Yalıtım Dergisi 144. Sayı (Mart 2016)

23 Mart 2016 • www.yalitim.net Messe München olarak BAU Fuarı haricinde başka fuar- larımız da var. Mesela BAUMA’da yüz kadar Türk firması yedek listede yer alıyor. Böyle olması, özellikle bu sektörlerde Türkiye’nin durumunu, konumunu ve gelişmeye açık olduğunu gösteriyor. Münih Fuarcılık olarak dünyanın 3 önemli pazarıyla çok ilgiliyiz ve bu pazarlarda rol almayı düşünüyoruz. Bu pazarların birincisi Çin, ikincisi Hindistan, üçüncüsü de Türkiye. Uzun vadede amacımız, Münih’te işin uzmanı olduğumuz fuarlarla Türkiye’de yapacağımız fuarları bağlantılandırmak. BAU ile ilintili örneğimiz SeSa Build organizasyonu oldu. Bu bizim konseptimize de uygun. Biz her zaman küçük olarak başlarız. Etkinliklerimiz “narin bir bitki gibi” başlar ama biz bu etkinliğin içerik olarak çok üst düzey kaliteli ve sürdürülebilir olmasına dikkat ettiğimiz için bizim açımızdan bu şekilde başlamanın bir sakıncası yok. 2018’in şubat ayında bu fuarın daha büyük, daha çok katılımlı konferans ve fuar olarak yeniden yapılacağı kesin. YALITIM: Bugün Türk Yapı Sektörü Raporu açıklandı. Bu raporda Türkiye’de inşaat sektörünün büyümesinin yavaşladı- ğını görüyoruz. Dünya çapında da daralma görülüyor. Siz genel olarak hem Avrupa, hem Ortadoğu, hem de Türkiye pazarlarına baktığınızda yapı sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz? DR. REINHARD PFEIFFER: Bölgesel farklılıklar olduğu açık... Çin ve Türkiye benzer yapılar gibi görünüyor. Fuarlarımızdan gördüğümüz kadarıyla bu iki ülkede de yapı sektörü genel ülke büyümelerinin gerisinde kalıyor. Fakat diğer ülkelerde böyle değil. Örneğin Almanya’da gayrimenkule olağanüstü ilgi var. Almanya, şu an dünyanın en büyük ve en cazip gayrimenkul pazarı oldu. Bunun farklı sebepleri de olabilir, Euro’nun zaafı veya göçmen krizi ile ilintili olabilir. Özellikle göçmen politika- sıyla beraber bir sonraki BAU’da göçmenlerden doğan konut sıkıntısı gündemde olacak. Almanya’nın da 2 milyon göçmeni olduğu zaman, 2 milyon insan nerede konaklayacak? Yani Almanya’da bu trendin tam tersine bir gelişme var, yapı sektörü ortalamanın üzerinde büyüyen bir sektör. Konseptimizi geliştirirken sadece yapı konjonktürüne de bakmıyoruz. Bu zayıflasa bile “Dijitalizasyon”un önüne kim- senin geçme şansı yok. Planlama, uygulama, güvenlik ve akıllı binalar konusunda ciddi bir gelişme olacağı aşikar. Sektör genel olarak küçülse bile bu yanı büyüyecek. Biz zaten birçok konuyu ele aldığımız için bunları da dikkate alıyoruz. Çok daha büyük planda bakıldığında aslında enerji fiyatları o kadar önemli değil. Önem kazanan konu emisyonları düşürmektir. Bunu entegre sistemlerle, kullandığınız akıllı araçla akıllı binayı, akıllı otoparkı birbirine bağlamakla sağlarsınız. Gündemde olan konularımızdan biri budur. Dijitalleşmeyi sadece bina olarak düşünülmemeli, bu binanın topyekün yönetimi ve diğer araç- larla bağlanması olarak düşünülmeli. YALITIM: BAU Fuarı’nın her seferinde yeni bir konseptinin olduğunu görüyoruz. BAU 2017’de hangi konuları gündeme getirmeyi hedefliyorsunuz? DR. REINHARD PFEIFFER: Dört konumuzun 3’ü az önce bahsettiğim “Dijitalleşme” ile ilgili. Dördüncü konu ise göçmen- lerden kaynaklanan konut eksikliği. Üç konudan oluşan dijital- leşmenin başlıklarından ilki akıllı binalar, ikincisi bu binaların akıllı cepheleri, üçüncüsü de bunların birbiriyle bağlanması. Yani ana konu dijitalleşme olacak, diğer bir konu da yaşam alanı sıkıntısına nasıl çözüm bulunabileceği olacak. YALITIM: Eklemek istedikleriniz var mı? DR. REINHARD PFEIFFER: SeSa Build isminin zor ve niş olduğunu biz de fark ettik. Bu bizim zaman içerisinde değer- lendireceğimiz bir konu. Doğrudan “BAU Türkiye” gibi bir isim kullanmamamızın nedenleri var. Çünkü Almanya BAU’dan sonra böyle bir isimle çıkarsak, bizim bu işi çok üst düzeyde, doğru ve uygun bir alanda yapmamız gerekir. Beklentiler çok yüksekten başlayacağı için bu da bizim genel konseptimize aykırı. Küçük ölçekte, konferans ve yanında bir sergi ile baş- layıp, sonrasında ülkeye adaptasyonu yapılmış fuarlarla girmek istiyoruz. İleride bu isim de kullanılabilir, yani bu adım adım olabilecek bir iş. Şu an neredeyse bütün dünyada sıkıntılı bir dönemden geçiliyor. Bu dönemde bazı fuar firmaları kısa vadeli planlar yaptıkları için ülkelerden geri çekiliyor ve fuarlarını iptal edi- yorlar. Biz uzun vadeli planlar yapıyoruz, neden böyle hareket ettiğimizin arkasında bu yatıyor. Türkiye pazarını araştırıp girdik. Biz de bu etkinliği belki iptal edebilirdik. Sorunlar bizi engellemedi, iptal etmeyi düşünmedik. Türkiye’ye inandığımız ve daha da iyi olacağı düşündüğümüz için buradayız. Küçük de olsa belli bir düzeyin altına inmeden ve anlamsız tasarruflar yapmadan burada yer almayı düşündük. SeSa Build 2016’nın ardından 2018’e hazırlanmaya başladık bile. MMI Eurasia Genel Müdürü Osman Bayazıt Genç, B2B Medya Genel Müdürü İsmail Ceyhan ve Messe München Yönetim Kurulu Başkan Vekili Dr. Reinhard Pfeiffer Y

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=