Dile Kolay, Tam 19 Yıl Sonra Ülkemizdeki Enerji Verimliliği ve Isı Yalıtımı Sektörü İçin Dönüm Noktası

70'li yıllarda petrol krizi sonrasında tüm ülkeler ısı yalıtım kalınlıklarını artırarak ve dıştan mantola-ma gibi tam yalıtım sağlayan sistemler geliştirerek, ülke ekonomilerine uzun vadeli çözümler üretirken ülkemizde fuel-oil kazanları, kömür kazanlarına çevrilmiştir. Bu zihniyetin sonucunda bugün hemen hemen tüm şehirlerimizde yoğun bir hava kirliliği yaşanmakta ve gökyüzü ısıtılmasına her yıl milyarlarca dolar harcanmaktadır. Fransa ise yukarıda açıklanan çalışmalar sonucunda fosil yakıt tüketimini yarı yarıya azaltmış bulunmaktadır. Bu kamu kuruluşlarına veya bürokratlara yapılan bir eleştiri değil, aslında ısı yalıtım sektörüne yapılan bir özeleştiridir. İZO-DER'in yalıtım sektörü adına konuya sahip çıkması ile ülkemiz adına oldukça önemli bir adım atılmış bulunmaktadır. 1995 yılında, TSE Mühendislik Hazırlık Grubunca revizyon programına alınan ve EİE raportörlüğünde 9 kişilik bir teknik komite ile çalışmalarına başlanan TS 825 Isı Yalıtım Kuralları Standardı 3 yıllık bir çalışmanın sonunda 29 Nisan 1998 günü TSE Teknik ku-rul'unda onaylanarak yürürlüğe girmiştir. Bu çalışmaya emeği geçen başta EİE adına Sn. Hakkı Buyruk ve TSE Mühendislik Hazırlık Grubu olmak üzere tüm kişi ve kuruluşlara İZODER ve yalıtım sektörü adına teşekkür ederiz.

Daha da önemlisi, bu standardın 1 yıl içinde mecburi standart olarak yürürlüğe girecek olmasıdır. Bayındırlık ve iskan Bakanlığının, kısaca Isı Yalıtım Yönetmeliği olarak adlandırılan yönetmeliği de bu 1 yıl içinde revize edilecektir. Bu konuda Bayındırlık Bakanlığı müsteşarı Sn. Metin Üğdül gerekli tüm desteği vereceklerini açıklamış bulunmaktadır. Yazının başlığında da belirtildiği gibi bu gerçekten ülkemiz için bir dönüm noktasıdır. Enerjinin verimli kullanılması tartışmasız gerçekleştirilmesi gereken bir konudur. İZODER olarak ülkemize hayırlı olmasını diliyor, TS 825 revizyonuna destek veren, DOSİDER, PÜD, TUKDER, Türk Tesisat Mühendisleri Derneği, Mimarlar, inşaat Mühendisleri ve Makina Mühendisleri Odaları gibi sivil toplum örgütlerinin, önümüzdeki bir yıl içerisinde konuya daha fazla sahip çıkarak tüm desteklerini vermelerini bekliyoruz.