Yalıtım Dergisi 186. Sayı (Eylül 2019)

Yalıtım / Eylül 2019 23 yalitim.net ekonomisine çok büyük avantaj sağlayabilecek bir sistemdi. Türkiye’yi düşündüğümüzde yatırımların büyük bölümü arsa ve konutlarda yapılıyor. Bunlar, katma değeri olmayan ölüm yatırımlardır. Uzun süre yatırımların değerlenmesi bekleni- yor ve sonrasında yüksek bir bedelle satışı gerçekleştiriliyor. Bu şekildeki bir yapıda devlet istifade edemiyor. Hem vergi ödenmiyor hem de ilave gelir elde ediliyor, yani sadece rant elde ediliyor. Bunun ABD’deki uygulamalarını inceledik ama ne yazık ki yasalaşması mümkün olmadı; ancak 11. Kalkınma Planı’nda yer aldı ve bu durumdan oldukça memnunum...” ISI, SU, GÜRÜLTÜ YALITIMIYLA ILGILI YÖNETMELIKLER YAYINLANDI “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda görevim sırasında İstanbul’da emsal artışıyla ilgili hiçbir belgeyi imzalamadım. İstanbul’da mevcut planın dışında bir planın altına imza atma- dım, arkadaşlarıma da attırmadım. İstanbul zaten yeterince yüksek nüfusa sahip ve yoğunlaşmanın fazla olduğu bir şehir. Bu nedenle emsal artışları ve dikey yapılaşma doğru değil. İller Bankası Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı olduğun- dan, belediyelerin altyapı hizmetleri için önemli desteklerde bulunduk; ancak bina yapmaları için hiçbir maddi destek sağ- lamadık. Her zaman yatırıma yönelik projelere destek verdik. En önemli projelerimizden biri otopark yönetmeliği oldu; fakat bu konu nedense sürekli erteleniyor. Türkiye’de ilk defa ger- çekçi bir otopark yönetmeliği oluşturuldu. Ayrıca yine benim dönemimde Binalarda Isı Yalıtım Yönetmeliği revize edildi, su yalıtımı ve gürültü yalıtımıyla ilgili yönetmelikler devreye girdi. Unutmayalım ki insanı gam, duvarı nem yıkar. Türkiye’deki iskele sistemlerinin kurulmasıyla ilgili ciddi eğitimler verildi. Enerji Kimlik Belgesi ile ilgili ciddi adımlar atıldı. Ancak tabii ki yeterli değil, bu konularda daha fazla adım atılması gere- kiyor. Ayrıca Türkiye’de ilk defa su geçiren beton konusunda da çalışmalar başlatmıştık...” KOMPOST VE BIYOGAZ TESISLERI KURULDU “Türkiye’de 35 tane çöp depolama alanını bioreaktöre dönüştürdük. Seksenin üzerinde hayvan çiftliğinde biyogaz tesisi kurdurduk. Türkiye’deki hayvan çiftliklerinde bir yılda 156 milyon ton hayvan gübresi oluşuyor. Bu önemli seviyede bir atık miktarı ve bu atıklar için ya kompost tesislerin ya da biyogaz tesislerinin kurulması gerekiyordu. Bu konuya ilişkin adımlarımız attık. Türkiye’de ilk defa tehlikeli atıkları izleme (MoTAT) sistemini kurduk. Bir tehlikeli atığın oluştuğu konumda, bertaraf tesisine kadar geçen süreci izleyebiliyo- ruz. 2016 yılında başlayan, 2017 yılında da kademeli olarak Türkiye genelinde yaygınlaşan ve halen devam eden Sıfır Atık Projesi hayata geçirildi. Sıfır Atık Projesinin amacı atıkların kaynakta ayrı toplanması sağlamak, geri kazanılan atıkları tekrar tekrar kullanıma sokmaktı. Kısaca hedefimiz Sıfır Atık projesi ile döngüsel ekonomiye geçiş sağlamak ve atık sanayi sektörü oluşturmaktı. Birçok şehirde kentsel dönüşüm projeleri başladı...” KENTSEL DÖNÜŞÜM KANUNU GÖZDEN GEÇIRILMELI “İstanbul Fikirtepe’deki kentsel dönüşüm projesi önce Bakanlık ile başladı, sonra belediyeye devredildi, sonra yeniden Bakanlığa geçti. Türkiye’nin kangren olmuş projelerinden birisi olduğunu söyleyebilirim. İlgili tüm birimler tarafından tam müzakere edilmeden, vatandaş ile müteahhit doğrudan karşı karşıya getirildiğinden, sıkıntılar oluşmuş durumda. Yerel yönetimler sağlıklı altyapı kurmadan, vatandaşın da şirketleri araştırmadan anlaşmalar yapması ciddi sorunlara yol açmış. Bu alanla ilgili altyapı çalışmalarını oluşturduk ve belli bir seviyeye getirdik; ancak kangren ileri safhada idi. Bu sorunun çözümü için yeni bir yasal düzenleme yapılması şart. Müteahhittin altı ay inşaata başlamaması durumda söz- leşmenin devredilmesi olumlu olabilir. Şu an birkaç bölgede ilerleme sağlandı ve bu firmaların tamamı ekonomik açıdan güçlü firmalar. Bazı alanlarda arsa alınıp başka bir firmaya satma mantığı ile hareket eden kişiler olmuş. Bunlar yasa ile mutlaka önlenmeli. Kentsel Dönüşüm Kanunu yeniden gözden geçirilmeli. Kentsel dönüşüm, şehri yenilemek, yaşanabilir hale getirmek, binaları güvenli ve sağlıklı bir hale getirmektir, birilerinin rant kapısı değildir.”