Yalıtım Dergisi 121. Sayı (Nisan 2014)

66 YALITIM • NİSAN 2014 lerinin su tutma kapasitesi yüksek, yetişme ortamı derin ve kuraklığa toleransı yüksek bitki türlerinden oluşması gerektiğini ortaya koymak- tadır. Yetişme ortamındaki derinliğin artması, çatı yüzeyine gelen yükü artıracağı gibi aynı zamanda su tutma ve yalıtım etkilerini de artırmaktadır. Yurtdışındaki deneme sahaları ince- lendiğinde, soğuk bir iklime sahip Kanada’da bulunan BCIT Yeşil Çatı Programı kapsamında kullanılan yeşil çatı sistemi, 75–100 mm’lik bir yetişme ortamına sahiptir. Almanya Neubrandenburg Yeşil Çatı Uzman- lık Merkezi’nin araştırma sahalarında 50-100 mm. yetişme ortamına sahip deneme sahaları kullanılmıştır. ABD Michigan State Üniversitesi Yeşil Çatı Araştırma Programı’nda kullanılan yetişme ortamı 25-100 mm arasında değişiklik gösteren yetişme ortamları kullanılmıştır. Türkiye Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü’nden elde edilen ve 1974-2004 yıllarını kapsayan 30 yıllık meteorolojik veriler ince- lendiğinde, araştırma istasyonunun bulunduğu bölgenin İstanbul’da kent içindeki bir ortama göre daha serin, nemli ve yağışlı iklim koşul- larına sahip olduğu görülmektedir. İstanbul’un Karadeniz kesimine yakın bir bölge olan Bahçeköy, mevsim normallerinde yıllık ortalama 1176- 1268 mm arasında yağış almaktadır. Bu miktar İstanbul ortalamasından (850 mm) yaklaşık 200 mm daha yüksektir. Yıllık ortalama sıcaklık değerleri de, Bahçeköy’ün İstanbul yıllık hava sıcaklığı ortalamasına (14,6 °C) göre daha serin bir bölge olduğunu gös- termektedir. Elde edilen bulgular ışığında, çalışmada kullanılan yeşil çatı sis- temi 5 ana katmandan oluşmaktadır. Yeşil çatı sisteminin toplam kalınlığı 90-95 mm’dir. Kullanılan yeşil çatı sisteminde, yetişme ortamı olarak dünyadaki benzerlerinde olduğu gibi 50-55 mm. kalınlığında tuğla ve kiremit kırığı, pomza ve organik mad- deden oluşan özel bir bitki yetişme ortamı kullanılmıştır. Bu sistemde, yetişme ortamından tahliye edilen fazla su, drenaj levhasına geçerek tutulmakta ve bu suyun fazlası drenaj ortamının altında bulunan su tutucu keçeye geçmektedir. Her iki ortam suya doyduktan sonra, arda kalan su drenaj tabakası tarafından tah- liye edilmektedir. Bu sayede, bitkiler yetişme ortamındaki suyla birlikte, alt katmanlarda biriken suyu da buhar- laşma yoluyla kullanabilmektedirler. Araştırma istasyonunda ölçüm işleminin sürekliliğinin sağlanabil- mesi için 1,5 KW gücünde fotovoltaik güneş panelleri ve güneş enerjisi sis- temi kurulmuştur. Çalışma sırasında elde edilen ölçümler, “İÜYÇAP Veri Kayıt Sistemi’ne otomatik olarak kayıt edilmektedir. Sistemden elde edilen veri tipleri Tablo 1’de belirtilmiştir. Veri kayıt sisteminden elde edilen veriler, günlük (minimum, maksi- mum, ortalama) ve aylık (minimum, maksimum, ortalama) değerleri içere- cek şekilde değerlendirilmiştir. Çalışma sırasında araştırma istas- yonundan elde edilen ölçümler yardı- mıyla yeşil çatıları etkileyen çevresel bileşenler ile yeşil çatıların binalarla olan ilişkileri hakkında bilgilere ula- şılması hedeflenmiştir. Bunlar; • Yeşil çatıların yapının ısı yalıtımına olan etkileri, beklenen ve elde edilen enerji tasarrufu • Yapı ile yeşil çatı arasındaki ısı ve sıcaklık ilişkilerinin ortaya konulması • Yeşil çatı katmanlarında oluşan sıcaklık etkileri • Yeşil çatıların kentsel ısı adası etkisinin azaltılmasındaki etkilerinin belirlenmesi (Kent ortamında güneş yansıtma ve sıcaklık soğurma yeteneklerinin değerlendirilmesi - güneş ışınlarını yansıtma oranları, yüzey sıcaklığı, çevresel faktörlerle ilişkileri) • Yapının iç ortam kalitesine olan etkileri • Yeşil çatıların yağış, rüzgar, hava sıcaklığı gibi meteorolojik bileşenlerle olan ilişkileri • Yeşil çatıların su tutma oranının belirlenmesi • Tahliye olan su kalitesinin belirlenmesi • Bitki örtüsünün çatıyı kaplama oranının izlenmesi • Bulunduğu konumdaki meteorolojik verilerin kaydedilerek, bu değerlerin çatı parametrelerine etkisinin değerlendirilmesidir. 3. SONUÇ Son yıllarda küresel ısınma ile ilgili gelişen kaygılar, yeşil bina kriterle- rinin oluşmasına, ekolojik mimarlık ve sürdürülebilirlik (süreklilik) kav- ramlarının yaygınlaşmasına neden olmuştur. Yapılan bilimsel araştırmalar ve sivil toplum faaliyetleri dikkate alın- dığında, dünyada yeşil çatıların bir kent politikası olarak uygulanması yaklaşımı gittikçe önem kazanmak- tadır. Uzun yıllardır Almanya’nın birçok kentinde mevcut olan yeşil çatı politikaları sayesinde, yapı- larında yeşil çatı bulunduran kent sakinleri, belediyelerden finansal destek almakta ya da atıksu vergile- rinden muaf tutulmaktadırlar. Aynı zamanda Almanya’nın bazı kentle- rinde yeşil çatılar kent ekosisteminde merkezi drenaj sistemleri olarak da görülmektedirler. Kanada’da 2000’li yılların ortalarından itibaren yeşil çatı sektöründeki gelişim ile birlikte 2009 yılında Toronto kenti Kuzey Amerika’da “kentsel yeşil çatı poli- tikasını” yürürlüğe koyan ilk kent olmuştur. Kurulan araştırma istasyonunda (İÜYÇAP) yeşil çatı sistemlerinin araştırma olanaklarının ülkemiz ölçeğinde geliştirilmesi ve sağlıklı bilimsel veriler elde edilmesi amaç- lanmaktadır. Çalışma sırasında elde makale

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=