Yalıtım Dergisi 135. Sayı (Haziran 2015)

31 Haziran 2015 • www.yalitim.net YALITIM: BİTÜDER’de yeni yönetimin hedefleri ve öncelikleri nelerdir? KEMAL ÇOLAKOĞLU: Önümüzdeki dönemde de standartlara uygun üretim, satış ve uygulamaların artması konusundaki faaliyetlerimize hız kesmeden devam edeceğiz. BİTÜDER’de yeni bir yapılanmaya gidilecek. CE kalitesi ile standartlara uygun üretim yapan tüm membran üreticilerinin tamamının BİTÜDER çatısı altında toplanması ve çalışması gerektiğini düşünüyoruz. Derneğin daha fazla polimer bitümlü su yalıtımı üreticisini kapsamaya çalışacağını, sektördeki tüm üreticilerin temsil edilmesinin amaçlandığını, bu amaçla yeni açılımlarla, üreticilerin sorunlarını ele almak için daha fazla sayıda sana- yicinin BİTÜDER çatısı altında buluşturularak, problemlerin çözümü için hep birlikte çalışılacağını vurgulamak isterim. Mevzuat çalışmaları devam eden Su Yalıtım Yönetmeliği’nin de yakın zamanda yayınlanmasıyla ülkemizde yalıtım sektöründe önemli bir boşluk doldurulacaktır. Yönetmeliğin yayınlan- masının, sektörde uzun zamandır beklenen şekilde kaliteyi yükseltme konusunda önemli bir adım olacağına inanıyoruz ve bu sürece elimizden gelen maksimum katkıyı vermeye devam edeceğiz. YALITIM: Su yalıtımı sektöründe ne tür problemler gözlem- liyorsunuz? KEMAL ÇOLAKOĞLU: Sektörün başlıca sorunlarından biri merdivenaltı ve standart dışı üretim... Üreticilerin kalite ve CE belgelerinin olması ve ürünlerin teknik performanslarının beyan edilen değerlere ve standartlara uygunluğunun piyasa gözetim denetim kapsamında doğru şekilde incelenmesi gere- kiyor. Bu konudaki denetimlerin ve yönetmeliklerin yetersiz olması haksız rekabeti de körüklüyor. Su yalıtımını mimar, mühendis, müteahhit, mal sahibi gibi su yalıtımı sektör pay- daşlarının yeteri kadar önemsemiyor olması da ciddi bir sorun. Tüm bunlara ek olarak en önemli hedefimizin, su yalıtımının ülkemizde zorunlu hale gelmesi ile bu alanda yürüttüğümüz çalışmaların sektörümüz adına pozitif sonuçlandığını görmek olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye genelinde 19 milyon konutun yüzde 85’inde su yalıtımı yok. Neredeyse tamamı deprem kuşağında olan ülkemizde bina güvenliğindeki etkisi tartışıl- maz olan su yalıtımı eksikliğinin neden olabileceği sonuçlar üzerinde hepimizin durup düşünmesi ve bir an önce harekete geçmesi gerekiyor. Su yalıtımı eksikliği nedeniyle korozyonun binalar üze- rindeki yıkıcı etkisini bertaraf edebilmek için su yalıtımının zorunlu bir uygulama haline getirilmesi gerektiğini her plat- formda dile getiriyoruz. Kentsel dönüşüm, eski hataların tekrarlanmaması ve güvenli binalar inşa edilmesi yolunda Türkiye için kaçırılmaması gereken bir fırsat. Kamu otoriteleri ve STK’ların ortak çalışmasıyla en kısa sürede ihtiyaçlara cevap veren mevzuat ve yönetmelikler çıkarılarak su yalıtımının zorunlu hale getirilmesi gerekliliğini yineliyoruz. Çünkü insanı kanser, yapıları ise su ve nem öldürür. Su ve nem, korozyon etkisiyle yapıların ömrünü kısaltıyor. Su yalıtımı uygulamalarının gerekliliğine dikkat çekerek sektörün kamuoyundaki bilinirliğini artırmak ve su yalıtımının yapı güvenliğindeki yeri ve önemini vurgulamak için çok sayıda iletişim çalışması yürütüyoruz. Sektörümüzün doğrudan ya da dolaylı olarak ilişki halinde olduğu kamu otoriteleri, yapı karar vericileri, mimarlar, mühendisler, apartman yöneticileri ve tüketiciler gibi çok geniş kitlelere ulaşarak faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. YALITIM: Su yalıtımında bitümlü malzemelerin avantajları nelerdir? KEMAL ÇOLAKOĞLU: Su yalıtımının temel ögesi olan bitümlü membran, polyester veya cam tülü donatılı olarak, çeşitli polimerlerle modifiye edilen yüksek kaliteli bitümden, çeşitli kalınlıklarda ve gerektiğinde yüzeyine çeşitli kaplamalar uygu- lanarak üretiliyor ve bu nedenle her tip özel kullanım için en ideal malzemeyi seçmeye olanak veren geniş bir ürün yelpa- zesine sahip. Modifiye bitüm sayesinde yalıtım, çok düşük sıcaklıklarda da esnekliğini koruyor ve çatlamıyor. Yüksek sıcaklıklarda ise geç yumuşuyor ve formunu koruyor. Bu nedenle her iklim kuşağında güvenle kullanılabiliyor. Bitümlü membranların fabrika ortamında, modern makinelerle üre- tiliyor olması, yalıtımın homojenliğini ve kalite bütünlüğünü sağlıyor, yerinde yapılan karışımlarla, sürülerek uygulanan sistemlerde rastlanılabilecek performans farklarından kay- naklanan yalıtım riskleri ortadan kalkıyor. Membranlar eritme kaynağı ile birleştiriliyor ve istenen yüzeylere kolaylıkla yapıştırılıyor. Kaynak sistemi, yalıtımın sürekliliğini sağlıyor. Bitümlü membran sisteminin su geçi- rimsizliği, ek yerlerinde de tam. Polimer bitümlü örtülerin üretim ve kalite kontrol standart- ları vardır. TS EN 13707 13969 ve 13970. Tüm üreticiler bu üretim ve kalite kontrol standartlarına uymak zorundalar. Ayrıca Uygulama Kural Standardı (TS EN 11758-2) 2011 yılında ilk olarak yayınlanmış su yalıtım malzemesidir. Bütün

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=