Yalıtım Dergisi 179. Sayı (Şubat 2019)

18 Yalıtım / Şubat 2019 yalitim.net RÖPORTAJ yeni ve gelişen/değişen teknolojilerin ilgili birimlere de anla- tılması gibi konularda çalışmaların başlatılmasını sağlıyoruz ve içerisinde yer alıyoruz. Üyesi olduğumuz Yapı Ürünleri Üreticileri Federasyonu tarafından organize edilen, üniver- sitelerin ilgili bölümlerine yönelik seminerlerde beton katkı teknolojilerini anlatıyoruz. Eğitim kurumları tarafından gelen talepler doğrultusunda güncel beton teknolojileri, Türkiye yapı mevzuatlarındaki değişiklikler ve katkılara yönelik bil- gileri paylaşıyoruz. THBB tarafından düzenlenen Laboratuvar Teknisyenleri Kursları’na sponsorluk ve Eğitim Desteği ile sektöre yönelik bilinçlendirme çalışmalarına katkı sağlıyoruz. Derneğimizin üyesi firmaların, güçlü teknik donanıma sahip temsilcilerinin oluşturduğu KÜB Teknik Komitesi, sek- törün gereksinimi olarak inovatif gündemi takip ediyor ve bilgilendirme yazıları, sunumlar hazırlayarak ve ilgililerle paylaşarak çok önemli çalışmalara imza atıyor. KÜB Teknik Komitesi’nin hazırladığı yazıları E Bülten üzerinden payla- şıyoruz. Ayrıca sürdürülebilir çevre politikalarını önemsiyoruz. Çevresel Ürün Beyanı üzerine çalışıyoruz. Beton katkıla- rında, üyesi olduğumuz Avrupa Beton Katkıcıları Federasyonu EFCA’nın model EPD’leri (Çevresel Ürün Beyanı) üyelerimiz tarafından beyan ediliyor. Böylece şu an için ülkemizde gönül- lülük noktasındaki EPD’leri, Avrupa ile eş zamanlı olarak uyguluyoruz ve ülkemizde öncü oluyoruz. Yeni bir çalışmamız da “Kimyasal Katkı Sektörü Faaliyet ve Beklenti Endeksi”ni oluşturmak. Bütün üye firmalarımızın iştirak ettiği bu çalışmada sektörümüzün aylık bazda nabzını ölçerek, gelecek döneme yönelik tahminler oluşturuyoruz. Web sitemizde katkı endeksini aylık olarak paylaşıyoruz. YALITIM: Türkiye’deki katkı maddeleri sektörünün duru- munu nasıl değerlendiriyorsunuz? SUAT SEVEN: Türkiye beton katkıları üretimi açısından yerli ve yabancı birçok firmanın yer aldığı önemli bir pazara sahip ve Avrupa ülkelerindeki üretim hacimlerine göre oldukça farklı bir yerde. Avrupa’nın hacimsel olarak en büyük beton ve beton katkı pazarı Türkiye. Pazarın büyüklüğüne ilişkin veri- lere bakıldığında üretim istihdam, ihracat kapasitesi açısından katkı sektörünün ekonomiye getirisi daha net anlaşılabilir. Almanya, İngiltere, İspanya, Fransa ve İtalya gibi Avrupa’nın inşaat ve beton pazarının önde gelen ülkeleri dahil olmak üzere EFCA’nın 11 üye ülkesinin verilerine göre 2017 yılı Avrupa’daki beton katkı pazarı hacimsel olarak 1.3 milyon ton mertebesinde. Türkiye, kabaca 600 bin ton ile bu pazarı yüzde 46 oranında temsil ediyor. Esasen bu doğal ve beklenmesi gereken bir oran. Beton katkı sektörünün yıllık büyüme trendleri hazır beton, çimento ve inşaat sektörlerinin verilerinin bileşkesi ile paralel. Nitekim ülkemiz, 2017 yılı verilerine göre yıllık 115 metreküp mertebesindeki hazır beton üretim hacmi ile Avrupa’nın birinci hazır beton pazarı. Bu hacimsel öncülüğün haricinde Türkiye inşaat ve beton sektörü uyguladığı yenilikler, zor şartlardaki imalat teknikleri ve ürün teknolojileri ile Avrupa’da sektöründe söz sahibi ve etkin bir konumda. YALITIM: Sektörün geleceği ile ilgili yorumlarınızı alabilir miyiz? SUAT SEVEN: Beton kimyasal katkı teknolojileri, bilimsel gelişmeler ve inovasyonlar ile gelecekte de beton ve inşaat sektörüne hem teknik ve ekonomik hem çevresel katkılar sağ- lamaya devam ederken, bazı yeni uygulamalar ve imalatlar için de ilham verecektir. Türkiye ekonomisinin güçlü lokomotif sektörlerinden birisi olan inşaat sektöründeki hızlı gelişmeler ve büyük ölçekli projeler, kimyasal katkı üretim kapasitesinin benzer şekilde artmasına neden olmuştur ve olacaktır. YALITIM: Sektörün sorunları ve bu sorunların çözümü konu- sundaki önerileriniz nelerdir? SUAT SEVEN: Kimyasal katkı sektörünün 2018 yılı dina- miklerini etkileyen en önemli faktör, hammadde girdilerinin USD veya Avro bazında olması ancak nihai ürünlerin piyasaya arzının TL bazında gerçekleşmesi olmuştur. Üreticiler, döviz bazında aldıkları hammaddelerin, TL’nin devalüasyonu ile birlikte, üretim maliyetlerine yaptığı etkiyi aynı oranlarda satış fiyatlarına yansıtamamışlardır. Üreticiler nezdinde 2018’e yönelik ortak yorum, kârlılık oranlarındaki keskin düşüşler- dir. Sektörümüzün bir diğer gerçeği de uzayan vadeler ve vadesinde ödenmeyen alacaklardır. Bu her iki olumsuz faktör sektörün “kaliteli ve sürdürülebilir” bir şekilde büyümesinin önünde engel teşkil etmektedir. Bu durumun devamının pazar- daki bazı üreticilerin sektörden çekilmesine dahi yol açabileceği ön görülebilir. Bu konularda diğer çatı dernekler ve birlikler ile beraber hareket edilmesi, orta ve uzun vadede olumlu ve kalıcı çözümler getirebilir. Kalite anlayışının ve bilincinin ürünlere, çalışma prensiplerine ve etik değerlerine yerleşmesi gerekiyor. YALITIM: Türkiye’de inşaat ve altyapı yatırımlarında katkı malzemeleri kullanımı bilinci ile ilgili yorumlarınız nelerdir? SUAT SEVEN: Sektörde beton uygulamaları ve betonda kullanılan kimyasal katkı teknolojileri konularında mevzuat- ların ve teknik şartnamelerin yenilenmeye ve güncellenmeye ihtiyacı var. Bu noktada ilgili devlet birimleri ve inşaat sektörü derneklerinin ortak bir platformda teknik çözümleri ürete- bilmek için birlikte çalışması gerekiyor. Teknik komiteler kurarak çözüm aranması ve bu kapsamda sektörü, paydaşları ile daha ileriye götürmek gerekiyor. Sektörde zaman zaman karşılaşılan haksız rekabetin önüne geçilmesi için tüketicinin bilinçlendirilmesi ve kalitenin bir zorunluluk hatta rutin hale getirilmesi gerektiğine inanıyoruz.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=