Yalıtım Dergisi 1. Sayı (Temmuz-Ağustos 1996)

piyasadan ihtiyaçlarını karşılayabileceği bir yer. 1977'nin sonunda biz İzmaş'ı kurduk. Sadece konut için değil sanayi için bile sacından boyasına kadar her şeyin sunulduğu bir firma. Açıklaması da İzolasyon Malzemeleri A.Ş. Bundan sonra bu tip yerler oluşmaya başladı. Bugün Türkiye'de izolasyon malzemelerini bir arada satmak amacıyla kurulmuş irili ufaklı ama şahıs firması ama şirket şeklinde 500'e yakın firma sayabiliriz. Yalıtım: Sadece yalıtım alanına yönelik bir dergiyi nasıl karşıladınız? N. Kızıltepe: İzolasyon konusu Türkiye'de henüz yeteri kadar bütün kesimlere tanıtılmış sayılmaz. Her şeye rağmen bakir sayılır. Uygulayıcıların bilinçlendirilmesi, izolasyon maksadıyla yapılacak işlerin benimsenmemesi hala, yapılacak çok çalışmanın olduğunu gösteriyor. Bunlardan biri de dergicilik. Yalıtım dergisini diğer dergilerin içerisinde yer . alan sektörü bir arada toplayarak bu sektöre bilimsel açıdan yaklaşan yorum getiren gerek teknik açıdan, gerek uygulama açısından gerekse genel eğitim açısından son derece güzel bir katkıdır. En azından bunu uygulayıcı satıcı dışında bu işi kullanan tüketen, bir sanayici, bir proje safhasında karar veren bir insan alır, ne şekilde karar verece~inde zorlanmaz bir danışmanlık görevi yapar, bir rehberlik görevi yapar. Tabii ki derginin içerisinde çeşitli firmalar kendisini tanıtmak için bazı mesajlar verir. Okuyucu da bundan yararlanır. Yalıtım: İçinde yer aldığınız yalıtım sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz? N. Kızıltepe: Biraz geçmişe dönüp bakacak olursak, eskiden sektörde ihtisaslaşma yoktu. Türkiye'nin genel gidişatının müsbet yönde ilerlemesiyle bizim meslek dalında da ihtisaslaşmaya gidildi. Bugün artık nalburda iğne aranmıyor. Geçenlerde Ankara'ya gittiğimde bayi arkadaşlarımı ziyaret ettim gururlandım. Son derece gelişmişler, kendilerini bu meslekte hazır hale getirmişler. Mütaahit geldiği zaman danışmanlığını yapacak teknik eleman bulunduruyor, danışmanlık görevi yapacak kadar işlerini bilimsel yöne götürmüşler. eskiden yoktu bu. "Sür karayı izolasyon olsun" diye bir anlayış vardı eskiden. Halbuki şimdi gerek malzemelerin çoğalması gerekse bu konuda teknik hizmet veren arkadaşların artması Avrupayla entegre olabileceğimiz, noktaya geldiğimizi gösteriyor. Bu sektörün önem kazandığına artık halkımız da inanıyor, eskiden izolasyon yapmak angarya gibi geliyordu. Bu kadar masraf ediyorum, tesisatını yapıyorum, boyasını yapıyorum, izolasyon yapmak büyük bir maliyet gibi geliyordu. Şimdi gelmiyor, enerji pahalı, her türlü malzeme pahalı, Sanayiciyse artık kullandığı enerjiden maksimum tasarruf elde etmek, işletme giderlerini en aza indirmek istiyor. Demek ki izolasyon sanayiden oturulan mekana kadar son derece önemli. Avrupa'da evi yapmadan önce masa başında duvarından temeline kadar hesaplanıyor, sesten neme kadar, iklim farklılaşmasına kadar. Sadece "al kardeşim götür ne yaparsan yap" demekle olmaz. O malzemeyi bilmeyen bir vatandaşa yardımcı olmak bir kamu hizmetidir. Türkiye için yararlı bir hizmettir. Ticaret olarak bakmamak lazım, bir teknik hizmet, bir bilimsel misyonu yüklenmektir. "Bu malzemeyi nerede kullanacaksınız?" deyip o vatandaşın eğer yanıldığı taraf varsa ona yardımcı olmak ayrı bir güzelliktir. Bir müessesenin ayakta kalabilmesi için de bu gereklidir. Eskiden tek bir malzeme varken, şimdi aynı konuyla ilgili çok malzeme var. Bu malzemeleri Türkiye'ye getiren arkadaşlar da sektöre bir hizmet sunmuş oluyorlar. Malzeme geliştikçe uygulama alanındaki insanlarda gelişiyor. İşte eskiden bir tek biz varken, şimdi 500 firma var. Öz olarak bu malzemeleri satmak için kuruluyor bu firmalar. Te?isat malzemesi satanlar da dükkanına bu malzemelerden koyuyor. 51

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=