Yalıtım Dergisi 125. Sayı (Ağustos 2014)

36 YALITIM • AĞUSTOS 2014 röportaj Global marka olmak da sadece ihracat yaparak mümkün değil. Yurtdışında yatırımın şart olduğunu düşünüyo- ruz ve bu konuda adımlar atıyoruz. Bugün en yaygın olduğumuz pazar Rusya. ODE’nin Güney Rusya’da yüzde 10-15 pazar payı var. Orada herkes ODE’yi biliyor. Rusya’da bir pazarlama firması kurduk. Rusya’daki bu firmamız vasıtasıyla Rusya paza- rına iyice nüfuz edip, bölgedeki bir- kaç lokasyonda bir süre sonra yatırım planlıyoruz. Dünya çapında uzak-yakın birçok ülkeye ihracat yapıyoruz. Burada navlun maliyetleri çok değişkenlik gösteriyor. Bize çok daha uzaktaki Brezilya’ya deniz yoluyla yaptığımız ihracat, çok daha yakın olan Romanya veya Bulgaristan’a tırla yaptığımız ihracattan daha ekonomik oluyor. Karayoluyla ihracatın maliyeti çok yüksek. Biz de genelde deniz yolunu tercih ediyoruz. Bu yıl Uruguay ve Brezilya’ya ihracata başladık. Dola- yısıyla bugüne kadar bizim için iyi ve yakın pazarlar olan Suriye, Irak gibi karayoluyla ihracat yaptığımız ülkeleri ikinci plana aldık. YALITIM: Camyünü üretiminde yatırımlarınız oldu mu? ALI TÜRKER: Camyününde bu yıl elyaflamayla ilgili bir yatırım yaptık. Tüm ürettiğimiz ürünlerde, çevreye karşı duyarlı hammadde kullanmayı ve tedarikçilerle çalışmayı hedefli- yoruz. Bu anlamda Ar-Ge bazında yapmış olduğumuz bilimsel çalış- malar var. Önümüzdeki aylarda da camyünündeki çevreci çalışmaları- mızı sizlerle paylaşacağız. YALITIM: Eskişehir yatırımınız hak- kında da bilgi alabilir miyiz? ALI TÜRKER: Eskişehir’de yakla- şık olarak bir yıl önce 75 dönümlük arsa aldık. Bu arsada şu an nazım planlar bitti, projeler çiziliyor. Çok yakında da bina inşaatları başlaya- cak. Bununla ilgili düşündüğümüz üç ana üretim var. Ama bu yatırımlar muhtemelen kasım ayında tam bir netlik kazanacak. Camyünü, XPS ve membran ürünlerini aktif olarak üret- tiğimiz ve bu pazarlarda önemli bir oyuncu olduğumuz için şunu rahat- lıkla söyleyebilirim ki, bu ürünlerde sektörün kapasite kullanım oranları yüzde ellilerde. Membranda altmışa yakın, XPS’te yirmiye yakın üretici var. Bu da tabii ki sektörde birçok kişiyi mutsuz ediyor. YALITIM: Yalıtım sektöründe şu andaki sıkıntılar, tehditler ve fırsatlar sizce nelerdir? ALI TÜRKER: Isı yalıtımı pazarının büyüdüğünü görüyoruz. Sektörde, özellikle mantolamada renovasyon- ların pazarı büyüttüğünü söyleye- biliriz. Taşyününe de talep artıyor. Camyününde ise bu artış daha alt seviyelerde. Su yalıtımı sektöründe memb- randa pazarın biraz daraldığını ve özellikle sürme esaslı malzemelere yönelik bir artış olduğunu görüyoruz. Özellikle perde duvarlarda sürme esaslı malzemeler, uygulama kolay- lıkları ve daha ekonomik oluşlarından dolayı ciddi bir pazar payına ulaşıyor- lar. Bu alandaki uluslararası firmalara yerli üreticiler de katılıyor ve pazar büyüyor. Membran sektöründe ise TSE’si ve CE belgesi olmadan üretim yapan merdivenaltı üreticilerin faz- lalığı çok rahatsızlık verecek boyut- lara ulaştı. Henüz su yalıtımıyla ilgili yasal zorunluluklar olmadığı için sis- temdeki boşlukları iyi değerlendiren merdivenaltı olarak tabir ettiğimiz firmalar, kullanıcıları yanlış yönlendi- rebiliyorlar. Dolayısıyla su yalıtımıyla ilgili yasal düzenlemelerin bir an önce yapılmasını bekliyoruz. Diğer taraftan, Türkiye’de enerji verimli, kendi enerjisini üreten yeşil binaların, pasif evlerin de sayısı gide- rek artıyor. Bu bilinç artışının, yalıtım sektörünün kapasite kullanım oranla- rını da geliştireceğini düşünüyorum. YALITIM: Yurtdışını yakından takip ediyorsunuz... Sizce önümüzdeki yıllarda yalıtım malzemelerinde ne tür gelişmeler olacak, yeni ürünlerle karşılaşacak mıyız? ALI TÜRKER: Birçok sektörde olduğu gibi yalıtım sektörü de nano teknolojiyle tanışmaya başladı. Şu anda ısı yalıtım malzemelerinde kalınlık çok önemli. Ürün ne kadar kalın olursa ısıl direnci de o kadar fazla oluyor. Ancak önümüzdeki senelerde yeni teknolojilerle bugün 7-8 santimetre kalınlıkla sağladığımız ısıl direnç, 1-2 santimetre kalınlıklar- daki yeni ürünlerle sağlanabilecek. Bu yeni nesil ürünler önümüzdeki on yıl içinde pazarda giderek fazla yay- gınlaşacaklar. Eskiden birçok detayda camyünü ve taşyünü kullanılıyordu. Gerçekten ısıtmada çok efektif ve iyi malzemelerdi ama soğutmada ikisinin de dezavantajı vardı. Bu dezavantajı ilk başlarda polietilen, daha sonra da kauçuk çözmüştü. Yarın bulunacak yeni malzemelerle bu durum da deği- şebilir. Bugün Almanya veya ABD gibi ülkelerde plastik esaslı ürünlerin yavaş yavaş farklı tiplerinin kullanıl- maya başlandığını gözlemliyoruz. Y

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=