Yalıtım Dergisi 171. Sayı (Haziran 2018)

52 Yalıtım / Haziran 2018 yalitim.net İNŞAAT SEKTÖRÜNE ULUSAL YETERLILIK SISTEMI PENCERESINDEN BAKIŞ MAKALE YAŞAR TUNA ZORLU Uzman Yardımcısı Mesleki Yeterlilik Kurumu Ü lkemizde nitelikli insan kaynağının oluşmasında önemli görevler üstlenen Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK), 2006 yılında ulusal yeterlilik sis- temini oluşturmak ve işletmek üzere kurulmuş- tur. Bu amaç doğrultusunda MYK, nitelikli insan kaynağının yetişmesinde eğitime girdi sağlayan ulusal meslek standart- larının (UMS) ve ulusal yeterliliklerin (UY) hazırlanması ile bu meslek standartları ve yeterlilikleri temel alan, kalite güvencesi sağlanmış ölçme, değerlendirme ve belgelendirme sisteminin kurulması ve işletilmesine yönelik görevleri yerine getirmektedir. Bu kapsamda sektörü ve mesleği temsil kabiliyetine sahip kurum ve kuruluşlarca ya da çalışma gruplarınca hazırla- nan UMS’lar, bir mesleğin başarıyla icra edilebilmesi için MYK tarafından kabul edilen gerekli bilgi, beceri, tavır ve tutumların neler olduğunu gösteren asgari normlar olarak tanımlanmaktadır. UY’ler ise ulusal ya da uluslararası meslek standartları temel alınarak hazırlanan, ilgili meslekte MYK Mesleki Yeter- lilik Belgesi sahibi olmak isteyen adayların sahip olduğu bilgi, beceri ve yetkinlikleri gösteren öğrenme çıktıları ile bu bilgi, beceri ve yetkinliklerin hangi ölçme araçları (teorik sınavlar, performansa dayalı sınavlar vb.) kullanılarak ölçüleceği ve başarılı adaylardan sınavlarda sergilemesi beklenen asgari performans düzeyinin tanımlandığı dokümanlardır. MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi, Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) tarafından akredite edilmiş ve ulusal yeterliliklerde sınav ve belgelendirme yapmak üzere MYK tarafından yet- kilendirilmiş belgelendirme kuruluşları (YBK) tarafından düzenlenen teorik ve uygulamalı sınavlardan başarılı olan bireylere düzenlenmektedir. Adaylar, UY’lerde tanımlanan başarı şartlarını sağladıkları takdirde ilgili alanda MYK Mesleki Yeterlilik Belgesine ulaşabilmektedirler. Türkiye’de çalışma hayatının önemli sorunlarından biri, iş kazaları ve meslek hastalıkları olarak gösterilmektedir. İnsani boyutu bakımından hem işçi ve işveren, hem de devlet açısından iş kazaları ve meslek hastalıklarının pek çok olumsuz etkisinin bulunması, konunun hassasiyetle incelenmesinin gerekliliğini göstermektedir. Ülkemizde 2012-2016 yılları arası Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından kayıt altına alınan iş kazası sayılarına baktığımızda her yıl 60 binin üzerinde iş kazasının meydana geldiği görülmektedir. Bu kazaların inşaat sektöründe ger- çekleşme oranı ise yüzde 13 ile 22 aralığındadır. Herbert W. Heinrich’in 1920’lerin sonlarında, 75 bin sanayi kaza raporu üzerinde yaptığı ve Domino Teorisi olarak bilinen çalışmasına göre iş kazalarının • Yüzde 88’i tehlikeli hareketlerden • Yüzde 10’u tehlikeli durumlardan • Yüzde 2’si kaçınılmaz ve sebebi bilinmeyen hareketlerden kaynaklanmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayınlanan istatistik- lere göre 2016 yılında Türkiye’de tarım dışı istihdam edilen kişi sayısı 21.754.000 olup, bu kişilerin 1.836.000’i inşaat Grafik 1. 2012-2016 Yılları Arası İş Kazası İstatistikleri

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=