Yalıtım Dergisi 172. Sayı (Temmuz 2018)

22 Yalıtım / Temmuz 2018 yalitim.net tedbirlerle riskleri minimize etmek gerekiyor. kitapta tüm bunları yaşanmış vakalarla anlatmaya çalıştım. Kitabın bir özelliği de okurun kendini ölçümleyebilmesi. Testi, kitabı okumadan çözüp, sonrasında en azından bazı bölümleri okuduktan sonra bir daha çözerse, kendini geliştirdiği yön- leri çok kolay görebiliyor, ölçümleyebiliyor. Okur bunu, örümcek metodu olarak adlandırılan basit bir şematik su- numla yapabiliyor. Dolayısıyla kendisinin değişik konularda hangi seviyede olduğunu görebiliyor... ” KILIT ELEMAN KAYBI... “ Yöneticilere kitaptaki başlıklar çerçevesinde birkaç tavsiyede bulunabilirim. Mesela İnsan Kaynakları ... Son dönemde PricewaterhouseCoopers’ın 1400’den fazla yö- neticiyle gerçekleştirdiği risk araştırmasında, yöneticilerin yüzde 45’inin ‘Kilit Eleman Kaybı’nı öncelikli risk olarak de- ğerlendirdiği görüldü. Gerçekten kilit elemanların kaybedil- mesi ciddi risklerden birisi. Türkiye’de firmalarda gereken değerin verilmemesinden dolayı birçok değerli eleman elden kaçırılıyor. Ayrıca üst düzey yöneticilerin, alt pozisyonlar- daki yönetici adaylarını, kendilerine tehdit olarak gördük- lerinden, olabildiğince erken pasifize etme çabalarıyla çok sık karşılaşılıyor. Bu, herhalde bir işletmeye yapılabilecek en büyük kötülük. Kilit bir elemandan tabii ki vazgeçilebi- lir. Etik dışı davranışta bulunursa bunun affı yok. Ayrıca bu eleman kendiyle barışık değilse, takım çalışmasından öteye birlikte çalıştığı insanların önünü açamıyorsa, tek tabanca çalışmak istiyorsa bu aday da tabii ki üst düzey yöneticilik için uygun olmaz. Fakat sadece rekabet için önü kesiliyorsa bu şirket için hiç de iyi bir şey değildir... ” TORPIL GEMIYI DE, ŞIRKETI DE BATIRIR “ İnsan Kaynakları konusunda firma yöneticilerinin eleman seçme ve değerlendirmede çok dikkatli olmalarını öneririm. Bu konuda ‘En iyinin, iyinin düşmanı’ olduğuna inanıyorum. Yani en iyi profesyoneli bulacağım diye bir sene beklenmez. Ayrıca insan kaynakları firmalarından da destek alınması gerektiğini düşünüyorum. Bu hatayı geçmişte ben de yaptım fakat artık Türkiye’de çok iyi İnsan Kaynakları firmaları var. Geleneksel yöntem olarak başvuranı dinliyo- ruz, gözünün içine, kariyerine bakıyoruz ve sonunda karar veriyoruz fakat aslında birçok şeyi de gözden kaçırıyoruz. Bu konuda hizmet veren uzman firmalarsa kişinin sosyal yönden nasıl bir yapıya sahip olduğu, liderlik vasfının olup olmadığı gibi unsurları olabildiğince bilimsel yöntemlerle irdeleyebiliyorlar. Yani eleman seçiminde profesyonel des- tek almaktan kaçınılmaması gerektiğini düşünüyorum. Bir elemanı yönetici olarak işe aldıktan altı ay sonra yanıldığı- nızı anladığınızda, şirket sırlarınızı da paylaşmış olduktan, ciddi bir zaman kaybettikten sonra işleri yeniden toparla- mak o kadar kolay olmuyor. İnsan Kaynakları ile ilgili di- ğer bir uyarım ise ‘Torpilin gemiyi batırdığı gibi firmayı da batırabileceği’nin bilincinde olunması. Bu konuda profesyo- nel yöneticilerin biraz dik durması lazım. Torpil ile tavsiyeyi veya referansı karıştırmamak gerekiyor... ” PAZARLAMA FAALIYETLERI BUZKIRAN GEMISININ IŞLEVINI GÖRÜR “ Kitaptaki başlıklardan birisi olan Pazarlama ise fir- malar için oldukça önemli bir konu. Pazarlama faaliyetleri bir bakıma buzkıran gemisinin işlevini görür. Önden gider, yolu açar, arkadan satış gemileri gelir. Fakat Türkiye’de pa- zarlamaya maalesef bazı yanlış anlamlar atfediliyor. Doğru pazarlama ise gerçek bir pazar araştırmasını, Ar-Ge’yi, ciddi satış faaliyetlerini içerir. Büyük ve düzgün bir firma olma amacı güden bir kuruluşun pazarlamaya önem vermemesi büyük bir handikap oluşturur... ” TEDARIKÇILER KONUSUNDA DIKKATLI OLMAK GEREKIYOR “ Satın Alma konusunda söylenecek çok şey var... Satın alma genellikle firmaların yüzde 40 ile 60 arasında maliye- tinin önemli kısmını oluşturur, hele ki bir üretim şirketiyse. Dolayısıyla tedarikçiler konusunda çok dikkatli ve alterna- tifli olmak, prensipleri çok iyi ortaya koymak, genellikle de kalite belgesi olmayan üreticilerden mümkün olduğunca kaçınmak gerekiyor. Bu konulara dikkat edilmemesi ileride iş kaybına, büyük tazminatlar ödenmesine, zamanında teda- rik sağlanamadığı zaman da imaj ve müşteri kaybına neden olabilir... ” YÖNETIM KURULU YERLI YERSIZ MÜDAHALE ETMEMELI “ Yönetim Kurulu da kitabın önemli başlıklarından bi- risi. Türkiye’de yönetim kurulu üyeleri genelde profesyonel yöneticilerin işlerine yerli yersiz müdahale ederler. Tabii ki yönetim kurulunun büyük yetkileri vardır. Ayda bir, üç ayda bir konulan bütçeye göre hesap sorar ama iş programlarına ve işin yürümesi sırasında şirketin CEO’su veya genel müdü- rünün yaptığı plana müdahalede bulunmaması ve o kişileri önemsizleştirmemesi lazım. Çünkü yönetim kurulunun her müdahalesinde profesyonel yöneticinin çalışanlar gözündeki değeri düşüyor, yönetici pozisyonu sorgulanıyor, anlamsız- laşıyor... ” TAKIP, SATIŞIN KALBIDIR “ Satış , bir firmanın en önemli departmanlarından... Sa- tış kadrolarında yaşanan en büyük risklerden birisi ise müş- terinin ‘çantada keklik’ görülmesi. Fakat artık günümüzde böyle bir şey yok. Takipçilik çok çok önem kazanmaya baş- ladı. Bugün herkes iyi üretim yapabiliyor, dolayısıyla gerçek- ten farklılığı ‘takip’le de müşteriye anlatabilmek gerekiyor. HABER & RÖPORTAJ

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=