Yalıtım Dergisi 200. Sayı (Kasım-Aralık 2021)
22 Yalıtım / Kasım-Aralık 2021 yalitim.net cağını düşünüyoruz. Umarız, 2022 ülkemiz ve tüm dünya için pandeminin geride kaldığı, sağlık, huzur, mutluluk ve başarı dolu bir yıl olur. EMRULLAH ERUSLU İZODER Yönetim Kurulu Başkanı G erek inşaat sektöründe gerek ihracatta iyileşme bek- lentisi içerisinde olan yalıtım sektörü, tüm dünyayı tehdit eden koronavirüs nedeniyle bir belirsizlik içeri- sinde kalsa da 2020 yılını 2019’dan daha başarılı tamamladı. Türkiye yalıtım sektörünün çatı kuruluşu İZODER ola- rak, sektörümüzün sorunlarının çözümüne yönelik doğru stratejilerin oluşturulması ve pazarımızda görülen eğilim- lerin düzenli olarak takip edilebilmesi için her yıl yenilenen analizler yapıyoruz. Türkiye’de ısı yalıtımı ama- cıyla kullanılan ürünlerin toplam tüketimi 2020 yılında 15,2 milyon metreküp olarak gerçek- leşti. Isı yalıtımı sektöründe kümülatifte yüzde 10,3’lük büyüme, su yalıtım pazarında ise 2019 yılı ile mukayese edildiğinde 2020’de yüzde 13,2 oranında büyüme gerçekleştiği görüldü. Su yalıtımına yönelik ürünlerin toplam tüketimi 160.2 milyon metrekare olarak gerçekleşti. Isı yalıtımında toplamda üretimden satışlarda 4,5 milyar TL pazar büyüklü- ğümüz var. Su yalıtımında ise 3,5 milyar TL seviyesinde pazar büyüklüğümüz var. Toplam pazar büyüklüğümüz ise 26 milyar TL. Isı yalıtımı, üretimden satışlar 4,5 milyar TL iken uygu- lama ile birlikte pazar büyüklüğü 19 milyar TL’ye çıkıyor. (Isı yalı- tımı ve su yalıtımı pazarları ile ilgili bu rakamlara yurt dışı satışlar dahil değildir). 2021 yılında yayımladığımız ‘İZODER Türkiye Isı ve Su Yalıtım Pazarı Raporu’na göre ülkemizde kişi başı ısı yalıtım malzemesi tüketimi 2020 yılında 0.18 metreküp oldu. AB’de kişi başına yalıtım malzemesi tüketimin, ülkemizdeki kişi başına tüketimin 2.5 ila 3 kat üstünde. AB’de 2018 yılı kişi başı yalıtım malzemesi tüketimi ortalama 0,526 m3/kişi olarak gerçekleşti. Türkiye’de 2020 yılında kullanılan 15,2 milyon metreküp ısı yalıtım ürünlerinin yüzde 90,5’i binaların yalıtımında, kalanı ise tesisat yalıtımında kullanıldı. Türkiye ile benzer bir oranın söz konusu olduğu AB’de ise binalarda kullanım yüzde 88 seviyesinde. Bugün yalıtım sektörü olarak, gelişmiş ülkelerde üretilen her şeyi yüksek kalitede üretiyoruz. Türkiye’nin her yerinde hem uygulayıcılarımız hem satıcılarımız hem de bölgesel üreticilerimiz var. Geniş bir coğrafyada, iklim kuşaklarına uygun üretim kabiliyetine sahibiz. 2021 yılında, 2020’de olduğu gibi verimli ve hareketli geçen yalıtım sektöründe ihracatın da arttığından bahse- debiliriz. Isı yalıtım sektörünün ürünleri havaleli olduğundan ihracat ürünü olarak çok rekabetçi bulunmuyor. Bugün ana ihracat pazarlarımız AB ülkeleri, Türk Cumhuriyetleri ve MENA bölgesinden oluşuyor. Aynı zamanda ABD ve Uzak Doğu pazarına da ihracat yapıyoruz. İhracat potansiyeli olan bir sektör olarak ihracatımızın, yapılacak planlı yatırımlarla katlanabileceğine inanıyoruz. “Yalıtımla İlgili Yasal Düzenlemeler Henüz AB Seviyesinde Değil” Yürürlükteki mevzuatlarımızla halen 2008 yılında belirle- nen enerji limitlerini kullanıyoruz. Biz 12 yıldır enerji verimliliği anlamında yerimizde sayarken AB birçok adım attı. Önce 20/20/20 hedefleri çerçevesinde enerji verimliliğinde en az %20 iyileşme hedefini yerine getirdiler. 2030 yılı için %32,5’luk yeni hedef belirlediler. Bu hedefler doğrultusunda Avrupa’da her ülke 2015 yılında kendi şartlarına uygun olarak neredeyse sıfır enerjili bina tanımları yaptı. AB’de 2019 yılından bu yana yeni kamu binalarının tümü neredeyse sıfır enerjili olarak üretiliyor. 2020 yılının başından itibaren ise tüm yeni binalar neredeyse sıfır enerjili olarak yapılıyor. Yeni binalar ülkelerce tanımlanan bu limitler dahilinde yapılmak zorunda. Bina enerji verimliliği konusunda gelişmiş ülkelerde birim metrekare/yıl olarak enerji tüketimi 30-50 kw mertebelerinde belirlenmiş durumda. Bina tasarlanırken, ‘bu binanın ısıtma ve soğutmaya yönelik birim metrekaredeki yıllık toplam enerji tüketimi 30 -50 kW mertebelerinde olmalıdır’ deniliyor. Ayrıca ‘Pasif ev’ konsepti de her geçen gün yaygınlaşıyor. ‘Pasif ev’de ısıtma için harcanacak enerji tüketimi 15 kwh/ metrekare/yıl üzerine çıkılamıyor. Türkiye’de ise hala birim metrekarede yıllık 120-150 kw seviyesinde enerji tüketen binalar üretiyoruz. AB ülkeleri ile aramızda neredeyse 4-5 kat fark var. Ayrıca Erzurum gibi dördüncü ve en soğuk iklim bölgelerinde yer alan illerimizde bu rakam yalıtımsız binalar için 250 kw’ye kadar çıkabiliyor. Ülkemizde yalıtım ile ilgili yasal düzenlemeler henüz AB ülkeleri seviyesinde değil. Şimdi AB ile aradaki farkı kapata- cak şekilde büyük ve kararlı adımlar atarak enerji verimliliği hedeflerimize ulaşmamızın zamanı. TS 825 Binalarda Isı Yalıtım Kuralları Standardının 2019 yılı içerisinde başlayan DOSYA
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=