Yalıtım Dergisi 176. Sayı (Kasım 2018)

44 Yalıtım / Kasım 2018 yalitim.net MAKALE Aldrich ve Bond [8] ekstrüde polistiren ve poliüretan köpüğün farklı sıcaklık değerleri için k değerlerini teorik ve deneysel olarak belirlemişlerdir. Yaptıkları çalışmada sıcaklığın artması ile k değerlerinde artış olduğu gözlenmiştir. EPS; işlenebilme özelliği ile birçok alanda ve sektörde yaygın kullanım alanı bulmaktadır. Ekonomik, güvenli aynı zamanda geri dönüşümlü olması da bu ürüne olan ilgiyi her geçen gün artırmaktadır. Kullanım alanlarının her geçen gün çeşitliliği ve artışı ile ürünlerden beklenen özelliklerin de artmasına neden olmaktadır. EPS ürünlerin film ile kaplanarak daha mukavim, yalıt- kanlığı daha iyi ve görsel olarak da daha güzel ürünler elde edilmektedir. Çalışmamızda farklı yoğunluklardaki EPS blok- ların üzerine film kaplama yerine farklı kalınlık ve renklerde reçine kaplanmıştır. Bu malzemelerin istenilen performans koşullarını ne ölçüde karşıladıklarının bilinmesi için yüzeyine kaplamanın uygulanabilirliği, yalıtım özellikleri ve mukavemet değerlerindeki değişimler incelenmiştir. Yapı malzemesinden istenilen performans özelliklerini karşılayan malzemelerin çeşitliliği artmış ve bunun sonucunda ürün seçimi zorlaşmıştır. Polimer malzemelerin ucuz olması, kolay işlenebilmesi, yeterli mekanik, teknolojik, fiziksel ve estetik özelliklere sahip olması, yaygın olarak kullanılmasını sağlamıştır. Alternatif polimer malzemeler ve bu seçimi etkileyen faktörler sürekli araştırılmaktadır. Yalıtımda kullanılacak EPS levhaların karşılaştırmasında bazı özellikler: • Fiziksel özellikler (su ve ısı karşısında davranışı, genleşme katsayısı, yoğunluk, yanıcılık) • Mekanik özellikler • Teknolojik Özellikler (sertlik, sürtünme dayanımı) • Kimyasal özellikler (kimyasallara dayanımı, mor ötesi (UV) dayanımı) • Estetik, yüzey özellikleri, renk ve doku • Ekonomiklik ve bulunabilirlik TS EN 13163:2012+A2, ısı yalıtım mamulleri standar- dında, 16 kg/m 3 ‘den daha düşük yoğunluklardaki ürünlerin binalarda ısı yalıtımı amaçlı kullanılmaması önerilmekte- dir. Bu standartta bütün ürünlerde ve özel uygulamalarda hangi testlerin hangi standarda göre yapılması gerektiği açıklanmaktadır. İlgili standartlarda EPS ısı yalıtım levhaları yoğunluklarına göre değil, mekanik özelliklerine göre sınıf- landırılmaktadırlar [3]. Örneğin çatıda kullanılan malzemeler için seçim kriterleri belirlenmiş; ısı yalıtımı, su yalıtımı ve kaplama örtüsü yönüyle polimer levhalar gruplandırıp karşılaştırılmıştır. istenilen performans özelliklerini sağlayan polimer levhalar; akrilik ve polyester levhaların çatı kaplama malzemesi olarak, polyester, polipropilen ve PVC levhaların su yalıtımı için, polietilen ile poliüretan levhaların ısı yalıtım malzemesi olarak önerilebilir, polistiren esaslı malzemeler darbe, ısı dayanımı, hava direnci ve yanıcılık özellikleriyle yetersizdir [10, 11]. 2. EPS LEVHALARININ UYGULANMASINDA ÖNEMLI ÖLÇÜTLER Yapılarda EPS levhaların kullanılmasında yoğunluk, kalın- lık, mukavemet gibi kriterlerle malzeme seçimi kadar uygu- lanma sırasındaki işçilik ve özen de önemlidir. Bu arada levhaların ve kaplamanın hasar görmemesi, ısı ve su yalıtımı yönüyle sürekliliğin sağlanması oldukça önemlidir. Levhadaki herhangi bir hasar uygulama sonrasında ısıl köprülerin oluş- masına neden olacaktır. Bu durum ise yalıtımdan istenilen performansın ortaya çıkmasına engel olmaktadır. Bunun yanında binanın durumundan dolayı da oluşan ısı köprüleri mevcuttur. Bu ısı köprülerini ayrıntılı inceleyerek yalıtımda başarı derecesi artırılabilir. Binalarda oluşan ısı kayıpları yaklaşık olarak Şekil 2’de verilmiştir. Binalarda ısı kayıpları yapının mimari özelliklerine göre değişiklik gösterir, genel olarak çok katlı binalarda, toplam ısının %40’ı dış duvarlardan, %30’u pencerelerden, %7’si çatılardan, %6’sı bodrum döşemesinden, %17’si de hava kaçaklarından oluşur. Tek katlı binalarda ısı kayıpları dış duvardan %40, çatıdan %20, pencerelerden %20, bodrum- dan %15, hava kaçaklarından da %5 olarak tespit edilmiştir. 3. ISI KÖPRÜSÜ ÇEŞITLERI Konutlarda oluşan ısı kayıpları, %40-45’i yalıtılmamış duvarlardandır. Binaların farklı elemanlarının birleşim nok- talarında (duvar, pencere, betonarme-tuğla) ısı kaçışları olan yerlere ısı köprüsü denir. Isı köprüleri önemli etkiye sahip olup, iç hacimden dış ortama ısı kaçışını arttırırlar ve iç hacim- deki yüzey sıcaklıklarını düşürürler. Bu kayıplara betonarme yapılarda daha çok karşılaşılır. Isı köprüleri üç şekilde olabilir: 1. Konstrüktif ısı köprüleri: Yalıtımlı bir dış duvarda yer alan pencerelerin üzerindeki panjur yuvaları veya yalıtımlı bir çatıdaki ahşap kirişler. 2. Geometrik ısı köprüleri: Bina köşe ve kenarları. Şekil 2. Tek katlı binalarda oluşan ısı kayıpları Çatı %20 Duvar %40-45 Kapı-Pencere %20 Taban %10

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=