Yalıtım Dergisi 147. Sayı (Haziran 2016)
MAKALE 52 Haziran 2016 • www.yalitim.net C. KÜTLESEL ETKI Yapının üçüncü boyutunda ön plana çıkması istenen ya da yapının diğer bölümlerine göre daha önde olan çıkma ve balkon gibi yapı bölümleri, tuğla ile kaplanmakta ve böylelikle, yapı bütününde ve kentsel siluet içinde, derinlik ve gölge etkisi veren kontrastların oluşumu ve yansıması sağlanmaktadır (Şekil 7) (1, s.165-166). Cephe yüzeyi tamamıyla düz olan bazı binalarda da derinlik ve gölge etkisi veren kontrasları oluşturmak için cephenin bir bölümü tuğla ile kaplanmıştır. Bu bağlamda, tuğlanın kentsel mekanı biçimlendiren bina cephelerinde farklı karakterlerde kullanıldığı ve yüzeylerin de buna bağlı olarak farklı mekânsal etkiler oluşturduğu görül- mektedir. Yukarıda açıklanan farklı kullanım biçimlerinin, araştırma çalışmasının konusu olan cephe kaplama tuğlasının kullanım performansına doğrudan etkisi vardır. Şöyle ki; Söz konusu farklı kullanım biçimleri; • Tuğlanın bina cephesindeki kullanım oranlarını (azaltmakta ya da çoğaltmakta) etkilemektedir. • Tuğlanın cephede farklı yerlerde (örneğin; sadece subasman bölgesinde ya da çatı parapet bölgesinde) kullanımını öngörmektedir. • Tuğla ile ilgili cephede farklı uygulama ve detay çözümlerini getirmektedir. Bu farklı durumlar da, araştırma çalışmasında incelenen bina örneklerindeki cephe kaplama tuğlalarında meydana gelen hasar ve bozulmaların içeriğini ve boyutlarını doğrudan etkilemektedir (Şekil 8). 2. ARAŞTIRMA ÇALIŞMASI Cephe kaplama tuğlasının kullanım performansının araş- tırılması amacıyla Eskişehir kentindeki çok sayıda bina üze- rinde inceleme yapılmış ve bunlardan 52 adetin üzerinde farklı biçimlerde ve oranlarda hasar ve bozulma oluşumlarına rastlanılmıştır. Hasar ve bozulmaların tespit edildiği binaları, işlevlerine göre; • Kamu binaları • Ticari binalar • Konut binaları (konutlar) • Konut+ticari binalar (konut ve ticaretin bir arada olduğu binalar) olmak üzere dört grup altında toplamak mümkündür. Bu binaların % 23’ünde cephe kaplama malzemesi olarak prese tuğla, % 77’sinde ise plaket tuğlası kullanılmıştır. Kamu binalarının % 67’sinde prese tuğla, % 33’ünde plaket tuğlası, ticari binalar ile konutların tamamında plaket tuğlası, konut ve ticaretin birarada bulunduğu binaların % 20’sinde prese tuğla, % 80’inde ise plaket tuğlası kullanıldığı tespit edilmiştir. Bina örnekleri üzerinde yapılan incelemeler sonucunda cephe kaplama tuğlalarında meydana gelen hasar ve bozul- maları; • Mekanik etkenlerden kaynaklanan sorunlar • Nemlenme sorunları • Renk değişimleri • Liken ve yosun oluşumları olmak üzere dört grup altında toplamak mümkündür (Şekil 9). A. MEKANIK ETKENLERDEN KAYNAKLANAN SORUNLAR Mekanik etkiler ile meydana gelen sorunlar, iç ve dış etken- lerden kaynaklanmaktadır. İç etkenler; zemin suyu, eriyen kar suyu ya da yağış sularının duvar kesiti içinde donarak, meka- nik iç gerilmelere neden olması ile oluşum göstermektedir. Şekil 6. Cephe kaplama tuğlasının uygulandığı bina yüzeyinde strüktürel (kiriş) etki-2 Şekil 7. Cephe kaplama tuğlasının uygulandığı bina yüzeyinde kütlesel etki Şekil 8. Cephe kaplama tuğlasının uygulandığı bina yüzeylerinde mekânsal etkiler Şekil 9. Cephe kaplama tuğlasının uygulandığı bina yüzeylerinde meydana gelen hasar ve bozulmalar
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=