Yalıtım Dergisi 113. Sayı (Ağustos 2013)

46 YALITIM • AĞUSTOS 2013 ve çözüm üretemeyen bir yapıya sahipler. Eleştiri kolaydır, önemli olan çözüm üretebilmektir. Çalışma arka- daşlarımdan da beklediğim budur...” Dinlemek, bizde bir aile geleneğidir “Ailemizin geleneğinde dinlemek vardır. Dolayısıyla babamdan en fazla dinlemeyi öğrendim diyebilirim. Kar- şıdaki insanı dinlemeden ne istediğini anlayamazsınız. İnanılmaz dinleyebi- len birisiydi. ‘Hemen pat diye ağzın- dakini atma’ derdi. Rahmetli dedem de hep, ‘Şu üç yüz metre ileriden gelen adamın ne niyetle geldiğini bilmelisin’ derdi. Kendisi de bilirdi. O adam hayra mı geliyor, şerre mi geliyor? Kestirmek gerektiğini öğret- tiler bize. Eğer bilmiyorsan o adam dibine geldikten sonra zaten yapaca- ğını yapar. Öngörülü olmayı, tedbirli davranmayı aileden öğrendik...” Her Antepli gibi yemeğe düşkünüm “Her klasik Türk erkeği gibi fut- bol değil, Fenerbahçe var hayatımda. Herkesin bir gün Fenerbahçeli ola- cağına inanıyorum. Geçtiğimiz yıla kadar maçları olabildiğince tribünde izlerdim. Fakat geçen sene evlilik arifesinde biraz ihmal ettim. Hobi olarak kendime zaman ayıramadı- ğımı söyleyebilirim. Yaz tatillerim de çok sınırlıdır. Şu an hobimiz, hanımla beraber yeni evliliğin tadını çıkarmak. Bununla birlikte bir Antepli olarak gastronomiyle de ilgilendiğimi söyle- meliyim. Yemeğe düşkünüm. Yemek için keşiflere çıkarım, gizli adreslerim de vardır. Beyoğlu’nun ara sokakla- rında ev yemekleri yapan, Osmanlı yemekleri yapan, müdavimi olduğum mekanlara giderim. Zeytinyağlılara ve balığa zaafım vardır. Bir de yaz- ları Çeşme keyfim vardı... Bekarken yılda iki üç kere kısa süreli Çeşme’ye kaçardım, Çeşme benim sığındığım bir yer gibi. Ramazan aylarını da Ramazan ayı gibi yaşarım. Yani ifta- rıyla, sahuruyla, teravihiyle küçük- lükten beri çok sevdiğim değer ver- diğim bir dönemdir. Ramazanda arın- dığımı düşünüyorum. Yılın üzerimde oluşturduğu yüklerden Ramazanda sıyrılıyorum...” portre & röportaj Y

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=