi atıkların yok edilmesi sürecinde açığa çıkan zehirli gazlar havanın kirlenmesinde etkili olmaktadır. Bu sebeplerle iç mekanlarda ortaya çıkan enfeksiyonla- lenebilir enerji kaynaklarının tükenmesi, nüfus artışına bağlı olarak insanların çevreye verdiği hasar konusundaki endişenin artmasıyla birlikte enerji talebinin yoğunlaşması, bina tasarımlarında sürdürülebilir uygulamaların kulla- nımını ön plana çıkarmaktadır. Sürdürülebilirlik ilkeleri çerçevesindeki yaklaşımlar, binanın tasarım ve uygulama aşamasından başlayarak bakım ve yenilenme süreçlerini de kapsayan tüm döngüyü göz önünde bulundurarak oluşturulmaktadır. Bu sayede bir binanın yaşam döngüsü boyunca gereksinimleri hesaba katılarak çevreye duyarlı ve kaynak açısından verimli kararların alınmasına teşvik edilmektedir (Wood vd. 2016). Enerji tasarrufu sistemleri, geri dönüştürülebilir malzeme ve yenilenebilir kaynakların kullanımı yeşil bina uygulamalarının ortaya çıkmasını sağ- lamıştır. Yeşil binalar, enerji, su ve diğer doğal kaynakları verimli kullanmak, çevresel kirliliği azaltmak, bina sakinle- rinin sağlığını korumak ve üretkenliğini artırmak amacıyla tasarlanan, inşa edilen ve işletilen yapılardır (USGBC, 2011). Özellikle günün her saatinde kullanıma açık olan hastanelerin yeşil bina kriterlerine uygun olarak tasarlan- ması birçok açıdan fayda sağlayacaktır. Bu doğrultuda hastane yapılarında yenilenebilir enerji kaynaklarından yararlanan, çevre dostu inşaat malzemeleri kullanan, atık yönetimini planlayan ve yeşil ortamlar sağlayan tasarımlar “yeşil hastane” kavramının benimsenmesinde önemli rol oynamaktadır (Özkan ve Gökdağ, 2019). Yeşil hastane tasarımı, gün ışığının kullanımını, uygun yapay aydınlatmayı, yerel mimari formları, doğal ve toksik olmayan malzemeleri, iyi iç mekân hava kalitesini ve ergo- nomiyi içerir. Çevreci bir yaklaşımla yapılan bu yapılar, hastaların iyileşmesine etkisi olan klima, aydınlatma gibi unsurlarla hastaların üzerindeki stresi azaltırken, enerji tüketiminin iyi yönetilmesine de katkı sağlamaktadır (Özkan ve Gökdağ, 2019). Yeşil hastane kavramının farklı tanımları bulunmaktadır. Federal Çevre İcra Dairesi, yeşil ve sürdürülebilir hastaneyi enerji, su ve malzeme kullanma verimliliğini artıran, daha iyi yerleşim ve tasarım yoluyla yapının insan sağlığı ve çevre üzerindeki etkilerini azaltan uygulamalar olarak tanımlamaktadır (Howard, 2003). Amerika Birleşik Devletleri Çevre Koruma Ajansı’na göre bir hastanenin yerleşiminden tasarım, inşaat, işletme, bakım, yenileme ve yıkımına kadar tüm yaşam döngüsü boyunca çevreye duyarlı uygulamalardan yararlanılması yeşil hastane anlayışıyla örtüşmektedir (Bandhauer vd. 2013). Zararsız Sağlık'a göre yeşil ve sağlıklı bir hastane, çevresel etkisini sürekli azaltarak ve nihayetinde hastalık yüküne katkısını ortadan kaldırarak halk sağlığını destekle- yen hastanedir. İnsan sağlığı ve çevre arasındaki bağlantıyı tanımakla birlikte yerel ihtiyaçları çevresel eylemlerle

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=