Yalıtım Dergisi 1. Sayı (Temmuz-Ağustos 1996)

ürün tanıtımı KÖSTER'den TeravseBalkon izolasyonu içinYenilik GündüTzansel YESSan.veTic. A.Ş. GenelMüdürü B inalarda yağmur suyundan en çok etkilenen bölümlerin başında çatılar gelir. özellikle teras çatılar ve balkonlar üzerinde, zemine verilebilecek eğim kısıtlı olduğundan su birikintileri oluşur. Doğru malzemeler ve uygulama ile kalıcı bir su izolasyonu yapılmamışsa bu su yapıya nüfuz ederek iç mekanlara sızar. Suyun etkisiyle yapı elemanlarında bir tahribat süreci başlar, boyalar kabarır, küf ve benzeri mikroorganizmaların oluşumuna elverişli bir ortam oluşur, hatta iç mekanlara doğrudan su akmaya başlar. Hem estetik açıdan, hem de binanın ve içinde yaşayanların sağlığı açısından sakıncalı olan bu durumun giderilebilmesi genellikle masraflı ve zahmetli bir işlem gerektirir. Üzerine seramik ve benzeri, yüzeyi sırlı malzemeler (fayans gibi), mermer, granit ve mozaik gibi kaplamalar yapılmış teras ve. balkonlarda su sızıntıları oluşması halinde, bunların giderilmesi için yapılagelen uygulamalar arasında sıkça rastlananlar şunlardır: 1. Mevcut kaplama kaldırılır. Altta karşılaşılan yüzey temizlenir, tadil edilir. ana yapı elemanına kadar kazınması gerekebilir. Su izolasyonu ve gerekiyorsa ısı izolasyonu yeniden yapılır ve şap atılarak zemin hazırlanır. üzerine 60 yeniden son kat kaplama yapılır. Bu uygulamanın dezavantajları: • Binada bir inşaat hali ortaya çıkması. • Kaldırılan kaplamanın çoğunlukla tekrar kullanılamaması. • Uzun süren uygulama. • Gürültü, toz ve çıkan molozdan dolayı çevrenin kirlenmesi. • Yüksek maliyet. • Kullanılacak yeni malzeme ile çıkartılan eski malzemenin taşınma güçlükleri. • Hesaba katılması gereken ve tamiratı zor olan hata olasılığı şeklinde özetlenebilir. 2. Mevcut kaplamanın üzerine yeniden yalıtım yapılır. Membran türü bir yalıtım seçilirse uygulanan örtünün üzerine tekrar şap dökülür ve üzerine yeni bir son kat kaplama yapılır. Sürme esaslı bir yalıtım tercih edilirse çoğunlukla önce şap dökülür, yalıtım tamamlandıktan sonra üzerine tekrar koruyucu şap atılır ve son kat kaplama yapılır. Bazı hallerde de şapa eklenen katkı maddeleri ile yalıtım sağlanmaya çalışılır. Dezavantaj olarak birinci şıkta bahsedilenlerin çoğu geçerlidir; ek olarak oluşan ekstra ağırlıktan kaynaklanan statik yük ve kalınlık artışı hesaba katılmalıdır. Bu problemlere karşı geliştirilen pratik ve kalıcı çözümün adı BK 1000. Yapı kimyasalları konusunda öncü bir kuruluş olan Alman KÖSTER Bauchemie tarafından geliştirilen bu şeffaf su yalıtım malzemesi, yüksek aderansı sayesinde seramik, mermer, granit gibi yüzeylere uygulandığında adeta üzerine uygulandığı malzeminin bir parçası haline geliyor. Tamamen şeffaf ve renksiz olan malzeme, yüzeyi bir deri gibi kaplayarak su yalıtımını sağlıyor, ama doğal görüntüyü değiştirmiyor. Güneş ışınlarına, dış etkenlere, sıcaklık değişimlerine son derece dayanıklı olan malzeme zamanla renk değiştirmiyor, kabarmıyor ve tebeşirlenmiyor. Yüksek aşınma dayanımı sayesinde üzerinde yürünebiliyor. Derzlerdeki çalışmalar, KÖSTER BK 1000 için sorun oluşturmuyor, çünkü yüksek elastisiteye sahip (yaklaşık % 300). Kullanıma hazır, tek komponentli bir malzeme olan BK 1000, temizlenmiş yüzeye rulo ile uygulandıktan sonra havanın nemi ile kürlenerek 24 saat içinde kullanıma açılabiliyor. Uygulama hızlı ve basit, hata yapma olasılığı düşük. Tüm bu üstün özellikleri bünyesinde toplayan KÖSTER BK 1000 teraslar, balkonlar, ıslak mekanlar ve hatta seramik kaplı yüzme havuzlarında güvenle kullanılabilmektedir. Sarfiyat yaklaşık 0.3 kg/m2'dir. Malzemenin fiyatı 75 DM/kg'dır. Böylelikle m2 başına malzeme maliyeti yaklaşık 25 DM'dır. 11

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=