Yalıtım Dergisi 141. Sayı (Aralık 2015)

57 Aralık 2015 • www.yalitim.net iklimsel faktörler olarak dört gruba ayrılabilir. Hukuksal açıdan çatılarla ilgili belirleyici kurallar, imar yönetmelik- lerinde ve belediyelerin plan notlarında yer almaktadır. 1 Haziran 2013 tarihinde yayınlanan Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği’nin 10. maddesinde, “İlgili İdare meclis kararı alarak, uygun gördüğü yerlerde, yapıların estetiği, rengi, çatı ve cephe kaplaması ile ilgili kurallar getirmeye, yapıların inşasında yöresel malzeme kullanılmasına ve yöresel mimarinin dikkate alınmasına ilişkin zorunluluk getirmeye yetkilidir…” denilmektedir [1]. Sözü edilen yönetmeliğin Çatılar ve Dış Görünüm başlığı altında yer alan 35. maddesinde ise, “Çatı- ların, civarındaki cadde ve sokakların mimari karakterine, yapılacak binanın nitelik ve ihtiyacına uygun olması şarttır. Çatı eğimleri, kullanılacak çatı malzemesi ile yörenin mimari özelliği ve iklim şartları dikkate alınarak ilgili idarenin tasvibi ile tayin edilir” ifadeleri yer almaktadır. Görüldüğü üzere, yürürlükte olan yönetmeliğin ilgili maddeleri de çatı eği- minin belirlenmesinde başta sözü edilen faktörlere vurgu yapmaktadır. Bu faktörlerden ikincisi olan çevreye uygunluk faktörü, yapının yapılacağı çevrenin uzman kişilerce analizi ve değerlendirilmesine dayanmalıdır. Burada analiz çalışmasının sonucunda yapılacak değerlendirme, uzmanların yorumunu içeren öznel değerlendirmelerdir. Üçüncü faktör olan tasarım kriterleri, yine tasarımcının kararı olması nedeniyle özneldir. Çevreye uygunluk ve tasarım kriterleri faktörleri bu çalışmanın kapsamı dışındadır. Dördüncü faktör olan iklimsel faktörler ise nesnel değerlendirmelere dayanmaktadır ve bu çalışmanın kapsamını oluşturmaktadır. Çatı eğimini etkileyen iklimsel faktörler, yıllık yağış mik- tarı, karın yerde kalış süresi, yıllık sıcaklık farkı ve rüzgar etkisi olarak belirlenmiştir. Türkiye, beş farklı iklim bölgesine ayrılmıştır. Bunlar; ılımlı-nemli iklim bölgesi, ılımlı-kuru iklim, soğuk iklim bölgesi, sıcak-nemli ve sıcak-kuru iklim bölgele- ridir. Bu çalışmada, her iklim bölgesinden bir şehir seçilerek, bu şehirlerin Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden alınan son elli iki yıllık iklimsel verileri incelenmiş ve bu verilerin seçilen şehirlerde uygulanmış olan çatı eğim açıları ile ilişkisi ortaya konmuştur. IKLIMSEL FAKTÖRLERE BAĞLI OLARAK SEÇILEN ILLERIN DEĞERLENDIRILMESI Türkiye’deki iklim bölgelerinden, ılımlı iklim bölgesinden İstanbul, ılımlı-kuru iklim bölgesinden Eskişehir, soğuk iklim bölgesinden Erzurum, sıcak-nemli iklim bölgesinden Antalya, sıcak-kuru iklim bölgesinden Diyarbakır şehirleri, bu çalışmada pilot şehir olarak seçilmiştir. Çatı eğimini etkileyen iklimsel faktörler olan yağış miktarı, kar kalınlığı, yıllık ortalama sıcak- lıklar ve rüzgar durumu, her bir pilot şehir için, 1960-2012 yılları arasındaki verilere dayanarak incelenmiştir. Yağış Miktarı Bir yapı arazisi için beklenen yıllık ve mevsimsel yağış miktarı, yapının çatı strüktürünün tasarımı ve inşasında, yapı malzemelerinin seçiminde ve dış duvar parçalarının detaylandı- rılmasında etki sahibidir [2]. Yapılan çalışmada, iklim bölgeleri için seçilen beş şehirdeki yıllık yağış miktarları değerlendiri- lirken, T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü Araştırma Dairesi Başkanlığı’nın Mart 2013’te hazırladığı “2012 Yılı Yağış Değerlendirmesi” raporu esas alınmıştır. Raporda ülkemizi temsil edebilecek seçilmiş 119 adet istasyonun aylık ve yıllık toplam yağış miktarı, yağışlı günler sayısı, günlük maksimum yağış miktarı vb. veriler; yağış dağılışı, normal ve anomali haritaları Coğrafi Bilgi Sistemleri kullanılarak hazırlanmıştır [3]. Seçilen şehirlere ait aylık toplam yağış miktarı ortala- maları 1960-2012 yılları arası esas alınarak, Tablo 1 ve Şekil 1’de değerlendirilmiştir. İstatistiki verilere bakıldığında, seçilen şehirler arasında en fazla yağış alan sıcak-nemli iklim bölgesinde yer alan Antalya’dır. Aylık toplam yağış miktarı ortalamalarına bakıldığında; Kasım, Aralık, Ocak ve Şubat aylarında diğer şehirlere oranla çok daha fazla yağış aldığı görülmektedir. Gerek aylık yağış ortalamalarının toplamı değerlendirildiğinde, gerek günlük toplam en yüksek yağış miktarı değerlendirildiğinde, seçilen 5 şehir içinde en fazla yağış alan şehir olarak karşımıza çıkmaktadır. Aylık yağış ortalamalarına bakıldığında; Antalya, İstanbul, Eskişehir ve Diyarbakır Aralık ayında en fazla yağış alırken, Erzurum ise Mayıs ayında en fazla yağış almaktadır. Şehirlere ait maksimum aylık toplam yağış miktarı ortala- maları karşılaştırıldında, en fazla yağışı Antalya, en az yağışı Eskişehir almaktadır. Antalya, Eskişehir’in 5.2 katı, İstanbul yaklaşık 2 katı yağış almaktadır. Diyarbakır Eskişehir’den %48, Erzurum ise %40 daha fazla yağış almaktadır (Şekil 2). 1960-2012 yılları arasında günlük toplam en yüksek yağış miktarları değerlendirildiğinde, seçilen beş şehir içinde günlük en az yağışı Erzurum almıştır. Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık TOPLAM Antalya 214,4 155,8 98,0 54,1 30,5 7,3 2,7 1,8 12,5 70,8 144,1 251,2 1043,2 İstanbul 83,4 65,5 60,2 53,3 29,3 25,8 20,9 24,5 35,8 67,9 74,0 99,1 639,7 Eskişehir 40,2 31,5 36,8 43,4 44,4 31,0 13,2 8,7 14,5 30,6 31,7 48,4 374,5 Diyarbakır 68,0 68,8 67,3 68,7 41,3 7,9 0,5 0,4 4,1 34,7 51,8 71,4 484,9 Erzurum 19,8 23,0 32,2 55,8 67,8 45,5 26,2 17,0 20,6 44,7 31,2 21,4 406,1 Tablo 1. Seçilen şehirlere ait aylık toplam yağış miktarı ortalaması (kg/m 2 ) (1960-2012)

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=