Yalıtım Dergisi 127. Sayı (Ekim 2014)
36 ekim 2014 • www.yalitim.net BİR GÖRÜŞ GÜRÜLTÜ KIMLIK BELGESI DE ŞART Türkiye’de mevcut binaların en az yüzde 80’inde gürültüden şikayet edildiğini biliyor muydunuz? I stenmeyen ya da duymak istemediğimiz ses olarak tanım- layabileceğimiz “gürültü” sadece mütevazı sosyal mes- kenlerde değil, milyonlarca dolara satılan, her bakımdan muhteşem rezidanslarda bile şikayet konusu oluyor. Gürültü sorunu genellikle bir bina inşa edildikten ve kul- lanıma açıldıktan sonra o binada yaşayanlar ya da çalışanlar tarafından fark ediliyor ve ancak sonrasında çözüm aranmaya başlanıyor. En çok karşılaşılan gürültü sorunları şunlardır: • Aynı kattaki komşu daireler ya da odalar arasındaki duvardan geçen ses • Katlar arasındaki döşemeden geçen darbe tesirli topuk sesi • Jeneratör, brülör, hidrofor, asansör çalışmasından kaynaklanan ses • Trafikten, yol veya inşaat çalışmasından kaynaklanan, dışarıdan gelen ses • Endüstriyel tesislerde titreşimli çalışan makinelerden çıkan vibratif gürültü • Diskoteklerden, gece kulüplerinden ve müzikhollerden çevreye yayılan gürültü. Her ne kadar biz bütün bu sorunlara çözüm getirebili- yorsak da hiç şüphesiz işin doğrusu, bir bina inşa edilirken ilgili yönetmeliklerin öngördüğü tüm önlemlerin alınmış ve gürültü sorununun yapım aşamasında çözümlenmiş olmasıdır. Ben şahsen tıpkı Enerji Kimlik Belgesi gibi Türkiye’de mevcut bütün binalara “GÜRÜLTÜ KIMLIK BELGESI” (GKB) alma zorunluluğu getirilmesi gerektiği görüşündeyim. Ingiltere, Almanya, Fransa gibi gelişmiş ülkelerde uzun süreden beri bu uygulama yapılıyor ve her bina için aynen Enerji Kimlik Belgesi’nde olduğu gibi A-B-C-D şeklinde bir kategori saptanıyor. Bu kategori vergilendirme, satış ve kiralama işlemlerinde de geçerli bir kriter oluyor. YENER ÇAKI Dr. Y. Mimar İzomer İzolasyon Merkezi Ltd. Şti. mimaryener@izomer.com.tr Y
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=