Yalıtım Dergisi 143. Sayı (Şubat 2016)
39 Şubat 2016 • www.yalitim.net En temel fark, BREEAM’ın LEED’e göre daha uygulama odaklı olmasıdır, LEED ise daha sonuç odaklıdır. BREEAM için bir kategoride puan sağlamanın yolu, belirli uygulamaları başarıyla yapıya entegre etmekten geçerken, LEED için önemli olan hangi uygulamanın kullanıldığı değil, ortaya çıkan sonuçtur. Bu odak farkının getirisi olarak, LEED sertifikasına uygun bir yapı tasarlamak için çalışan tasarımcıların çok daha esnek olabildiğini söyleyebiliriz. Uygulama aşamasının yanında kategorilerde de tabii ki farklılıklar bulunabiliyor. Burada genel olarak BREEAM kate- gorilerinin LEED’e göre daha kapsamlı olduğunu görüyoruz. BREEAM kriterlerinin sadece %66’sı LEED kriterleri ara- sında da yer alırken, bu yüzde LEED kriterleri için %80’dir. Kriterlerin belirlenmesi BREEAM için uzmanların yürüttüğü bilimsel çalışmalar sonucu ortaya çıkıyor, LEED kriterleri ise USGBC üyelerinin ve yapı sektöründen binlerce kişinin oyla- masıyla belirleniyor. Kriterlerin seçilmesindeki bu yöntem farkı, LEED’in sektörle arasında daha az bariyer olmasına, bu sebeple de özellikle uluslararası projeler için daha fazla seçilmesine yol açabiliyor. Nitekim BREEAM sertifikalı bin- lerce bina bulunduğu söylenirken bu binaların aldığı sertifika seviyeleri ile ilgili detaylı bilgi bulunmaması da sektörde bir soru işaretidir [6]. Puanlama yönünden bakıldığında, LEED sistemi için her kriterin bir puanı var ve projenin toplam puanı bu puanların toplanmasıyla belirleniyor. BREEAM sistemi için ise her kri- terde eşit puan alınabilirken, bu kriterlerin yüzdeleri farklıdır. Bu durumda toplam puan her kriterden alınan puanın kriterin ağırlık yüzdesi ile çarpılması ile hesaplanıyor, sonra da her kriterin yüzdesi toplanıyor. Projelerin denetlemesini yapan kuruluşlar ise, iki serti- fikalandırma sistemi arasındaki en temel farklardan biri. LEED’de denetlemeler GBCI (Green Business Certification Inc.) tarafından yapılırken, BREEAM denetçileri gereken eğitimi ve yetkiyi almış bağımsız kişilerden oluşuyor. Bu durumda LEED için ödediğiniz ücret denetleme ücretini de kapsarken, BREEAM’da sertifika ücreti ve denetleme ücreti ayrı bütçe kalemlerini oluşturuyor. Bu nedenle bazı projelerde BREEAM sertifikası almak, LEED sisteminden daha maliyetli olabiliyor. İki sertifikalandırma sisteminde de inovasyon kategorisi için ayrılmış bir puan aralığı bulunuyor ve inovasyon puanları, diğer kategorilerdeki kriter limitlerinin de üzerinde başarı gösterildiğinde veriliyor. LEED’i BREEAM’dan ayıran nokta, bu kategoriye ek olarak bir de yerel önem sırasının bulunu- yor olması. Bu sayede projenin bulunduğu alana göre bazı kriterlerden daha fazla puan alınması sağlanabiliyor. Ancak bu sistem henüz sadece Amerika içerisindeki projeler için geçerli, çünkü Amerika dışındaki yerel önem konuları henüz USGBC’nin çalışma alanına girmiyor. Bu durum uluslararası projeler açısından LEED için bir dezavantaj. Yalıtım sektörünü en çok ilgilendiren alan ise şüphesiz ki enerji verimliliği kredisi ve bu noktada BREEAM sistemi LEED’e göre daha fazla kritere sahip. LEED için belirli stan- dartlara göre yüzde 50 daha verimli bir bina yapmak tam puan için yeterliyken, BREEAM’da tam puanı almak için net-sıfır enerji bina yapılması gerekiyor. LEED için gerekli olan %50 dahi oldukça büyük verim sağlarken, BREEAM’ın bu kriteri biraz zorlayıcı. İki sistem için ortak olan bir özellik ise ikisinin de enerji modellemesine önem vermesi. LEED’de büyük binalar için enerji modellemesi yapmak bir zorunluluk, BREEAM’da ise enerji verimliliği puanlarını alternatif uygulamalarla almak mümkün olsa da modelleme yapılması daha yüksek bir puan getiriyor. BREEAM’ın LEED’e karşı en avantajlı uygulamasının ise Avrupa standartlarını baz alması olduğu söylenebilir. Amerikan standartları üzerinden kriterlerin belirlendiği LEED için ise, eğer ulusal standartlarınız Amerikan standartlarından daha sıkı kriterlere sahip ise, ulusal standartları temel alarak tasarım yapmanıza izin veriliyor. Benzerlikleri inceleyecek olursak, her iki sertifika için de zaman aşımı söz konusu değil. BREEAM sertifikası için sadece “Üstün Başarı” seviyesinde sertifikalandırılmış yapılar için, üç senede bir binanın “BREEAM In-use” sertifikası alması gere- kiyor. USGBC ise sertifikalı yapılardan bilgi amaçlı 5 senelik enerji ve su harcamalarını isteyeceğini açıklamıştı. Diğer bir benzerlik ise iki sertifika sistemi için de başvuru sürecindeki belgelendirmeye çok önem verilmesi. Belgelendirme kural- larına birebir uyum göstermeyen projeler değerlendirmeye alınmıyor [3]. Karşılaştırılan tüm maddelere bakıldığında, “bir sistem diğerinden daha iyidir” şeklinde bir sonuca varmak imkânsız. Yapı türüne, projenin hangi aşamasında başvuruya karar veril- diğine, hangi sertifika seviyesinin hedeflendiğine ve bütçeye göre iki sistemin de avantaj ve dezavantajları bulunuyor. Bu iki sistemin yerine tercih edilebilecek alternatifler de tabii ki mev- cut; ancak uluslararası arenada LEED ve BREEAM çekişmesi, iki sistemin de gün geçtikçe gelişmesini sağlayarak onları diğer ülke sertifikalarına göre daha avantajlı bir konuma getiriyor. REFERANSLAR 1. United Nations Environment Programme - Sustainable Buildings and Climate Initiative. 2009. Buildings and Climate Change. Summary for Decision Makers. Web. 2. Johnston, David, and Scott Gibson. 2008. Green from the Ground Up: The Guide to Healthy, Sustainable, and Energy-efficient Construction. Newtown, CT: Taunton. 3. Kibert, Charles J. 2008. Sustainable Construction: Green Building Design and Delivery. Hoboken, NJ: John Wiley & Sons. 4. US Green Building Council. 2015. Green Building Facts. 5. Star Gazetesi. 2014. Türkiye Çevreci Binalarda İlk 10’da. 6. Inbuilt. 2010. BREEAM versus LEED. Y
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=