Yalıtım Dergisi 143. Sayı (Şubat 2016)
46 Şubat 2016 • www.yalitim.net PORTRE & RÖPORTAJ lamaları içeriyor. Bazı kavramların tarifleri bile doğru değil. Bu uygulamaların başka hangi ülkede olduğunu sorduğumuzda da, cevap verilemiyor. Yönetmelikteki en büyük eksikliklerden birisi de kullanıcı kılavuzunun olmaması. Olmadığı için de her- kes kendine göre yorumluyor...” EN ÖNEMLI EKSIKLIK, DENETIMSIZLIK “Binalarda yangın güvenliğinin sağlanması için önce zorlayıcı hükümler, sonra da eğitim lazım. Binalarda yanıcı malzemeler kullanılabiliyor, duman ve zehirli gaz çıkaran kablolar tercih edilebiliyor, yangın merdivenleri kapatılabiliyor, kaçış koridor- ları mağazalara katılabiliyor... Bunlar Türkiye’de neredeyse olağan şeyler. Öncelikle zorlamanın yanında eğitim de önemli ama ikisi de yeterli değil. Türkiye’de eksik olan en önemli eksiklik bence denetim eksikliği. Bunların üçü sağlandığı zaman ancak yangın güvenliğinden söz edilebilir...” GERÇEK ÜNIVERSITE VE HOCA SAYISI ÇOK AZ “Fakültemin ve ülkemin üzerimdeki katkısını yadsıyamam. Bana göre bir profesörün sadece ders vermesi değil, fakültenin tanıtılmasında da etkin olması gerekiyor. Kitaplarıyla, yayınla- rıyla, katıldığı konferanslarla Fakültenin tanıtımına katkı sun- ması lazım. Akademisyen öncelikle araştırmasını ve çalışmasını bilmeli. Ayrıca akademisyenlerin sadece kendi disiplini içinde değil, geniş bir alanda bilgi sahibi olması da gerekiyor. Ken- dini çok yönlü olarak geliştirmesi lazım. Sadece ders vererek, makale yazarak profesör olunmaz. Türkiye’de bence üniversite çok gibi görünmesine rağmen gerçek üniversite sayısı çok az. Çoğu yüksek lise seviyesinde ve öğretim üyeleri de lise hocası olamayacak düzeyde...” EN BÜYÜK HOBIM BAHÇE VE ÇIÇEKLER “Dört asım var: Atatürk, Mevlana, Hacı Bektaş Veli ve Yunus Emre... Bu kişileri hem sever hem de yaşantılarından ve söyle- diklerinden kendime dersler çıkartırım. 37 yaşında bir oğlum ve bir torunum var. En büyük hobim ise bahçe ve çiçekler. Yeniden dünyaya gelsem zannederim peyzajla uğraşırdım. Profesyonel bir seracı kadar olmasa da çiçeklerden ve ağaçlardan anlarım. Bahçemde yüz elliye yakın bitkim ve çiçeğim var. Kendim dikerim, budarım, kendim büyütürüm. En çok sevdiğim çiçek ise manolyadır. Kamelya da favorilerimden biridir. Çatalca’daki bahçeli evimde portakal, mandalina, limon yetiştirdiğim 160 metrekarelik bir de sera bulunuyor.” “İstanbul’un tarihi başta olmak üzere tarih ile de ilgilenirim. Tarih Dergisi’ni takip ederim. Beyazıt Kulesi, Galata Kulesi, Ağakapısı Kulesi ve köprülerle ilgili yayınları toplar, okurum. İleride itfaiye tarihiyle ilgili bir kitap da yazmayı planlıyorum. Ayrıca 1700’lü yıllardan kalma kitapları okuyorum. Yazmak- tan zevk alıyorum. Bilgi paylaşılmadıkça bilgi değildir. Bu kapsamda editörlüğünü yaptığım çok sayıdaki yayının yanı sıra güneş enerjisiyle, termodinamikle ilgili kitaplar yazdım. Emekliliğime üç yıl var. Sonrasındaki hayalim, kitaplar yazmak ve bahçemle uğraşmak. Şimdilik yazacaklarımı biriktiriyorum. Bunları gelecek nesillere aktarmak, yazıya dökmek gerekiyor. Diğer taraftan da gücüm yettiği kadar danışmanlığa devam etmeyi planlıyorum...” Y
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=