Yalıtım Dergisi 198. Sayı (Temmuz-Ağustos 2021)
30 Yalıtım / Temmuz-Ağustos 2021 yalitim.net RÖPORTAJ İZODER YÖNETİM KURULU BAŞKANI EMRULLAH ERUSLU: Dergimizin bu sayısında insan sağlığı üzerinde birçok olumsuz etki yaratan gürültünün yalıtımı konusunu mercek altına aldık. “Günümüzde daha da önem kazanan ses yalıtımı doğru bir şekilde nasıl uygulanmalıdır?, Ses yalıtımı konusunda konut alırken nelere dikkat edilmeli?, İnşası bitmiş yapılarda ses yalıtımı çözümleri nelerdir? Ses yalıtımı konusunda yönetmelik ve denetim konusunun durumu nedir?.. İZODER Yönetim Kurulu Başkanı Emrullah Eruslu ile ses yalıtımı konusunu A’dan Z’ye konuştuk. “İNSAN SAĞLIĞINI OLUMSUZ ETKİLEYEN GÜRÜLTÜ, MUTLAKA MÜCADELE EDİLMESİ GEREKEN BİR KONUDUR Geçmişten günümüze kullanılan ses yalıtım çözümleri nelerdir, konunun tarihçesi hakkında bilgi verebilir misiniz? Gürültü ile mücadele, gelişmiş ülke- lerin uzun süredir üzerinde durdukları bir konudur. Nobel ödüllü ünlü Profe- sör Robert Koch: “Gün gelecek, insan- lar, kolera, veba gibi hastalıklara karşı açtıkları savaşı, gürültüye de açacaktır” demiştir. İnsan sağlığı açısından yarat- tığı sakıncalar, günümüzde gürültünün mutlaka mücadele edilmesi gereken bir tehlike olduğunu gösterir. Bu mücade- lede ses yalıtımının büyük önemi vardır. Gürültü insan hayatında yeni olma- dığı gibi yıllardır, yalıtımı, çözümü ve getirdiği sorunlar üzerine birçok araştırma yapılmıştır. 1973’de Dünya Sağlık Örgütü (WHO) çalışma grubu, gürültünün, insan iyiliğine karşı ana bir tehdit olarak görülmesi gerektiğini bildirmiştir. Araştırmalar, sürekli 55 dB mertebelerindeki gürültü- nün, sinirlilik, saldırganlık ve uyku düzensizlikleri yarat- tığını gösteriyor. Uzun süreler yüksek gürültü düzeyi ile karşı karşıya kalındı- ğında beyin adrenalin salgılıyor, vücut ‘savaşma’ konumuna geçiyor ve sonuçta psikolojik sorunlar ve hipertansiyon gibi rahatsızlıklar ortaya çıkabiliyor. Örneğin havalimanlarının kalkış ve iniş güzergâh- larında yapılan bir araştırma, 10 yıl içinde kalp rahatsızlıklarının iki katına çıktığını, uyku hapı kullanımının ise yüzde 20 ile yüzde 50 arasında arttığını göstermiştir. Yaşadığımız konut, okul, işyeri vb. binalar ile çevreyi istenmeyen seslerden yalıtarak gürültünün zararlı etkilerinden korunmak; kayıt stüdyoları, sinema, konser salonu vb. mekânları istenme- yen seslerden yalıtarak gerekli kullanım koşullarını oluşturmak; jeneratör, hid- rofor, kalorifer vb. gürültülü mahalleri yalıtarak çevreye yaydıkları gürültüyü azaltmak amacı ile ‘ses yalıtımı’ uygu- lamaları yapıyoruz. Geleneksel olarak yapı elemanları, havada oluşan sesin komşu mekâna geçişine kütleleri ile karşı koyar. Buna kütle kanunu adı verilir. Dolayısıyla, bir
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=